Hiç kuşkusuz Müslümanların Siyonistlerle savaşı daha da büyüyecek, yayılacak ve şiddetini artıracaktır. Siyonist güçlerin ateşkese rağmen Gazze’ye yönelik katliam ve saldırılarının sürmesi, Batı Şeria ve Kudüs’te yeni yerleşimlerin yapılıp Filistin’in Yahudileştirilmesi çabalarının hız kesmeden devam etmesi; son günlerde Siyonist yetkililerin Hizbullah ve Ensarullah hareketlerine yönelik tehdit dilini yükseltmeleri ve saldırı hazırlıklarını artırmaları, İran İslam Cumhuriyetinin yakın bir saldırı tehdidi algısıyla teyakkuzda olması, Siyonistlerle belki de nihai savaş sürecine girildiğinin belirtileridir.

Şehit Şeyh Ahmet Yasin, Siyonistlerle nihai savaşın, son savaşın 2027 civarında olabileceğinin çok güçlü bir ihtimal olduğunu söylemektedir. Şehit Şeyh Ahmet Yasin, bu sözleri şehadetinden üç yıl önce, 2001 yılında, el- Beyan Dergisine verdiği meşhur röportajında dile getirmektedir. Hem de üç defa ısrarla söylemektedir. Bunu tarihsel hakikatlerin ışığında, Kur’an’dan aldığı güçlü ilhamla söylediğini belirtmektedir.

Şeyh Ahmet Yasin, sıradan bir insan değildir. Ümmetin gözbebeği HAMAS Hareketinin kurucusu, büyük bir Allah dostu ve aziz bir şehittir. Yine aynı röportajında 2027 yılından kastının o zaman civarında olduğunu belirtmektedir. Yani üç yıl önce veya beş yıl sonra olabilir ama mutlaka o zaman diliminde olacaktır demektedir.

Şeyh Ahmet Yasin bunları söylerken daha İslami Hareket Siyonistlerle savaşının başlarındaydı. israil efsanesi en güçlü dönemindeydi. Şimdi ise birçok askeri akademisyen, bilim adamı, siyasetçi Siyonist rejimin varlık savaşı verdiğini ve dünya halklarının nezdinde meşruiyetini yitirdiğini itiraf etmektedirler.

Evet, son savaş yaklaşmaktadır, ok yaydan çıkmıştır, geri dönüş yoktur. Artık Siyonistlerle Müslümanların aynı topraklarda barış içinde, yan yana yaşaması imkânı ortadan kalkmıştır. Ya o topraklar Müslümanlara mezar olacak ya da onlara… Siyonistler bunun farkındadırlar… O yüzden bütün güçleriyle ve hiçbir sınır, kural tanımadan direnen Müslümanları yok etmeye, imha etmeye çalışmaktadırlar.

Direniş güçleri de aynı şeyin farkındadırlar, o yüzden boyun eğmeyi asla düşünmemektedirler.

Şeyh Ahmet Yasin aynı meşhur röportajında, sadece Siyonistlerin değil, dünyadaki diğer tüm Yahudilerin, şu an Amerika’yı yöneten Evanjelist, Siyonist Hristiyanların da Müslümanlarla son savaşın yaklaştığına inandıklarını belirtmektedir.

Şeyh Ahmet Yasin, Siyonist cephenin Mesih’in önderliğinde Müslümanlarla yapacakları Megiddo Savaşının öncesinde Süleyman Mabedi’nin Mescid-i Aksa’nın yerine inşa edilmesi gerektiğine inandığını, bu yüzden yıllardır Mescid-i Aksa’nın altının oyulduğunu ve Mescid-i Aksa’nın her an yıkılma tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu da söylemektedir.

Evet, ümmetin kaderini belirleyecek bu büyük savaşa kesinlikle sayılı yıllar, belki de aylar kalmış bulunmaktadır. Peki, biz Müslümanlar bu işin neresinde olacağız? Direniş güçlerine nasıl destek vereceğiz? Bu hak batıl savaşında, iman küfür kavgasında, ümmetin var olma yok olma cihadında nasıl bir duruş sergileyeceğiz? Zamanımızı, zihnimizi, enerjimizi düşmanlarımızın belirlediği gündemlerle, düşman karşısında bizi daha da zayıflatan tartışmalar ve kavgalarla, düşmanın algı operasyonlarının tutsağı olup yaşayacağımız savrulmalarla mı meşgul edeceğiz, yoksa bu büyük savaşa direniş güçleriyle birlikte hazırlanma gayretine mi gireceğiz?

Büyük Şehit Şeyh Ahmet Yasin’in bu konuda da söylediği önemli şeyler var… İleriki yazımızda, “Direniş güçlerine nasıl yardım edebiliriz?” başlığıyla bu konuya devam edeceğiz inşallah!