Savaşlar ordular arasında
olur. Askerler karşılıklı çatışarak, çarpışarak zafer elde etmeye çalışırlar.
Saldıran ya da savunma yapanın haklılık iddiası, savaşçıların ise bir onuru
olur. Tarihte yapılan savaşlar ve olaylarda savaşçılar sürekli bu kıstas üzere
mücadele vermişlerdir. Ancak istisna olanlar var ki tarihe kalemle değil kanla,
zulümle yazılmıştır. Tıpkı bugün siyonist işgal rejiminin Gazze’ye yönelik
yaptığı vahşiliğin kanla yazıldığı gibi…
Bu yazımızda Gazze’ye yönelik
dikkat çeken olaylar ve tespitleri maddeler halinde dikkatinize sunmaya
çalışacağım.
- Kassam’ın 7 Ekim’de
siyonist işgalcilere yaptığı askeri operasyona karşılık siyonist terör rejimi
iki aydan fazla bir zamandır doğru düzgün Kassam Tugayları ile savaşmıyor;
çocuklara, kadınlara kısacası sivillere saldırarak katlediyor. Kassam’ın ise hedefi
siviller değil, bizzat Gazze’ye giren siyonist işgal askerleri ve tankları.
Uçakları, tankları olmasa da ellerindeki hafif silahlar ve kendi üretimleri
Yasin füzeleriyle temiz bir savaş veriyor, meşru bir müdafaa yapıyorlar.
Siyonist rejim sayıları gizlese de birçoğu üst düzey olmak üzere yüzlerce
askerini ve tankını kaybetmiş durumda.
- HAMAS’ın esir değişimi
kapsamında teslim ettiği esirlerin daha sonra yaptıkları açıklamalarda
Kassam’ın kendilerini öldüreceğinden değil, siyonist rejimlerinin kendilerini
öldüreceğinden korktuklarını ifade ettiler. Nitekim terörist rejimin bizzat
havadan bombalayarak öldürdüğü 60’tan fazla kendi esiri var ki bunlar, hayatta
kalanlar kadar şanslı değildi. İşgalci israil, daha bir tane esirini kurtarma
operasyonu yaparak kurtarabilmiş değil. İki üç gün önce Siyonist rejim
askerlerinin sözde bir kurtarma girişimi yaptığı ancak hem Kassam’ın elinde
olan esir Sa'ar Barukh adlı askerlerini öldürerek hem de saldırı ekibinden ölü
ve yaralıları olmak üzere geri çekilmek zorunda kaldıkları ortaya çıktı.
Esirler zaten umurlarında değil. Aynı zamanda sahada savaşacak askeri kalbe,
kalıba ve motivasyona da sahip değiller. Ancak ne var ki son model teknolojik
öldürücü silahlara sahipler!
- İşgalci rejim bir aydan
fazla bir zaman önce havadan on binlerce ton kimyasalla bombaladığı Gazze’ye
tanklarla birlikte buldozerleri de soktu. Peki neden buldozerler? Savaş
meydanında hafriyatla uğraşmakta neyin nesi? Açıklayalım: Bir taraftan havadan bombaladığı
yerlerin ayakta kalan yapılarını tanklarla bu kez ikinci kez yerle bir ettikten
sonra buldozerlerle dümdüz ederek paçavra bayrağını asarak metre metre ilhak
çalışması yapıyor! Yani mesele HAMAS’ın 7 Ekim operasyonu değil. Mesele 75
yıldır süren işgalle Filistin topraklarını Filistin halkından arındırarak
siyonizm ideallerine göre şekillendirmektir!
- İşgal rejiminin siyonist
zihniyetini yaşatanların, insanlık tarihinin en vahşi yaratıkları oldukları
ispatlanmış durumda. Doğudan batıya tüm dünya halkları bu durumu teyit ediyor.
Ancak unutulmamalıdır ki bu vahşi siyonist güruhu maddi, askeri ve politik
anlamda destekleyerek “kendini savunma hakkı vardır” veya siyonist rejimin
“sivilleri öldürdüğüne dair bir kanıt bulamadık”larını açıklayan ABD’nin
yaptığı, siyonist teröristlerin Gazze’de bebekleri katletmelerinden eksik bir
davranış değildir. Gazze soykırımının uygulayıcı katilleri siyonist
teröristler, azmettiricisi ise ABD’dir. Kameralar karşısında vicdandan yoksun
bir yüzsüzlükle yaptıkları açıklamalarla kimseyi inandıramazken uluslararası
hukuka göre hareket ediyormuş gibi sergiledikleri politikalar ve söylemler,
ayakta tutmaya çalıştıkları şer düzenlerini kurtaramayacak. Çünkü başta kendi
halkı olmak üzere tüm dünya halkları uyandı. Bugün Filistin’de yaşanan
soykırıma tepki olarak Müslüman halklardan daha fazla meydanlarda protesto
edenler, siyonist lobilerin tesiri altında olan hükümetlerinin tehditlerine
rağmen batılı halklar olmuştur.
- Siyoniste dost, HAMAS’a
düşman bir hain olan Mahmud Abbas'ın danışmanı Mahmud El Habbaş, bir
açıklamasında şöyle demiş; "Filistin’in temsilcisi biziz. Kim konuşmak
istiyorsa bize gelmeli."
Gazze halkı soykırıma
uğrarken gıkı çıkmayan Habaş!.. Amerika’ya gönderdiğiniz sözde Dışişleri
Bakanı’nız, yapılan toplantıda neden tek bir söz söyleyemiyor? Dur biz
söyleyelim: Toplantıyı izleyen gazetecilerin sorup edindiği bilgiye göre bel
bağladığınız siyonistin hamisi ABD, Dışişleri Bakanı’nıza açıklama yapmamak
üzere vize vermiş! ABD’nin ‘Kalk’ dediğinde kalktığı, ‘Otur’ dediğinde
oturduğu, ‘Konuş’ dediğinde konuştuğu kişiliksizlerden Filistin’e temsilci mi
olurmuş? Filistin’in temsilcileri, Gazze’de on binlerce Filistinliyi vahşice
katleden siyonist israile kök söktüren HAMAS ve İslami Cihad’a bağlı
mücahidlerdir.
- Gazze halkının haklı
davası, vatanına bağlılığı, direnişe desteği, zorluklara karşı sabrı, şehadete
susamışlığı ve Allah’a tevekkülü, gayrimüslim halkların hidayetine vesile
oluyor. ABD önderliğindeki batının destek verdiği siyonist terörist israili dize
getiren bir avuç mücahid ise; sahabe hayatının günümüz versiyonunu ortaya
koyarak Müslüman halkların uyanışına, siyonist israilin yıkılışına, batının
tahakkümünün son bulmasına vesile olacak inşallah. Toprakların işgalini
bitirecek, insanların zulmen katledilişine son verecek, yeryüzünü ihya ve inşa
ederek barışı getirecek tek ve geçerli din olan İslam’ın adalet güneşinin
doğacağı günler yakındır inşallah…