0

 

Cömertlik ayı dedik, çünkü cömertliğiyle her yanı kuşatan bu ayın cömertliğinden, gerek fakirler, gerek esnaflar, kısacası mümin, kâfir, canlı, cansız her varlık bu ayın cömertliğini hissi olarak müşahede etmektedir. Bu ayın her hastalığa tedavi olduğunu da unutmayalım. Peş peşe gelen belalar karşısında ve değişen zayıflayan İslami inancın tekrar sağlamlaştırılmasında, rol oynayacak bir dönüm noktasıdır Ramazan ayı. Müslümanlar, zayıflayan imanlarını sabit kılacak, bu belaları tahammül edecek, sıkıntısından kurtaracak bir sığınağa ihtiyaç duymaktadır. Maddi susuzluğunu giderecek, ürününü besleyecek ve onu manevi pislikten temizleyecek kaynağa ihtiyaç duymaktadır. Yine bu musibet ve sıkıntılar içinde, onu tüm cömertliğiyle kuşatacak bir sığınağa kalbinin tam derinliğinden hisseder. Bununla beraber şeytani fikirlerden, batıl ideolojilerden, on bir ayın isyankâr tavırlarından, gerçek gücün sahibinden uzak duruşundan, tekrar hakikate yani gerçek sığınağa ulaştıracak bir etkene, bir aya, bir rahatlatma atmosferine yüreği olan her varlığın ihtiyacı vardır. Çaresiz kalınan kötülüklere karşın imanın zayıfladığı, akidenin kopma aşamasına geldiği, hakikatin dillerden uzak durduğu, selim fıtrattan silinmiş olan batıl fikirlerin tekrar nüksettiği bir ortamda hayata hakikat çizgisini çizecek, zayıflayan imana tazelik kazandıracak, nükseden batılı fikirlere, derman olacak bir ay olan Ramazana olan ihtiyaç gözden kaçmamaktadır.

Ramazan ayı, yani insanların hepsinin oruç ve gece ibadeti ayı, nefsi rahatlık ve ruhi yükseliş ayı, rükû ve secde ayı, mescitlerin aydınlanma ayı, zikir ve hamd ayı, tövbe etmek isteyenlerin ayı, kaybettiklerini tekrar bulma ayı, kalplerin huzur ayı olan Ramazan'ın gelmesine canlı ve cansız tüm varlıkların ihtiyacı vardır.

Ramazan demek, çölde tabanları yakan kavurucu kum anlamına gelmektedir. İşte bu ayda günahlarımızın da kavrulup silinmesi için bu aya ramazan ayı, yani günahların yanıp silindiği ay denilmiştir. Bu ayın isminin tecellisine ulaşabilmek için, şahsi hesaplaşmalardan; midelerin ve ferçlerin, akılların ve kalplerin anlık lezzetlerinden kurtulmak için çaba sarf edilmesi gerekir. Zaten bu ayın biz Müslümanlara farz kılınışı bu ayda takvanın zirvesine ulaşma gayretine bir hazırlık olması amaçlanmıştır. (Ey iman edenler! Oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi size de farz kılındı. Umulur ki takvalı davranırsınız.) (2/el-Bakara/183)

Resulullahsallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurur: "Oruç ve Kur'ân, Kıyamet günü kula şefaat ederler. Oruç der ki:"Ey Rabbim! Onu yiyeceğinden ve şehvetinden alıkoydum. Beni ona şefaatçi kıl." Kur'ân der ki: "Onu gece uyumaktan alıkoydum. Beni ona şefaatçi kıl." Ve şefaat ederler."

Ebu Hureyreradıyallahuanh, Nebi sallallahu aleyhi ve sellem'in şöyle buyurduğunu rivayet eder: "İnanarak ve karşılığını Allah'dan bekleyerek Kadir gecesinde ibadete kalkanın geçmiş günahları bağışlanır. İnanarak ve karşılığını Allah'dan bekleyerek Ramazan orucunu tutanın geçmiş günahları bağışlanır." Bu hadisi Buhari ve Müslim rivayet eder.

Yine hatırlarsak geçen sene aramızda olmayan binlerce insanın pişmanlığını düşünelim. Onlar bu senin Ramazan ayına yetişmeyeceğini bilselerdi, kim bilir ne yaparlardı? İnanın yetişmeyeceklerini bilselerdi, başların secdeden kaldırmaz, Otuz günlük orucun nefse ağır gelişine inat, yılın tüm günlerini oruçlu geçirmek için ellerinden geleni yapacaklardı.

Bizler de gelecek seneye ulaşacak mıyız? Böyle bir garantisi olan dilediğini yapsın. Ama son pişmanlığın fayda vermediği bir günün imtihanını kazanmak için, ibadet, tövbe ve rabbin rızasına doğru tüm benliğimizle yürümeye geç kalmayalım.

Yine asrımızda batıl fikirlerin İslam’a saldırı vaktinin de ramazan ayı olduğunu da unutmayalım. Küffarın dış güçlerinden olan Amerika tüm bahanelerini ramazan ayına yerleştirip, ırakta Müslümanları katlettiği ayın başlangıcı da ramazan ayı olmuştur. Yine iç güçlerin yakın zamanda bile mübarek ayda halkını dürüm dürüm parçalayan, bedenlerini lime lime yok eden zihniyetin savaşını artırdığı ayda ramazan ayıdır. Küffarın bu ayda güçlerini artırıp, Müslümanlara saldıracağından kuşkumuz olmasın. Zira Müslümanların kutsallıklarını çiğnemek onların birinci hedefi olmuştur. İşte yukarı da zikredilen ayet ve hadislerin muhatabı olmaya çalışanlara ne mutlu. Bu ayda rabbini sevindirmenin yanında, fakirleri de unutmayıp sevindirenlere ne mutlu. Bu ayda nefsin şeytanı istek ve arzularına gem vurmaya çalışanlara ne mutlu. Hayatın tüm çirkinliklerine, tüm günahkârlıklarına bir set çizip, hayatına bir dönüm noktası olarak ramazan ayını seçip, bundan sonra her gününü ramazanın bir günü olarak geçirmeye çalışanlara ne mutlu. Müslüman olan bu halka saldırılar da bulunanları kalbinin tüm benliği ile lanetleyenlere ne mutlu!

 

 

Ryan Reynold

0 yorum

FİKRİNİZİ BELİRTİN

Zorunlu alanları doldurunuz *