Ümmet olarak İslam düşmanı batılı
emperyalist ve siyonistler ile her tarafa sızmış etki ajanı ve gönüllü
uşaklarının saldırılarına sürekli olarak planlı bir şekilde maruz kalıyoruz.
İslam coğrafyası kan ağlarken,
Müslümanlar arasındaki derin ayrılıklar bir taraftan içimizi kanatırken, diğer
taraftan aramıza yerleştirilmiş “ajan-provokatörler” eliyle her gün yeni hücum
ve hakaretlere uyanıyoruz. Hiçbir fırsatı geri tepmiyorlar. Her kayd-u şartta
İslam’a ve değerlerimize saldırıdan geri kalmıyorlar. O kadar arsızlaşmışlar
ki; İslam’a saldırı ve hakarette bulunuyorlar, buna imanı gereği tepki gösteren
kişi ve kurumları hedefe koyuyorlar. Bunu gören kesimler de tepki göstermekten
çekiniyorlar.
Önceki hafta Yıldız Teknik Üniversitesi
(YTÜ) Öğretim Üyesi ve BirGün yazarı Uğur Kutay adlı sözde akademisyen, aziz
peygamberimize hakaret etti, yetmedi, gösterilen tepkiler sonrası gazetesinde
kaleminden necaset akıtmaya devam etti. Basına baktığımızda bu kişi hakkında
rekor sayıda suç duyurusunda bulunulduğu belirtiliyor. Tarikat ve cemaatlere
saldırı olunca ayet paylaşan okul müdürüne hemen Milli Eğitim Bakanlığı
tarafından soruşturma açılıyor lakin İslam’a ve aziz peygamberine saldırı
olunca hiç bir şey olmuyor. Ve hâlâ biz bu sistemden medet umuyoruz.
Geçtiğimiz Cuma hutbesinde “Bizi Biz
Yapan Değerlere Sahip Çıkalım” konusu işlendi. Hutbede, yüce dinimiz
İslam’ın hedefi, İslam’ın temel ölçüsü, ahlaki ilkeleri izah edilerek, “Bu
ilkelerle vücut bulan İslam kültür ve medeniyetidir. Varlığımızı anlamlı kılan
âdâb-ı muaşeret kurallarıdır. Dinimiz, bizi biz yapan bu evrensel değerlere
sahip çıkmayı, öz benliğimizden uzaklaştıracak her türlü söz ve davranıştan
kaçınmayı emreder.” Denildi.
Hutbede, yılbaşında yapılan çirkeflikler,
şans oyunları adı altında kumar oynatıldığı ve bunun haram olduğu şu ifadelerle
anlatıldı: “…Ahlaki değerlerin, örf ve adetlerin bozulmaya başladığı, kültürel
yabancılaşmanın hızla arttığı bir dönemde yaşıyoruz. Bu kültürel yozlaşmalardan
birisi de yılbaşı kutlamalarıdır. Oysaki yılbaşı adı altında yapılan
eğlencelerin, bu eğlencelerde yer alan sembolik figürlerin, çam ağaçlarının
kesilmesinin tarihimizle, kültürümüzle hiçbir alakası yoktur. Yüce dinimiz
İslam, bütün kötülüklerin anası olan alkolü, ocakları söndüren, cinayetlerin işlenmesine
sebep olan kumarı haram kılmıştır. Kumarın farklı bir çeşidi olan piyango,
toto, loto ve bütün şans oyunları da dinimizce haramdır, günahtır.”
Ayrıca toplumların; değerleriyle
bilindiği ve değerleriyle ayakta durdukları belirtilerek, Peygamber Efendimiz
(s.a.s)’in bu hususta ümmetini şöyle uyardığı “Kim bir kavme benzerse o da
onlardandır.” (Ebû Dâvûd, Libâs, 4) belirtildi.
Hutbede bunun anlatılmasını hazmedemeyen
İslam düşmanları saldırıya geçti. Diyanete saldırıp, vay sen misin hutbede
yılbaşı ve piyango ile diğer şans oyunlarından bahseden? Peki, hutbede
helal-haramdan bahsedilmeyecek de nelerden bahsedilecek? Sizin keyfinize göre
mi hutbe belirlenecek? Kaldı ki, hutbede Müslümanlara çağrı var ve Müslümanlar
bu haramlara karşı uyarılıyor. Siz niye üzerinize alınıyorsunuz? Size ne
hutbemizden? Size ne oluyor?
Ama yok, onlar Müslümanların bu haram ve
deccal sofrasında meze olmasını istiyorlar. Müslümanları hem günah bataklığına
ortak edecekler, hem de onlar üzerinden para kazanacaklar.
Diyanetin bu hutbesine karşılık sözde
piyangocular dernek başkanı basın açıklaması ile haddini iyice aşarak diyanete
cevap veriyor. Bu açıklamanın “eğlence sektörüne” zarar verdiğini ve ticaret
yaptıklarını belirterek “fetva” vermeye kalkıyor. Sen ve senin gibiler sözde
“ticaret” yapacak diye haram helal mi ilan edilecek? Fetva verip bunu yapmaya
kalkıyorsunuz. Eğer biraz inancınız varsa haramı helal yapmanın vebalini
öğrenin de öyle konuşun ve haddinizi aşmayın. Dinimize, camilerimize ve
hutbemize karışmaktan vazgeçin.
Son olarak ekonomik sıkıntıların bu kadar
yoğun olduğu bir dönemde her yılbaşında kutlama adı altında yapılan
çirkefliklere para akıtan belediyeler ve kurumları da unutmayalım. Halkın
parasını ifsad projelerine değil, halkın faydasına olacak işlere harcayın.
Harama gelince paranız çok, hizmete gelince ‘bütçemiz yok’ diyorsunuz. Halkı
kandırmaktan vazgeçin. Emperyalistlerin “ifsad” projelerine hizmet etmeyi
bırakın da halka hizmeti esas alın.
Selam ve dua ile…