4

Geçmişte olduğu gibi bugün de yine ciddi bir enflasyonla karşı karşıyayız.

Bu problemi ortadan kaldırmak için geçmişten bugüne iktidarlar değişti, yeni iktisadi modeller duyuruldu ve uygulandı. Gelinen aşama da hiçbirinin fayda vermediğine aksine problemi daha fazla arttırdığına şahit oluyoruz.

Zengin daha zengin fakir daha fakir hale geldi. Zenginle fakir arasındaki makas açıldıkça açıldı.

Problem büyüyerek devam ediyor olmasına rağmen, problemin kaynağından ziyade problemin sonuçları konuşuluyor. Sayıların düşüşü ve yükselişini izlemekle adeta kör olduk.

Şunu iyice bilmeliyiz ki sonuçları konuşarak hiçbir problemi çözemeyiz. Bugünkü iktisadi krizi ekonomi bakanını, merkez bankası başkanını değiştirerek ortadan kaldıramayız. Daha da ileriye gidip şunu da söyleyeyim; faizi indirip yükselterek de bu problemi çözemeyiz.

Faiz sebep enflasyon sonuç veyahut enflasyon sebep faiz sonuç teorilerini bir kenara bırakıp gerçeği görmeliyiz, gerçeğe odaklanmalıyız. Tüm bunlardan dolayı çözüm için kaynağa inmeliyiz.

Gerçek şudur; sistem sebep faiz ve enflasyon sonuçtur. Bu sebeple sorunun kaynağı olan sistemi gündeme almalıyız.

100 yıla yakın geçmişin ve bugünün ışığında gerçek sebebe ve gerçek sonuçlara baktığımızda şunları görüyoruz:

Sistem sebep, zenginin kayırılması ve fakirin dışlanması sonuçtur. Sistem sebep, yığınla üniversiteli işsiz sonuçtur. Sistem sebep, malzemeden çalan müteahhit sonuçtur. Sistem sebep, rüşvet alan, torpil yapan sonuçtur. Sistem sebep, fırsatçılık ve stokçuluk sonuçtur. Sistem sebep, iş ve dış güvenliğe harcanan milyarlarca dolar sonuçtur. Sistem sebep, israf sonuçtur. Sistem sebep, kadına şiddet sonuçtur. Sistem sebep, nafaka almak için evlenip boşananlar sonuçtur. Sistem sebep, çocuk istismarı sonuçtur. Sistem sebep yasal tefeciler sonuçtur. Sistem sebep ahlaksızlık sonuçtur.

Dolayısıyla sebep ve sonuçlar bu kadar açıkken, iktisadi çözümü McKinsey gibi Amerika’nın ekonomi danışmanlığı yapan şirketlerinin kapısında aramamalıyız. Dünyanın en iyi iktisatçısını dahi getirseniz ahlaksız bir toplum yetiştiren bu sistemde çözüm üretemez. Çünkü ahlaki kalkınma olmadan, adil bir maddi kalkınma gerçekleşmez.

Bu toprakların bağrından meydana getirilecek yepyeni bir sisteme ihtiyacımız var. İktisat ilmiyle hemhal olmayan okuyucularımız şunu diyebilirler; ekonominin bu söylenenlerle ne alakası var.

İktisat sosyal bir olgudur. Ülkede var olan her şey zincirin halkaları misali, birbirine bağlıdır ve birbirini etkiler. Ve bu zincirin sonucunda bazı sayılar meydana gelir. Sayılar ise iktisadi bütünlüğün dilidir. Esasen iktisat dediğimiz şey, toplumun içinin dışa vurulmuş; sayılara dökülmüş halidir. Ezcümle yere tükürmeniz veya çöp atmanız dahi iktisadı etkiler.

Çoğulculuğa sahip, dilleri ve renkleri inkar etmeyecek, ahlaksızlığı teşvik etmeyecek, hukukun üstünlüğünü koruyacak, vatandaşını tanıyacak ve ona göre şekillenecek, ahlaklı ve eğitimli nesiller yetiştirecek bir sistem tüm problemlerimize çözüm olacaktır.

Sistemin koruyuculuğunu yaparak geleceklerini teminat altına alanlara,

sistemin değişimi ve yeni bir sistemin inşası için yola çıkıp, duble yollarda kaybolanlara rağmen yeni bir sistem hayal değil, haktır ve mümkündür.

 

 

 

 

 

Ryan Reynold

0 yorum

FİKRİNİZİ BELİRTİN

Zorunlu alanları doldurunuz *