2025-2026 Eğitim-Öğretim dönemi bugün itibarıyla başladı. Eğitim camiamızın tüm bileşenlerine kolaylıklar, öğrencilerimize de başarılar diliyorum.
Yeni Eğitim-Öğretim sezonu yine bir yığın sorunla başlıyor. Sorunları maddeler halinde şöyle sıralayabiliriz:
Mevcut öğretmenlerin geçim sorunu
Atama bekleyen öğretmenlerin mağduriyeti
Okul servis ücretlerindeki fahiş fiyatlar
Okul materyallerinin velilerin alım gücünü aşması
Okulların hijyen ve temizlik sorunu
Öğrencileri salt akademik başarılarına göre değerlendirme sorunu
Öğrencilerin ekran bağımlılığı
Öğrenciler arasındaki akran zorbalığı
Mevcut öğretmenlerin geçim sorunu
Birçok öğretmen, sadece kira ödemek için bile büyük zorluklarla karşı karşıya kalıyor. Bu durum, öğretmenlerin günlük yaşamlarını zorlaştırmakta ve mesleği tercih etmeyi ciddi şekilde sorgulamaya başlamalarına neden olmaktadır. Öğretmen maaşlarının son yıllarda giderek daraldığı, pasta payının küçüldüğü, öğretmenlerin finansal açıdan daha da sıkıntıya girdiğini müşahede etmekteyiz. Öğretmen maaşlarının giderek erimesi, eğitim sektöründe ciddi bir sorun oluşturuyor. Bu durum her geçen yıl daha da kötüye gidiyor. Öğretmenlerimizi enflasyona ezdirmemek gerekir ki nitelikli eğitim verebilsin. Öğretmenlerimiz, geçim sıkıntısı içinde bocalanırken kendilerine emanet ettiğimiz gençlerimizi yetiştirmeleri beklenemez.
Atama bekleyen öğretmenlerin mağduriyeti
Öğretmenlik mesleğiyle ilgili yaşanan en büyük sıkıntılardan biri de atama krizidir. Eğitim fakültelerinden mezun olan yüzbinlerce öğretmen adayı, atanamamaktan dolayı hayal kırıklığı yaşıyor. Bu sorun her geçen yıl daha da büyüyor. Yaklaşık olarak yüz bin ücretli öğretmen vardır. Yeni açılan Akademi merkezine yerleşen öğretmen adayları bir buçuk iki yıl daha atanamayacak. Hal böyle olunca öğretmen açığı her geçen gün daha da büyüyecek. Beri taraftan Eğitim fakültelerinden mezun yüz binlerce işsiz ordusu ortalıkta gezmektedir. Bu soruna ciddi bir çözüm geliştirilmezse toplumsal patlamalara çanak tutmuş olacağız.
Okul servis ücretlerindeki fahiş fiyatlar
Okul servis ücretleri de km’ye göre değişim göstermekle beraber ailelerin bütçesini ciddi anlamda zorlamaktadır.
0-1 km arası mesafe ücreti 2 bin 600 TL’den başlayarak mesafe arttıkça ücrette ona göre artış göstermektedir. Bu durum velilerin bütçesini ciddi manada zorlamaktadır.
Okul materyallerinin velilerin alım gücünü aşması
Özellikle kırtasiye malzemeleri bu yıl velilerin ceplerini yakıyor. Kırtasiye malzemeleri geçen yıla göre yüzde altmış civarında artmıştır. Velilerin alım gücü düştüğü için sadece zorunlu materyaller alabilmektedir. Buna rağmen bir öğrencinin kırtasiye malzemesi 4 bini geçmektedir.
Okulların hijyen ve temizlik sorunu
Okulların hijyen ve temizlik sorunu hala devam etmektedir. Günün büyük bir kısmını çocuklarımız okul ortamında geçirmektedir. Okul yöneticileri bütçe yetersizliğinden şikayet ederek okullarındaki temizlik sorununu palyatif çözümlerle ve basit yöntemlerle geçiştirmeye çalışmaktadır. Okullardaki ilkel temizlik yöntemleri çocuklarımızın sağlığını ciddi bir şekilde tehdit etmektedir.
Öğrencileri salt akademik başarılarına göre değerlendirme sorunu
Sınav odaklı, sayısal başarıya endeksli mevcut sistem; düşünen, hisseden ve aidiyet duyan bireyler değil, ölçülebilir fakat köksüz insanlar üretmektedir. Artık bir yol ayrımındayız: Ya insanı yeniden bulacağız ya da rakamların arasında onu tamamen yitireceğiz. Bu nedenle eğitim sistemimizin merkezine kültür ve ahlakı yerleştirmek zorundayız.
Öğrencilerin ekran bağımlılığı
Fransa Milli Eğitim Bakanı Elisabeth Borne, ekranların gençler üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekerek, "Ekran konusu bir halk sağlığı meselesidir, zihinsel sağlık meselesidir, etkilerini kimse inkâr edemez" diyerek ekran bağımlılığının oluşturduğu tahribatın önüne geçmek için ilkokul ve ortaokullarda her türlü teknolojik cihazlara yasak getirmiştir.
Öğrenciler arasındaki akran zorbalığı
Bir öğrencinin başka bir öğrenci ya da öğrenci grubu tarafından tekrarlı bir şekilde fiziksel, sözel, sosyal, siber olarak saldırgan ve huzursuz edici, zarar verici davranışlara maruz kalmasıdır. Akran zorbalığı, okullarda yaşanan en yaygın zorbalık türlerinden biridir ve yapılan araştırmalara göre dünya genelinde çocukların %30-35’i bir tür akran zorbalığına maruz kalmaktadır.