Siyonist israil, Filistin ve Gazze'de soykırım ve savaş suçu işlemeye devam ediyor. Gazze'de bebek, kadın, yaşlı, engelli demeden Filistinli sivillerin üzerine bomba yağdıran Siyonistlerin saldırılarını durdurması için Yemen Ensarullah Hareketinin kara ve deniz unsurları, israil'e yardım götüren gemilere el koyarak Kızıldeniz'de Firavunları boğmaya devam etmektedir. Kızıldeniz'e ve Hint Okyanusu'nun Aden körfezine kıyısı olan Yemen, kuzeyden Suudi Arabistan, doğudan Umman ile komşu bir İslam ülkesidir. Peygamber(s.a.v) sevdalıları bu diyar, Bâbü’l-mendep Boğazı ile Afrika kıtasından ayrılan mazlum bir coğrafya..

İslam Ümmetinin en aziz, en fedakâr, cefakâr ve cengâver, ümmetin medar-ı iftiharı, dahası, 7'den 70'e rablerine tevekkül edip cihad eden en güzel insanları olarak Gazzeli Müslümanları görüyorum.Diğerkâm davranıp HAMAS'a destek için yeryüzünün en cani rejimine uzun menzilli füzeleriyle karşılık veren, yalınayak, baş açık, bir o kadar ihlas sahibi olan Yemenli yiğitleri selamlıyorum. Tıpkı birer Ebu Basir ve Ebu Cendel gibi ABD Emperyalizmi, Siyonist israil, İngiltere ve avenelerine karşı gerilla savaşı başlatan Veysel Karani'nin torunları, Kızıldeniz'i kanlarıyla kızıla boyama pahasına da olsa eylemlerini sürdürmede kararlıdırlar.“Allah'u Ekber, İsrail'e ölüm, Amerika'ya ölüm, Siyonizm'e lanet, Zafer İslam'ındır” ilkelerini şiar edinmiş bir halkı kim, nasıl yenebilir ki?

Türkiye medyası ve yayın organları ülke seçim sathı mailine kilitlendiği günden beri Filistin; Gazze ve Aksa meselesini gündemin birinci maddesi olmaktan çıkarmış bulunmaktadır. Öyle eskisi gibi Filistin/Gazze'nin mazlumiyet ve mağduriyeti yüksek perdeden işlenmemektedir. Umarım, Filistin ve Gazzelilerin Siyonist katillere karşı verdikleri haklı mücadeleleri devletlerin âli menfaatlerine kurban edilmemiş olsun.Münafık ve fasık taifenin zeytinyağı gibi üstte durma gayreti, yalan, iftira, asparagas haberlerle akla gelebilecek her türlü pespayeliği yaptıkları ortadadır. Çamur at izi kalsın türünden hayasızlıkların görüntülü ve yazılı basında gırla gittiği bir zamanda, Gazze ve Yemen kimin umurunda olur?

Bir eli yağda bir eli balda olanın, hülasa; sırçadan köşkleri olanın rahatından ödün verip başkasının camına taş atma lüksü var mı? Hem Müslüman halkların iradesini yansıtmayan iktidarların ya da kaht-ı ricalin ajandalarında ümmet, Kudüs, Gazze diye bir kavram varmış da bizim mi haberimiz olmadı. Gözü namazda olmayanın kulağı ezanda olmazmış, mealindeki hikmetli söz meramızı daha iyi anlatmaktadır.

Ümmet bilincinin yerini asabiyet, yani kan üstünlüğü ve milliyetçilik alınca, Müslümanlar yeryüzünün en ceberrut, kural tanımaz katil Siyonist rejimine karşı birleşip yardım etmeyi bırakın, Batı'nın emir ve arzuları doğrultusunda, bir anda İran ve Pakistan'ı savaştırmanın, ayrıca Türkiye ve İran'ın arasını bozmak için iki kardeş ülkenin Filistin/Gazze konusundaki samimiyetlerini güya test ederek tarafgirlikte bulundular. Kelli felli birtakım gazeteci zevat, programlara çıkıp yorumlarında efendim İran, Filistin meselesinde samimi davranmıyor, Türkiye'yi israil'le karşı karşıya getirip arkadan vuracakmış,

Yemen Ensarullah'ın Kızıldeniz'de Siyonist rejime yardım götüren gemileri hedef alması karşısında içimizdeki Siyonistlerin asabı fena halde bozulmuş olmalı ki; Şu İran destekli Husiler de nerden çıktı? Bunlar, Yemen'de, Kızıldeniz'de ne yapmaya çalışıyorlar? Bre ferasetsiz ve dirayetsiz ahmaklar! Gözleriniz kör, kulaklarınız sağır ve vicdanınız tefessüh etmiş olmalı ki, israil'in Gazze halkına uyguladığı soykırım ve vahşeti görmezden geliyorsunuz. Şu Husiler ne yapmaya çalışıyor? diyorsanız alın size cevap...

An'o Yemendir
Gülü çemendir
Giden gelmiyor
Acep nedendir?

Allah aşkına bu gibi türkülerin neden yakıldığını bileniniz var mı? Oraya gidenler, neden dönmüyorlardı? Batıya gırtlağına kadar borçlanmış Osmanlı, binlerce kilometre ötede bulunan Yemen'de ne arıyordu? Siz hiç zahmet buyurup Yemen hakkında bir kitap okudunuz mu? Yemen'de olup bitenleri okuduktan sonra göreceksiniz ki bugün İslam coğrafyasında cereyan eden hadiselerin, aslında birbirinden farkı yoktur.

Ensarullah; israil'in Gazze'deki saldırılarına tepki olarak HAMAS ile dayanışma için, "israil'e yardım götüren tüm gemileri hedef alacaklarını" dünyaya deklare etti. 19 Kasım'dan bu yana israil'e yardım götüren 26 gemiyi vurdular. Karadan ve denizden yapılan saldırılarla -elhamdülillah- Kızıldeniz üzerinden israil ticareti ciddi şekilde zarar gördü. Nitekim, küresel deniz ticaretinin yaklaşık yüzde 15'i, Süveyş Kanalı ile Avrupa'yı Asya'ya bağlayan Kızıldeniz üzerinden yapılmaktadır. Ticari gemilerin yüzde 20'sinin şu an Kızıldeniz yerine Afrika'nın güneyinden dolaşarak çok daha uzun bir yoldan daha pahalı taşımacılık yaptıkları bir hakikattir.

Rabbim cümlemizi Filistin/Gazze, Yemen ve işgal altındaki tüm İslam beldelerinin kurtuluşa erdiği bir sabaha uyandırsın inşallah