Batman, bereketli toprakların ve köklü kültürün şehridir. Ancak bu güzel şehir, son yıllarda sessiz bir çöküşün pençesinde kıvranıyor: uyuşturucu ve madde bağımlılığı. Her gün biraz daha fazla genç, karanlık sokakların, sahipsiz köşe başlarının kurbanı oluyor. Peki, neden? Neden her türlü polisiye önleme, her türlü kampanyaya rağmen bu bela bir türlü bitmiyor?

Çünkü mesele sadece maddelerle savaşmak değil; asıl savaş, yüreklerde veriliyor. Batman’da gençler, artık yalnız. Manevi değerlerden uzak, köksüz bir hayatın içine doğuyorlar. Sevgiyle büyümeyen, umutla beslenmeyen bir genç, ilk sarsıntıda neye sarılacak? Anlamsızlık girdabına kapılan bir ruh, en küçük rüzgârda hangi limana sığınacak?

Uyuşturucu sadece bir sonuçtur; asıl neden, derin bir boşluktur. O boşluk, gençlerin kalbine yerleştirilmiş bir sessizlik bombasıdır. O bomba, sevgisizlikle, değersizlik hissiyle, kimliksizlikle beslenir. Manevi değerler –sabır, şükür, sorumluluk, umut– yitirildiği anda, gençler karanlığın en kolay davetine “evet” demeye başlar.

Batman’ın sokaklarında bir gelecek arayan gençlere sadece "Uyuşturucu kötüdür!" demek yetmez. Onlara “Sen değerlisin!”, “Senin bir amacın var!”, “Hayatın, sabrın ve emeğin kadar güzeldir!” diyebilmeliyiz. Bunun yolu da ancak, güçlü bir manevi eğitimle, sevgi ve güven ortamıyla mümkündür.

Okullar sadece bilgi veren değil, karakter inşa eden yerler olmalı. Camiler, gençlerin sadece bayramda uğradığı yerler değil, hayatın gerçek anlamını keşfettikleri limanlar haline gelmeli. Aileler, çocuklarının sadece karnesini değil, kalbini de takip etmeli. Bir genç, ailesinin gözünde değerli olduğunu hissetmiyorsa, dış dünyanın sahte kucaklamalarına ne yazık ki kolayca yenik düşer.

Medya ve sosyal platformlar da büyük bir imtihan içindedir. Gençlere sadece eğlence, haz ve kısa yoldan mutluluk sunmak yerine, emek, sabır, merhamet ve mücadele gibi değerleri anlatmak zorundadır. Çünkü hayat, filtresiz ve acımasız bir maratondur; hazırlanmayan kaybeder.

Sonuç olarak Batman’da gençliğin yeniden dirilmesi için bir devrime ihtiyaç var: Yürek devrimine. Çünkü ne madde bağımlılığı, ne suç, ne de umutsuzluk... Hiçbiri, inançla dolu bir kalbi yenemez. Gençlerin kalbine dokunmazsak, kaybedeceğiz. Ama onlara sevgi, umut ve değer aşılayabilirsek, Batman'ın sokaklarında yeniden hayat filizlenecek.

Unutmayalım: Bir gencin kaybı, bir şehrin geleceğinin kaybıdır.