İbtehal Ebu Saad, Microsoft’u protesto eden Faslı bir yazılımcıdır. Herkes şerefli eyleminden dolayı onu tanıdı elbet. Dünya onu bu şerefli protestosuyla tanırken bu ses, başka protestoları da beraberinde getirdi. Peki, meselenin altında yatan gerçek neydi? Neden bu kadın sahneye bir kefiye attı? Neden Mustafa denen satılmışı afişe etti? Neden aylık 15 bin dolardan vazgeçti? Başkaları neden onu örnek aldı? Bir sürü nedenler, nedenler, nedenler….
Malum, direniş dünyanın birçok alanında Müslüman veya Müslüman olmayan kişilerin söylemleriyle de ses verir. Kimi Filistin kefiyesinin sembol özelliğiyle sahnelere direnişin adını yazar kimi de sokaklarda veya meydanlarda direnişin sesi olur. Hatta önceki gece sokaklarda yürüyenlerden tutun da evlerinin balkonlarından, pencerelerden Allah’u Ekber sedalarıyla tekbir tekbir yayılan bir direniş sesi vardı tüm yurtta. Çocuklardan kadınlara, yaşlılardan gençlere dek yer, gök direnişe destek veren tekbir sesleriyle inliyordu.
İbtehal Ebu Saad ise farklı bir direniş sergilemişti: Malum yapay zeka ile uçurulan Gazzelilerin evleri söz konusu oldu medyada. Bu yapay zeka ne menem şeydi ki Mustafa’yı kör etmiş, İbtehal’i 15 bin dolar aylıktan yoksun bırakmıştı. Araştırınca anladık ki soykırımcı israil, Microsoft ve Amazon gibi şirketlerden claud adında ücretsiz veri desteği almış, bunları depolamış. Yani Gazze’de veya Filistin’de yaşayan herkesin bilgilerini evinin adresine dek işgalci bilmiş. Bu verileri yapay zeka ile birleştiriyor. Yapay zeka artık kendi kendine karar verme pozisyonuna geliyor. Dolayısıyla askeri personel devre dışı kalıyor. HAMAS’lı olup olmaması şart olmayan ve bu verilerde yer alan herhangi biri, sosyal medyaya veya internet ortamına soykırımcı israili eleştiren veya aleyhte bir şey yazsa yahut Filistin’i desteklese veya Gazze’ye dair bir ifade kullansa yapay zeka; otomatik olarak hemen onu buluyor, adresini tespit ediyor ve evini bombalıyor. Bombalama işini de sokakta yalnız olduğu anda değil, evine girdiğinde yapmayı tercih ediyor. Böylece onu da ailesini de cezalandırmış oluyor.
Bu zemini hazırlayan tüm sosyal medya platformları bu bilgileri soykırımcı israile vermekle bu soykırıma ortak olduklarını biliyorlar. Elbette günü geldiğinde Netanyahu ve Gallant gibi bu suçun ortakları olarak cezalandırılmaları, insanlık adına olacaktır.
Bu ortaklığı bilmiş olsak bile İbtihal Ebu Saad’ın bunu dünyaya ilan etmesiyle yüklendiği onur, ona yeter. Tüm uyuyanları uyandırmaya bir kişi yetermiş.