0

 

 

Batman eğitim alanında kabuğunu kırıyor. Nicedir hasretini çektiğimiz başarılara imza atıyor Batman Milli Eğitimi ve dolayısıyla okulları. Sadece test sınavına dayalı TEOG ve eski adıyla YGS ve LYS sınavlarında yaşadığımız en alt sıralarda yer alma üzüntü halini inşallah önümüzdeki yıllarda yerini mutluluğa bırakacak.

Batman özellikle TÜBİTAK alanındaki projelerle adını hem bölgede hem de Türkiye’de duyurmayı başardı. Vali Ahmet DENİZ’ in desteği ve İl Milli Eğitim Müdürü Mahmut KURTARAN’ ın okul yöneticilerini motive ederek desteklemeleri bu başarının başat nedenlerindendir. 2018 yılında Tübitak Van Bölgesine 725 proje ile en fazla proje gönderen il olurken, yine Van’da yapılan ve 38 proje ile temsil edilen Batman 11 birincilik ile Van bölgesini temsil etmeyi başardı. Türkiye genelinde ilk üç büyük şehirden sonra en fazla proje gönderen il olma başarısını da elde ederek Türkiye genelinde de büyük bir başarıya imza atmayı başarmıştır. Ancak 11 birincilik ile temsil edilen Batman’a Türkiye finalinde hiçbir ödül takdir edilmemesi biraz da olsa hayal kırıklığı yaşatmıştır. 220 projenin temsil edildiği Türkiye finalinde 108 ödül dağıtılmış ama Batman bu ödüllerden nasibini almamıştır. Herşeye rağmen Batman’ın bu kadar proje ile temsil edilmesi takdire şayandır. Bu projelerde görev alan tüm öğrenci ve öğretmenler Batman’ın gönüllerin birincileridirler.

Vali Ahmet DENİZ ve İl Milli Eğitim Müdürümüz bu projelerle yakından ilgilenerek projeleri Van bölge finaline katılmayı hak eden okulun yönetici ve proje danışmanlarını başarı belgesi ile ödüllendirmişlerdir. Öğrenci ve öğretmenleri kahvaltıda ağırlayan yetkililerin bu çaba ve gayreti elbette boşa gitmeyecekti. Öğrencilerle yakından ilgilenmeleri, hediye takdim etmeleri, gezilerle ödüllendirmeleri diğer öğrencileri de motive etmekte ve her sene daha fazla proje yapma gayreti ortaya çıkmaktadır.

Bütün bu çalışmalar ilimizin başarı sırasını değiştirebilecek mi? Sınava odaklı eğitimde başarı doğru sayıları ile ölçüldüğünden ve test gibi gerçekten neyi ölçtüğü pek anlaşılmayan bir değerlendirme sistemiyle sıramızın ne olduğu bence pek önemli değildir. Çünkü bu sınavlar yaratıcılığı, analitik düşünmeyi, sorgulamayı, eleştirel düşünmeyi ölçmüyor. Sadece öğretilen konuların ne kadar öğrenildiğinin ezber yoluyla geri bildiriminin ne kadar olduğunu ölçmeye yarıyor.  Bunun en büyük kanıtı da sınavlarda full çeken birincilerin daha sonraki yıllarda ülkelerine ve insanlığa neler kattıklarının bir göstergesinin olmamasıdır. Yani bu öğrenciler kendi hayatlarını kurtarıp en iyi üniversiteden mezun olmuş olabilirler, ama kaç tane buluş yaptılar, insanlığın geleceği adına neyi başardılar, onunla ilgili pek umut açıcı sonuçlarla karşılaşmıyoruz maalesef.

Eğitim sisteminin diploma dayatması olmazsa okullarımızın yarısı boş kalacak. Görünen o ki, öğrencileri diploma baskısı ile okulda tutmaya çalışıyoruz. Çünkü bizleri hayata hazırlaması gereken okulda, hayatta lazım olacak dersler öğretilmiyor. Oysa öğrenciler yaparak yaşayarak öğrenmeye çalışırlar. Proje yapan öğrencilerde bu husus ön plana çıkıyor. İnsanların hayatını kolaylaştıracak bir alet, bir deney, bir program keşfetmek ve bunu insanlığın ortak kullanımına sunmak eğitimin insana katacağı en güzel şeylerden biridir.

Yaparak yaşayarak öğrenmenin en kapsamlı yolu STEM dediğimiz Bilim, Teknoloji, Mühendislik ve Matematiğin bir arada kullanılmasıdır. Öğrenciler bu dört alanın bilgilerini birleştirerek yeni bilgiler elde etme, hayatta karşılaştıkları bir çok olayın arka planını bu alanların bir araya gelmesiyle keşfetmelerine imkân sağlamaktadır. Eğitim tarihimizde Köy Enstitüleri olarak tanımladığımız okullar eğer rayından çıkarılıp ideolojik saplantılara kurban edilmeseydi, bugün eğitim alanında dünyanın en ileri ülkelerinden biri olacaktık. Çünkü bugün Finlandiya bu tarz öğrenmeyi yeni keşfetmektedir.

Artık okullar bilginin sadece aktarıldığı mekânlar olmaktan çıktı. Okulda öğretilen bilgilerden daha fazlasını artık öğrenciler internetten daha kolay öğrenebilirler. Önemli olan okulda öğrenilenlerin hayatta ne kadar lazım olduğudur. Yani hayat okulunda lazım olacak bilgiler, okul hayatında öğretilmediği sürece bizler akıntıya kürek çekmeye devam edeceğiz.

Ryan Reynold

0 yorum

FİKRİNİZİ BELİRTİN

Zorunlu alanları doldurunuz *