0

 

                15 Temmuz hain darbe girişiminin üzerinden iki yıl geçti. Avrupa ve ABD işbirlikçisi FETÖ ve yandaşlarının tüm kutsal değerleri ayaklar altına alarak giriştikleri bu alçakça hareket, tüm milletin fedakârlık ve imanı sayesinde bertaraf edildi.

                Bu arada ülkenin yönetim sistemi de değişti ve artık Başkanlık sistemine geçmiş bulunuyoruz. Bu darbe girişiminde bulunanlardan polis, hâkim ve savcı olanların kurdukları kumpaslar ve haksız kararlar neticesinde hapis cezası alıp 20-25 yıldır hapis yatanların çilesi ise maalesef devam ediyor. Açık bir hak ihlali ve haksız yargılama var iken, bütün bunları görmezden gelmek ve hiçbir şey olmamış gibi davranmak ne insanlığa ne de devlet adamlığına sığmaz.

                Kaldı ki, darbe girişimine katılanların bile göz göre göre tahliye edildiği haberlerine tanıklık ediyoruz. Köprüde sabaha kadar millete ateş açan silahlı teröristler salıveriliyor. Başka yerde ankesörlü telefonda konuştuklarından örgüt üyesi olduğu anlaşılan kişilere beraat bile verilebiliyor. Ama gelgelelim ki, ta Sivas olayları mazlumlarından başlayarak güya suçları İslam ve Kutsal kitabımızı öğretmek olanlar hala içeride tutulmaktadırlar. Başbağlar katliamının katillerini hemen salan ve bir daha da sormayan adalet sistemi, Sivas olaylarında sadece orada bulundukları için hapislerde çürümeye terk edilen mazlumların hesabını nasıl verecek?

                Evet onlar artık Yusufi medresede ömürlerini tükettiler. Onlar hiçbir kınayıcının kınamasına aldırmadan hak olan yolda yürüdüler. Ama FETÖ gibi ajanlaştırılmış yapıların hışmına uğramaktan kurtulamadılar. Zaten Allah’ı bırakıp kâfirleri dost edinen o zavallılardan da bu beklenirdi. Bir dolar ederi olanların, malları ve canları karşılığında cennetleri satın alanları elbette ki anlayamazlardı.

                Darbe girişiminin üzerinden iki yıl geçti. Nice insan bu örgütle bağlantısı nedeniyle içeri girip çıktı. Bazıları yine kripto fetöcülerin oyunları nedeniyle mağdur edildi. İşlerine geri dönenler olduğu gibi hala dönmeyi umut edenler de vardır. Bu gibi toplumsal olaylarda kurunun yanında yaşın da yandığı muhakkaktır. At izinin it izine karıştığı durumlar da olmuştur. Dış destekli darbe girişiminin önde gelenleri soluğu ağabalarının yanında aldı. Çok bel bağladıkları Avrupa ve ABD’ye hainliklerini perçinlemek için kaçtılar. Ama Yusufi medreselerde ölüme terk edilen mazlumların tek sığınağı Allah’tır.  Onların tek dayanakları Mazlumların Rabbi olan ve Mutlak adil olan Allah’tır. Onların bu hallerine aldırmayan yetki ve irade sahipleriyle hesaplaşacakları günleri beklemektedirler. Adaletin sadece bir kelime olmadığını anlaşılması için daha kaç yıl geçmesi gerekiyor. Beşeri sistemlerin adaletine güvenmiyoruz, sadece yeniden yargılanma hakkının verilmesini isteyen bu mazlumları feryatlarını  daha ne kadar duymamazlıktan geleceksiniz. Onları oraya gönderen zihniyetin failleri ya tutuklu ya da meslekten ihraç olduklarına göre, verdikleri kararlar da yok hükmünde değil mi?

Yoksa onların suçu Ergenekon, Balyoz ve bilimum darbe senaryolarının failleri gibi darbe yapmak istememeleri mi? Öyle ya darbe planları yapanlar aklanıp beraat ediyor, 15 Temmuz gecesinde canlarını hiçe sayarak sokağa çıkanlar cezalandırılıyor.

               

Ryan Reynold

0 yorum

FİKRİNİZİ BELİRTİN

Zorunlu alanları doldurunuz *