GENÇLERİMİZE SAHİP ÇIKALIM 2

            Bir önceki yazımızda gençlerimize sahip çıkmamız gerektiği konusunda bizlere düşenleri kısa bir şekilde izah etmeye çalışmıştık. Bu yazımızda ise gençlerle birlikte kendilerinin sahiplenmeleri gereken değerleri irdelemeye çalışacağız.

            Eğer ortada sahiplenecek bir durum varsa, buna neden olan bireylerinde olması gerekir. Biz eğer gençlerimizi en temel noktaya koymayı kendimize şiar edinirsek bu onlara gerçekten değer verdiğimizin kanıtıdır ve bu konuda gençler de, kendilerine değer verdiğimiz değerler konusunda bizlere yardımcı olmaları gerekir.

En azından gençler kendilerine verilen değerin bilincinde olmalı, bu konuda kendilerinden beklenilenlerin neler olduğunun farkına varmalı, peki bizim gençlerimizden beklentimiz nedir diye sorsak;

Ey kendini genç olarak topluma lanse eden kardeşlerim: Sizler her şeyden önce bu dünyaya gelişigüzel gelmediniz, gelmediğiniz gibi bu dünyadaki varlığınız da boş bir gaye değildir. Sizler her şeyden önce sizi yaratan Allah’ın birer nimetisiniz ve dünyaya geliş sebebiniz de sizi yaratan rabbinizin rızasını kazanmaya çalışmanız ve o yolda her türlü zorluğa ve meşakkate rağmen yürümeye gayret etmenizdir.

Unutmayınız ki sizler Allah’ın yolunda yürümeyi kafanıza koyduğunuz anda, o zamana kadar varlığınızın farkında olmayan, sizi toplumda bir fert olarak bile görmeyen zavallılar, tüm tehlikeli oklarını, hemen size yöneltmiş ve sizleri Allah’ın yolundan saptırmaya yarayacak tüm imkanlarını seferber etmiş olarak karşınıza çıkacaklardır. Bunlara karşı dikkatli olunuz.

Gençler! Sizler Allah’ın yolunda yürümeye gayret etmeniz durumunda en hayırlı bir birey olma yolunda gereken en önemli adımı atmış olacaksınız. Bu yolda yürümeye gayret edenlere de en büyük örneklik teşkil etmiş olursunuz ki etrafınızı bir kandil gibi aydınlatırsınız.  

Gençler! Sizler hepiniz yürüyen bir Kur’an olmalısınız ki, yürüdüğünüz yol boyunca önünüzdeki engelleri kaldırıp karanlığı nura çevirmelisiniz. Unutmayınız ki elinizdeki bu nurlu kitap “Kur’an-ı Kerim” tüm karanlığı nura çevirecek, zalimleri ve zulmü de ortadan kaldırmaya yetecek bir kaynaktır.

Gençler! Sizler bu kutlu davaya bir nefer olmaya başladığınız anda üzerinizdeki tüm kirli oyunları bertaraf etmeye ilk adımı atmış ve ümmetin bayraktarı olmaya başlamışsınızdır, bu başlangıcın devamlı olması sizin kararlı ve dik duruşunuz ile orantılı olacaktır.

Gençler! Sizi bu kutlu davadan uzaklaştırmaya gayret eden ve bu davayı sizlerin gözünde değersizleştirmeye çalışan karanlık yüzlülere sakın itibar etmeyiniz, onların söylemlerine prim vermeyiniz. Unutmayınız ki sizin bu dik duruşunuz karşısında yeryüzünün tüm zalim ve müstekbirleri yenilgiye uğramaya müstehaktır.

Gençler! Unutmayınız ki sizler yeryüzünün tüm mazlumlarının, ezilenlerinin ve zalimlerce sömürülenlerin en büyük umudusunuz. Nasıl ki kainatın efendisi tek önderimiz Hz Muhammed (SAV) önderliğinde tüm mazlumlar, kimsesizler, yalnızlar, köleler ve yetimler özgürlüğe kavuşmuş ve insan olma sıfatını kazanmışsa, sizlerde Peygamberimizin kutlu davasına sahip çıkmakla asrınızın mazlumlarına umut olacaksınız. Ezilenlerin, sömürülenlerin, aldatılanların, sahipsiz bırakılanların, hor görülenlerin ve insan yerine konmayanların gözleri yolunuzu beklemektedir. Sakın onların beklentilerini boşa çıkarmayın.

Gençler! Sömürü ve aldatıcı odakların sizleri tuzaklarına düşürmelerine fırsat vermeyiniz. Unutmayınız ki yeryüzünün tüm batıl ideoloji ve yaşam tarzlarının bir tek gayesi vardır ki o da:

Sizi kutsal İslami davadan uzaklaştırmaktır, Fakat eminim ki sizin kararlı ve dik duruşunuz, onların tüm oyunlarını bozacak ve kutsal İslam davasını tekrar, Asr-ı Saadet döneminde olduğu gibi yeryüzünün her tarafına yayılmasına öncelik etmiş olacaksınız.

Bu kutsal dava sizlerden bunu tekrar beklemektedir. Haydi gençler elde Kur’an, kalpte Peygamber sevgisi ile tekrar o şanlı günlere.