İnsanlık ve İslam tarihi
boyunca İla-i Kelimetullah uğruna can veren nice dava önderi ve âlimler şehadet
kervanına katılarak Peygamberlerin bile gıpta ettiği yüce makamlara
yükseldiler.
İslam’ın cihad ve şehadet
emrine uyan yüzlerce âlim ve dava lideri Şubat ayında şehadete kavuştuğu için
bu ay, “şehadet ayı” olarak adlandırıldı. Bu ayda zulüm, baskı ve
dayatmalara boyun eğmeyerek ümmetin ve insanlığın izzet ve şereflerini korumaya
çalışan nice dava önderi yiğitlerimiz, zalimlerin saldırılarının hedefi olmuş
ve şehid olmuşlardır. Asrımızda da nice dava önderi ve âlimlerimiz şehadet
kervanına koştular. Bugün İslam coğrafyasında ve dünya çapında İslam adına
oluşan tüm kazanımlar şehid ve mücahidlerin pak ve mukaddes kanları ile sahip
oldukları mücadele ruhu sayesinde olduğunu unutmayalım.
Şubat ayında şehid olan
ümmetin azizlerinin bazılarını hatırlayalım:
İskilipli Atıf Hoca (4 Şubat
1926), Hasan El-Benna (12 Şubat 1949), İmad Muğniye (12 Şubat 2008), Şehid
Abbas Musavi (17 Şubat 1992), Metin Yüksel (23 Şubat 1979), El Halil katliamı
(25 Şubat 1994), Malcolm X (25 Şubat 1965), Hama katliamı (28 Şubat 1982),
Erbilli M. Esad Efendi, Şeyh İzzeddin El-Kassam, Şeyh Ragıb Harb, Şeyh Şamil,
Süleyman Akyüz, Molla Giyasettin Barlak ve Molla Zeki Atak…
"Şubat Ayı Şehadet
Ayı" hakkında açıklama yapan Şehitler Kervanı Platformu Başkanı Ömer
Çelik, platform olarak şubat ayında şehidlik ve şehadetin önemini anlatan
etkinlikler yaptıklarını belirterek, bu tür programlara şehadet aşığı gençlerin
katılım sağlamalarını istedi. Çelik açıklamasının devamında şu ifadeleri
kullandı: "Bu ayda birçok etkinlikler yapılıyor. Özellikle şehadet
aşığı gençler bu tür etkinliklere katılmalıdırlar. Bu etkinliklerde şehitlerin
hayatı ve davasını anlatma, hem de bu dava insanları âlimler ve davetçilerin
neden şehid oldukları genç nesillere anlatılarak şehadete özendiriliyor,
şehadetin değeri ve kıymeti aktarılıyor."
Her yıl Şubat
ayında yapılan anma programlarına pandemi nedeniyle iki yıldır ara
verildi. Bu yıl bu programların yeniden yapılmasını dört gözle bekliyoruz.
Evet, İslam uğruna mücadele
ve mücahede ederek serdengeçen bu azizlerimizi ve uğruna canlarını verdikleri
davalarını her daim önemsemeli ve bu mücadeleyi sürdürmeliyiz. Şehidlerin
yolunu ve aziz İslam davasını başta kendi çocuklarımız olmak üzere
nesillerimize anlatmalı ve gençlerimizin Peygamber efendimiz (S.A.V.) ve sahabe
efendilerimizden sonra şehidlerimizi ve salih insanları örnek almalarını
sağlamalıyız.
Belki de bizler bu mirasa
yeterince sahip çıkmadığımızdan, İslam düşmanları İslam’a ve aziz şehidlerimize
pervasız bir şekilde saldırma cesareti gösterebiliyorlar. Her yönden taarruza
geçen İslam düşmanları bazen siyasetçiler, bazen de sözde sanatçılar eli ve
zehirli dilleriyle saldırıyorlar. En son İskilipli Atıf Hoca’ya karşı yapılan
alçakça yayınlar ve şehadet yıldönümünde Atıf Hoca’nın kabrini ziyaret etmiş
diye Çorum Valisi Mustafa Çiftçi’yi hedef aldılar. Buna karşın mertçe ve
korkusuzca dik duruş sergileyen ve tırsmayan Vali Çiftçi’yi kutluyorum. ALLAH
(CC) onu ve ailesini hidayet üzere iki cihanda korusun. Böyle yiğit ve mert
Müslüman idarecileri sahiplenmeyi ve sayılarının artmasını temenni ediyoruz.
Birde İslam’a ve aziz
şehidlerimize yönelik saldırılar karşısında cesur bir şekilde tepkimizi ortaya
koymasını bilmeliyiz. Meşru dairede öyle bir tepkimiz olmalı ki, bir daha hiç
kimse böyle bir küstahlık ve saldırıda bulunmayı aklından bile geçirememelidir.
Kelam-ı ahir olarak: Yolumuzu
aydınlatan kandillerimiz olan şehidlerimizi, mücadele ve fedakârlıklarını
gençlerimize tanıtalım ve her yönüyle onları örnek alarak davalarını hakkıyla
omuzlayalım. Vesselam…