9 Eylül İzmir’in Düşman/Yunan işgalinden kurtuluşunun
yıldönümünde ilginç sahneler ortaya çıktı. Bu sahnelerde çarşaflı bir kadın
zincire vurulmuş halde beklerken; etrafında vals yapan insanların görüntüsü,
olay sanki Yunanistan’da geçiyor izlenimini veriyordu. Ne gariptir ki
düşmanın/Yunan’ın İzmir’den kovulmasının yıldönümü kutlanıyordu.
CHP’li belediyenin organize ettiği etkinliklerde,
İzmir’in kurtuluşundan ziyade Yunan’ın işgali kutlanır gibiydi. Zira tarihten
öğrendiğimize göre, Yunanlılar batı Anadolu’yu işgal ettikleri her köy, kasaba
ve şehri yakıp yıkmışlar, insanları kadın ve çocuklara varıncaya kadar
katletmişler ve özellikle müslüman bayanların örtülerine el uzatma alçaklığında
bulunmuşlardı. İşte şimdi bu kutlama esnasında bir çarşaflı bayan zincire
vurulmuş bir şekilde, müslüman bayanların dış kıyafeti güya mahkûm edilmiş
olmaktadırlar.
Öbür yandan bu zincire vurulmuş kadının etrafında,
Yunanlıların/batılıların eğlencelerinde sergiledikleri ‘vals’ oyunuyla kadınlı
erkekli gruplar dans edip eğlenmektedirler. Peki, bu sahne ile neyi
cezalandırmış oluyorlar ve niçin özellikle valslı dansı tercih ederek bu
kutlamayı gerçekleştiriyorlar?
Yine tarihten öğrendiğimize göre, cephede
düşmana/Yunan’a karşı savaşan askerlerimize ‘çarşaflı bayanların’ sırtlarında
ve kağnılarla cephane ve erzak taşıdıklarını, birçok çarşaflı bayanın bu zor
şartlarda yaşamını yitirdiğini ama azim ve kararlılıklarından taviz
vermediklerini de biliyoruz. Acaba Yunan’a karşı cephane, silah ve erzak
taşıyan bu çarşaflı bayanlar, İzmir’in kurtuluş gününde vals eşliğinde niçin
cezalandırılıyor ve kimlere mesaj veriliyor?
Peki, valslı kadın figürlerinin, Kurtuluş Savaşının
herhangi bir yerinde rastladınız mı? Sırtlarında erzak ve cephane taşırken tarih
bunları kaydetmiş mi? Yoksa çarşafa olan düşmanlığınız İslam’a olan kin ve
nefretinizden mi kaynaklanıyor? Valsa olan sevginiz, Yunan’a/batıya karşı olan
aşağılık kompleksinizden ve ideolojik saplantınızın bir sonucu mu? Çarşaflı
kadınlarla kazanılan Kurtuluş Savaşının yıl dönümlerinde, Yunan valsı eşliğinde
çarşaf düşmanlığı seremonilerini düzenlemek kime ve neye hizmettir?
CHP zihniyetinin bu halka ve değerlerine yönelik
yaklaşımlarını biliyoruz. Bu güne kadar halka ve inanç değerlerine yönelik
gerçekleştirdikleri tahribatlar, yok etmeler ve hakaretler; bundan sonra
yapacakları tahribatların garantisi olacaktır. Bundan hiç şüphe yoktur. Ancak
iktidar partisinin gençlik kollarının valslı videoları ile kutlamalara dâhil
olmaları, eğer cehalet değilse; halkın inanç değerlerine yönelik
gerçekleştirilen saldırılarda yer alma bedbahtlığından başka bir şey değildir.
Her taraftan kuşatma ve saldırı altına alınan kültürel
ve inanç değerlerimizin sadece CHP zihniyetiyle değil, muhafazakâr bildiğimiz
bazı gafil ve ahmaklar eliyle yapılmaya başlanmış olması toplumun kültürel
olarak çöküşünün karşı karşıya kaldığı vahameti ortaya koyması açısından ibret
vericidir. Kendi toplumsal değerlerine düşman, düşman/Yunan değerlerine hayran
bir anlayışın bizi etkiliyor ve sürüklüyor olması; toplumsal asimilasyonumuzun
istenen neticeye ulaştığını bize göstermektedir.
Son adli yıl açılışındaki duaya yönelik yapılan
saldırılar da bize göstermektedir ki, toplumsal değerlerimize ve inanç
sistemimize karşı yıllardır kasıtlı bir şekilde yürütülen yok etme
faaliyetlerinin yerli taşeronlar eliyle sistematik hale getirildiği net olarak
görüldü. En ufak bir inanç ve kültürel değerimize tahammül edemeyenlerin valslı
kutlamalar ile bir yerlere itiatlarını bildirmelerini bu milletin net olarak
görmesi gerekiyor.