Son dönemlerde Siyonist işgal rejimiyle ilişkilerini
sıkılaştıran putperest Hindistan yönetimi belki de Siyonist rejimin de
kışkırtmasıyla o topraklarda yaşayan Hind Müslümanlarına adeta savaş ilan etmiş
durumda.
Hindistan’da yüz milyonlarca Müslüman yaşıyor. Hindistan
asırlarca İslam’ın toprakları olarak anılageldi. İslam medeniyetinin kültürel
eserlerinde, edebiyatında, şiirinde Hindistan ismi sürekli ön planda olmuş bir
isimdir. Hindistan’ın her yerinde İslam mimarisinin üretimi olan binlerce eser
var. Müslümanlar Hindistan’ın geniş, verimli topraklarında birçok devlet kurup
asırlarca yaşattılar. Öykülerimizde, masallarımızda hep Hindistan var. Yani Hindistan Müslümanların öz be öz
vatanıdır. İslam medeniyetinin serpilip güçlendiği topraklardır.
Ama bu gün faşist, ırkçı, putperest, bağnaz, Siyonizm uşağı
Hind yönetimi, Müslümanlara kendi topraklarında kan kusturuyor. En üst düzey
Hintli yöneticiler kameraların karşısında fütursuzca İslam’ın Peygamberine
hakaret edebiliyorlar. Müslüman çocukları asimile etmek için her türlü baskıyı
alçakça uyguluyorlar. Müslüman kadınların, kızların namus ve iffetlerine el
uzatarak okullarda, resmi dairelerde tesettürü yasaklıyorlar. Dinlerine,
değerlerine, yaşam haklarına saldırıyı kabul etmeyip itiraz eden Müslümanlara
işkence ediyor, zindanlara atıyor, aşağılıyor, hayatı onlara zindan ediyorlar.
Faşist Hindistan yönetimi bu alçaklıklarında Siyonist rejimi
örnek alıyor. Aslında Siyonist rejimle ilişkisi olan, Siyonist rejimle normalleşen,
Siyonist rejimin akıl hocalığını kabul eden tüm ülkelerde Müslümanlara yönelik
zulüm, baskı, asimilasyoncu politikalar tırmanışta; İslami değer ve öğretilere,
Müslümanların Müslümanca yaşama hak ve arzusuna yönelik saldırılar artmakta… Bu
durum tek başına bile göz önünde bulundurulduğunda Siyonist İsrail rejiminin ve
dünyanın en azgın cinayet şebekesi Amerika’yı kontrol eden Siyonist lobilerin
Müslümanların en büyük, en azgın ortak düşmanları oldukları ayan beyan ortaya
çıkıyor.
Dünyanın şeytani güçlerinin destek ve kışkırtmasından da
cesaret alan putperest Hindistan yönetimi yaptığı alçakça saldırılarla Hind
Müslümanların sabrını tüketmiş gibi görünüyor. Hindistan Müslümanları on
binler, yüz binler halinde sokaklara, meyanlara dökülerek İsrail uşağı,
Amerikancı Hindistan yönetimini protesto ediyor, canlarını verme, işkencelere
uğrama pahasına dinlerine, değerlerine sahip çıkıyorlar. İzzetli bir direniş
sergiliyorlar.
Hindistanlı yöneticiler tarihten ders almamışa benziyorlar.
Yaptıkları alçakça saldırıların bir iç savaşı beraberinde getireceğini, sonraki
süreçte Hindistan’ın parçalanmasına yol açacağını hesap etmiyorlar. Kendilerini
dev aynasında görüyorlar. Arkalarındaki Siyonist lobilere güveniyorlar.
Putperest Hindliler aynı hatayı daha önce de yapmışlar,
dönemin egemen şeytani gücü İngilizlerin kışkırtma ve tuzaklarına aldanarak
Müslümanlara bir iç savaşı dayatmışlardı. Hindistan’da yaşayan Müslüman, Hindu
milyonlarca insanın öldürülmesine, bu tarihi ülkenin yakılıp yıkılmasına, yüz
milyonlarca insanın büyük acılar yaşamasına yol açan bu iç savaş sonucunda
Hindistan parçalanmış, Pakistan ve Bangladeş kurulmuştu.
Öyle görünüyor ki Putperest Hintliler Müslümanlara yeni bir
iç savaşı dayatma peşindeler. Allah’ın izniyle bu iç savaş izzetli Hint Müslümanların
zaferiyle sonuçlanacak. Halklara düşman tüm gerici, faşist, emperyalizm uşağı,
Siyonist lobilerin güdümündeki yönetimlerin kaderlerini paylaşmaya mahkûm
olacak Hindistan yönetimi büyük bir zillet ve yenilgiyi tadacaktır.
Bu mücadelede Türkiye Müslümanları üzerlerine düşen
görevlerini yapmalı, Hindistan’ın izzetli Müslümanlarına destek olmalıdırlar.