488

HÜDA PAR’ın yükselişi, oy artışı, ittifakla da olsa meclise girme ihtimali bazı çevreleri bayağı endişelendirmiş, paniğe sevk etmiş görünüyor. Öyle ki bu kesimler meclis kürsüsünde, televizyon ekranlarında, gazetelerde, sosyal medyada öyle bir panik haliyle konuşup yazıyorlar ki farkına varmadan gülünç duruma düşüyorlar. Çocukların bile söylemeyeceği saçma şeyler söylüyorlar. Bayat yalanları, cılkı çıkmış iftiraları sıralıyorlar, 28 Şubatçıların ve FETÖ’cülerin kumpaslarını kesin doğrularmış gibi ballandıra ballandıra anlatıyorlar.

Bununla da yetinmiyorlar panik hali olsa gerek, normalde söylemekten çekinecekleri laflar ediyorlar. Bu ülkenin iki ana halkından, bu ülkenin iki kurucu unsurundan biri olan, Türkiye nüfusunun dörtte birini aşan Kürt halkına hakaretler savuruyorlar. Dillerini küçümsüyorlar, aşağılıyorlar, Kürt halkını ikinci sınıf vatandaş gördüklerine dair inançlarını farkına varmadan deşifre ediyorlar. Kafatasçı, ırkçı, yasakçı, ötekileştirci, yok sayıcı zihin yapılarını orta yere seriyorlar.  

Peki bu adamların dediği gibi mi? HÜDA PAR gerçekten milliyetçi bir parti mi? Sadece bir kavmin, bir bölgenin partisi mi? Kürtçü bir parti mi?

HÜDA PAR’ı, HÜDA PAR’a yakın kuruluşları, dernekleri, yapıları bilen insaf sahibi herkes bu iddialara güler. HÜDA PAR söylemleriyle, eylemleriyle, parti programlarıyla İslam dünyasını, Müslüman halkları, hatta Müslüman olmayan mazlum halkları bağrına basan, kuşatıcı, evrensel perspektife sahip bir parti olduğunu ispatlamış bir hareket. Sadece Türkiye değil, dünyayı değiştirmeye talip bir oluşum.

HÜDA PAR milliyetçi bir parti olsaydı Kudüs davasına sahip çıkar mıydı? Bu ülkede Kudüs için çırpınan, didinen, Siyonist çeteyi gayrı meşru ilan eden, Dünya Kudüs Gününde coşkulu bir şekilde Kudüs ile ilgili etkinlikler düzenleyen başka kaç parti var? Filistin davasına sahip çıkıp Filistin direnişine yönelik yardım kampanyaları başlatan başka hangi parti var?

HÜDA PAR’ın ve HÜDA PAR’a yakın oluşumların, yardım derneklerinin bir eli Filistin’de, diğer eli Afganistan’da… HÜDA PAR camiası diliyle, kalemiyle ve parasıyla İslam dünyasının her yerinde… Nerede mazlum Müslüman bir halk varsa HÜDA PAR orada… HÜDA PAR’a yakın yardım dernekleri Afrika’dan Asya’ya dünyanın her yerinde kıt imkanlarına bakmadan, zor koşulları göze alarak, bin bir fedakarlıkla topladıkları yardımları mazlum halklara dağıtıyorlar.

Yine Mısır’da, Yemen’de, Hindistan’da, Çeçenya’da ve her yerde, nerede bir zülüm varsa HÜDA PAR sesini yükseltmiyor mu? Hatta Doğu Türkistan’daki Çin zulmüne bile en büyük tepkiyi gösteren bu parti.

HÜDA PAR milliyetçi olsaydı bunları yapar mıydı? HÜDA PAR, mezheplerine, milliyetlerine, renklerine bakmadan tüm Müslüman halkların dertleriyle dertlenen, imkanları dahilinde onların sesi olmaya çalışan, yardımlarına koşan, ümmetin vahdeti ve uhuvveti için çırpınan, İslami dünya görüşüne sahip, İslam kardeşliğini her şeyin üstünde tutan bir parti…

HÜDA PAR’ın Kürt meselesine bakışı da İslami bir bakıştır. HÜDA PAR bu ülkede hiçbir kavmin ötekileştirilmemesi, diğer milletlerle aynı haklara sahip olması gerektiği inancındadır. Bu inancı kendi inandığı dinden, yani yüce İslam’dan almaktadır. HÜDA PAR, dilleri Allah’ın birer ayeti olarak görüyor ve hiçbir dilin yasaklanmaması, ötekileştirilmemesi gerektiğini söylüyor.

HÜDA PAR’a göre bu ülkede yaşayan tüm milletler kendi ana dilleriyle eğitim görme, kendi dilleriyle okuyup yazma, kendi dillerini geliştirip ihya etme hakkına sahip olmalı. Hiçbir millet diğer bir millete büyüklük taslamamalı, tüm diller aynı saygıyı görmeli…

HÜDA PAR, bu ülke nüfusunun çoğunluğunun Türk olmasından ötürü Türkçe’nin resmi dil olmasını gayet doğal karşılıyor. Ama Kürtlerin de bu ülkenin ikinci büyük kavmi olmasından ötürü bu milletin de dilinin ikinci resmi dil olması gerektiğini savunuyor. Bu asla bölücülük, milliyetçilik veya bölgecilik değildir. Bu İslami ve insani bir hakkın teslim edilmesidir.

Türk milliyetçiliğinden vazgeçilip ırkçı, asimilasyoncu politikaların terk edilmesinin bu ülkede yaşayan halkları kardeş yapacağına, ülkenin bütünlüğü ve huzuruna daha çok katkı sağlayacağına, dış güçlerin böl, parçala, zayıflat, yut politikalarını akamete uğratıp emellerini kursaklarında bırakacağına inanan HÜDA PAR’ı milliyetçilik ve bölücülükle suçlamak büyük bir haksızlık, iğrenç bir iftira ve vicdan yoksunluğudur. 

Ryan Reynold

0 yorum

FİKRİNİZİ BELİRTİN

Zorunlu alanları doldurunuz *