Bilindiği üzere Birleşmiş Milletler Genel
Kurulu tarafından alınan kararla ailenin korunması ve güçlendirilmesi amacıyla
1994 yılından itibaren her yıl 15 Mayıs tarihi "Aile Günü”, bugünün içinde
yer aldığı hafta ise "Aile Haftası" olarak kutlanıyor.
Bu hafta dolayısıyla Aile ve Sosyal
Hizmetler Bakanlığı tarafından 81 ilde toplumun tüm kesimlerinin aile değerleri
konusunda bilinçlendirilmesi, aileleri destekleyici faaliyetlerin teşvik
edilmesi, ailenin güçlendirilmesi amacıyla çeşitli faaliyetler yapılıyor.
Geçtiğimiz Cuma günü de cami ve mescidlerde aile ile ilgili hutbe okutulup
ailenin önemine vurgu yapıldı.
Buraya kadar her şey güzel ve takdir
edilmelidir. Yalnız devletin bu kurumları aileyi koruma adına bu çalışmaları yaparken
başta valilikler, belediyeler ve üniversiteler olmak üzere devletin yerel ve
merkezi kurumları eliyle aileyi temelinden sarsacak, gençlerimizi inanç ve
değerlerinden uzaklaştıracak ifsad ve yozlaştırma faaliyetlerine emir
almışçasına aralıksız devam ediliyor.
Sözde konserler, müzik şölenleri, bahar
şenlikleri, mezuniyet törenleri vb. isimler adı altında gençlerimizi,
nesillerimizi İslam’dan, inanç ve tarihi değerlerimizden uzaklaştırıp toplumun
çekirdeği olan aileyi ifsad amaçlı yıkıcı faaliyetlerle kurumlar desteğiyle
adeta bir “Devlet Politikası” izlenimi veren planlı bir strateji
uygulanıyor. Bir taraftan “Dindar nesil” denilecek, bir taraftan
aileye ve gençliğin önemine vurgu yapan hutbe ve çalışmalar yapılacak, diğer
taraftan ise toplumun geleceğini yok etmeye matuf yıkıcı ifsad faaliyetleri
teşvik edilerek devlet kurumları eliyle yapılacak. Bununla birlikte ALLAH’ın
lanetine uğramış sapkın gruplar meşrulaştırılarak, insan neslini yok etme
amaçlı sapık ve sapkın faaliyetlerine göz yumulacak. Bu yetmezmiş
gibi “Toplumsal cinsiyet eşitliği” adı altında her türlü sapkın
fiiller gençlerimize ve neslimize sözde muhafazakâr yöneticiler eliyle “model”
olarak gösterilip yaygınlaştırılacak. Böyle bir gaflet, hatta aile, nesil ve
milletin geleceğine dönük bir ihanet olamaz.
Kalbinde iman olan, İslam ve millet
sevgisi olan herkes ve her kesim bu ifsad ve yozlaştırma projelerine karşı
durmalı ve bunu bir görev bilmelidir. Bunu yapmaz isek önce geleceğimiz olan
çocuklarımız ve gençlerimizi sonra ailemizi ve toplumu tamamen kaybedeceğiz.
Helal dairesi geniştir. İslam’ın izin verdiği çerçevede yapılabilecek faaliyet
ve çalışmalar tabi ki vardır ve yapılabilir. Tıpkı geçen hafta Batman’da Batman
Üniversitesi İdeal Gençlik Topluluğu’nun halka açık düzenlediği “İlahi Nağmeler
Müzik Şöleni” gibi örnek çalışmalar yapılabilir. Lakin bu kadar saf olmayalım.
Burada amaç bir faaliyet yapmak değil, “Gençleri ve nesli İslam’dan nasıl
uzaklaştırabiliriz?” diye yapılan planlı bir ifsad projesinin tezahürüdür.
Burada amaç gençleri ve nesli eğlendirmek değil, İslam’dan ve tarihi
köklerinden uzaklaştırmaktır.
Bu tehlikeye dikkat çeken HÜDA PAR Genel
Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, İstanbul'da 2'ncisi düzenlenen 'Batman Tanıtım
Günleri' vesilesiyle Batmanlı hemşerileriyle bir araya geldiği programda
yaptığı açıklamada, bazı kesim ve odakların hem sanatsal etkinlikleri hem de
bazı özel günleri kendi ideoloji ve ifsad projelerini yaymak için bir fırsata
dönüştürmeye çalıştıklarını belirtti. Yapıcıoğlu, "Biz de ifsad kokusu
aldığımız her yerde o ifsad projesinin önünde set olmak için bir çaba sarf
ediyoruz… İfsad projesini kim yaparsa yapsın; bu hangi dünya görüşünden gelirse
gelsin eğer topluma zararlı ise bunun olmaması için ortaya bir tepki koyuyoruz.
Çok şükür, çok sefer bu tepki farklı kesimlerden de destek alıyor ve bu tepki
büyüyünce bunlar sonuç veriyor ve o ifsad projeleri akamete uğruyor…"
şeklinde konuştu.
Evet, toplumun ve ümmetin geleceği olan
aile ve gençleri bilinçli bir şekilde hedef alıp ifsad projeleriyle İslam’dan
uzaklaştırmanın hesabını yapıyorlar. Bizler de toplum olarak, ümmet olarak
bunun karşısında bilinçli bir şekilde durmaz isek İslam toplumunu ayakta tutan
aileyi ve geleceğimizi kaybedeceğiz.
Yazımızı bizleri uyaran bir ayet ile
sonlandıralım: “Ey inananlar! Kendinizi ve ailenizi, yakıtı insanlar ve taşlar
olan ateşten koruyun…” -Tahrim Suresi: 6-
Selam ve dua ile...