Seccade; üzerinde bir tek
kişinin namaz kılabileceği büyüklükte, halı ya da kumaştan yaygı, namazlık gibi
anlamlar içerir.
Halı, kilim, kumaş vb.
eşyalardan tek kişilik ibadet için, üzerinde namaz kılmak maksadıyla şekillendirilerek
kesilen veyahut örülerek şekil verilen şeye seccade denilir, denilebilir.
İnsanlar tek kişilik olarak
seccade üzerinde namaz kılar. Seccadenin temiz olması lazım. Kirli ise, pis
lekeler bulaşmışsa üzerinde ibadet etmek dinen uygun değildir. Daha doğrusu
namaz kılınan yerin temiz olması önemlidir. İnsanlar kırda, çayırda, bayırda,
toprak üzerinde de namaz kılar. İsteyen istediği uygun bir yerde namaz
kılabilir
Çünkü Yüce Allah yeryüzünü
döşek kılmıştır. Yeryüzü bir mescittir.
Ama nereye döneceğimiz konusu
Kur’an ve sünnet ile sabittir.
Evet insanlar halıda, hasır,
kilim, toprakta, çayır çimende, bağda bahçede namaz kılabilir.
Bu orayı kutsal kılmaz. Ya da
seccade üzerinde namaz kıldık diye kalkıp seccadeye tapacak da değiliz. Onu
birileri bastı diye istismar aracı haline getirip bayraklaştırıp siyasi rant
devşirecek de değiliz. Fakat biz bir eşyayı kullanırken onun tabiatına uygun
hareket etmek zorundayız.
Seccade kutsal olmayabilir,
bir kumaş ve halı parçası da olabilir. Ama eşyayı hor kullanmak eşyaya saygılı
olmak vb. hasletler insanın önemsemesi gereken şeyler. Eşyayı tabiatına uygun
olarak kullanmak gerekir. Bu tür hasletler erdemliliğe işarettir. Ama başlı
başına da yeterli değildir. Kutsal olan eylemdir, hayata iyi bir bakıştır,
ahlaktır, erdemdir.
Eşyayı kullanma biçimi
önemlidir. Biz doğaya emanetiz doğa da bize emanettir, birbirimize iyi bakmalı
ve ihanet içerisine girmemeliyiz.
Toplum tarafından kabul
görmüş, değeri olan sembollere bakışımız, toplumun değerlerine olan bakışımız
eşyaya olan bakışımız ile aynı orantıda ilerler. Biz bu değerlere de iyi
bakmalı fıtrata uygun kullanmalıyız.
Kimse bilerek seccadeye
ayakkabı ile basmaz fakat topluma ve eşyaya yabancılaşmak seccadeye de bastırır
başka değerlere de bastırır.
Seccade ayaklarımızın
altındadır doğrudur. Fakat niçin ve nasıl ayaklarımızın altındadır onu bilmekte
fayda var. Yalınayak olarak mı basıyoruz yoksa her yere bastığımız
ayakkabılarla mı? Onu görecek göz idrak edecek bakış yok mu? Burada önemli olan
seccadenin kutsallık meselesi değil, bizim için önemli olan eşyanın kullanılma
biçimidir. Kutsal olan erdemli davranışlar, faydalı eylemlerdir.
Yoksa biz de biliyoruz ve
herkes de biliyor ki seccade ayaklarımızın altındadır.
Şöyleki; boyun eğmek için bir seccadeye basmak ve baş koymak var, bir de seccade üzerindeki namaz eylemini ömrü hayatında görmemiş ve önemsememiş olmak var ki ayakkabılarla basılıyor.