Bu ülkenin gerçekten çok önemli bir güvenlik sorunu daha var; ahlaksızlık! Her geçen gün basına düşen/düşürülen çirkeflikler üzerinden konuyu değerlendirip kapatıyoruz ve mesele öyle bırakılıyor.
Babasını döven sözde sanatçı müsveddelerinden, ahlakı derinden sarsan televizyon kanalizasyonlarından, şampiyonluk atfedilen ve çocukları tuzağa çeken internet müptezellerinden geçilmez oldu artık!
Babasını dövecek ve bunu sosyal medyadan paylaşacak kadar çukurlaşan bireylerin bu topluma vereceği bir değer yoktur! Rapçi de olsa, çöpçü de olsa, sanatçı da olsa bu böyle!
Buz pateni milli sporcusuymuş! Bütün erdemlerin başında ahlak geliyor ve bunu maalesef muhkemleştiremedik! Adeta sanat dünyası ahlaksızlık pompalıyor. Okulda, stajda, uygulama safhalarında hiç mi ahlak hassasiyeti gösterilmiyor? Televizyonculuk, adeta çıplaklığı podyuma taşıma ameliyesi olmuş.
Hele son zamanlarda haber sunucularına kadar inen/indirgenen pervasızlık dikkatlerden kaçmıyor. Bu ne üryanlık! Bu ne saygısızlık! Bu ne arsızlık! İnsanlık bugün bu kadar büyük bir katliamla ve keşmekeşle karşı karşıyayken, gece gündüz bu olup bitenlerin haberlerini sunanların giyim kuşamları niye bu kadar aykırı, bu kadar ters, bu kadar hissiz olabilir diye düşünmeden edemiyor insan!
Bunlar ulvî değerlere, Müslüman ahaliye savaş açmış durumdalar! Bunların bizim yasımıza, hüznümüze de mi saygıları yok?! Bunlar kimlerin güdümünde?! Özellikle Gazze’de katliamlar başladıktan sonra ekranların daha bir çirkefleşmesi normal bir durum olarak karşılanamaz, karşılanmamalı! Bunlara şimdi DUR! denmeyecekse yarın çok geç olabilir.
Tıp okulları organ mafyası üretiyorsa, televizyon ve gazetecilik okulları adeta manken yetiştiriyorsa, sanat okullarından bu ülkenin değerlerine düşman bireyler türüyorsa, tekrardan bir şeylerin elden geçirilmesi gerekiyor demektir.
Batılıların, “Ahlaksızlıkları yaymalıyız, yoksa İslam ve Müslümanlarla baş edemeyiz! Hristiyanlık da onları durduramaz! Erdemlerimizle egemenliğimiz arasında sıkışıp kaldık. Egemenliğimize öncelik vermeliyiz ve Müslümanları yozlaştıracak adımları atmada gecikmemeliyiz!” türünden yaklaşımları, yabana atılacak şeyler değildir! Onlar böyle olur da bizdekiler niye bu kadar onların emrinde hazırda dururlar, asıl sorgulanması gereken husus burası olmalı!
Sonuç olarak demem o ki; şu ahlaksızlık meselesi tam bir güvenlik sorunu ve gereken tüm önlemler alınmazsa şayet –Allah korusun– çok farklı sorunlarla boğuşarak tam bir beka sorunuyla karşı karşıya kalınabilir.