Malum seçim tarihi 14 Mayıs olarak belirlendi. Seçime
yönelik hazırlıklar da tüm hızıyla devam ediyor. Daha önce kurulmuş ittifaklar
genişliyor ve yeni ittifak seçenekleri konuşuluyor. Bunlar seçimin doğal
sürecidir. Ancak normal olmayan bir süreç vardır ki, HÜDA PAR’ın Cumhur
İttifakına katılmasıyla bir saldırı furyasına maruz kalmış olmasıdır. Her
partinin istediği ittifakta yer alma hakkı olmasına karşılık, bu hakkın HÜDA
PAR’a çok görülmesi ise tam sahtekârlık ve ikiyüzlülük örneği olarak karşımıza
çıkmaktadır.
Kimisi parti programı üzerinden, kimisi aldığı oy
oranından, kimisi sahip olduğu çizgisinden dem vurarak saldırıya geçmeye
başladı. Saldırıların tek elden ve bir karanlık odaktan yürütüldüğü gerçeği
hemen fark ediliyor. Bu karanlık mihrakların iç ve dış bağlantılarına
baktığımızda; yalan ve iftiraların gerçek faillerinin kara yüzlerini ve ihanet
kokan niyetlerini de hemen ele vermektedir. Hemen her seçim döneminde, bu
karanlık odaklar birilerine ‘Yakala co’ talimatlarını verdiğinde, bir sürü idraksiz
yaratık acele bir şekilde harekete geçmektedirler.
HÜDA PAR ilkeli duruşuyla, bugüne kadar ülkemiz
siyasetine kattığı nitelik ve itibar; birilerini ciddi anlamda rahatsız etmişe
benzemektedir. Buna karşılık, yalan siyasetleriyle halkı kandıran, ifsat vaatleriyle
insanımızı öz değerlerinden uzaklaştıran ve on binlerce gencimizi sosyalizm
fantezileri adına ‘çukurlara’ gömenler, bu ilkeli duruş karşısında adeta ‘kuduz
hastalığına’ yakalanan itler gibi saldırıya geçmeye başladılar.
Aslında ‘arkasında kırk iti havlatmayan aslan, aslan
değildir’ diyen atalarımız, hakkı söyleyen, haklının yanında duran ve hakkın
hâkimiyeti için çalışan kim olursa olsun, saldırıya uğrayacağını bize haber
vermektedir. Bugün aslanlar gibi ortada duran HÜDA PAR’ın söylemleri ve şimdiye
kadar halkın hassasiyetlerine yönelik ürettiği politikalar, elbette çakkal
sürülerini ve leş kargalarını harekete geçirmiş bulunmaktadır. Ama ‘İt ürür,
kervan yürür’ düsturuyla, bunlara cevap verme gereği bile duymadan, yoluna emin
adımlarla devam etmelidir.
‘Meyve veren ağaç taşlanır’ bilinciyle, bu saldırılar
sistematik bir şekilde bundan sonra da artarak yapılmaya devam edilecektir. Ama
HÜDA PAR doğru bildiği programından taviz vermeden, halkla daha fazla iç içe
bulunarak, vizyon ve heyecanını daha çok kişiye ulaştırarak çalışmalarını daha
da hızlandırmalı, çalışmalarını katlayarak devam ettirmelidir. Bu şekildeki
çalışma; çirkin ve seviyesiz saldırılara karşı verilebilecek en güzel cevap
olacaktır.
Bu son saldırılar gösterdi ki; HÜDA PAR, bir partiden
çok daha büyük bir etki gücüne sahip olduğunu, siyasetteki dengelere ayar
verebileceğini, önce insan, öncelikle adalet hassasiyetiyle sevenlerine güven
ve heyecan, karşıtlarına büyük bir endişe ve korku vermiş oldu. Siyasette güven
ve itibarın esas olduğu bu süreçte; HÜDA PAR’ın güvenirliği Cumhur İttifakına
da büyük bir katkı ve heyecan dalgasının ortaya çıkmasına vesile olacaktır.
Herkes kendi cibilliyetine göre konuşacak, içinde
taşıdığı kin ve nefretini ortaya dökecek, yalan ve iftiralarla endişe ve korkularını
örtemeye çalışacaktır. Buna karşılık, HÜDA PAR başta olmak üzere Cumhur
İttifakı bileşenleri ‘Önce İnsan, öncelikli adalet’ düsturunu politikalarının
merkezine alarak, çalışmalarını samimiyetle, sabırla ve kararlılıkla sürdürmeye
devam etmelidirler.