Siyonizm’in en büyük destekçisi ABD, İngiltere ve Almanya'dır. Yahudi, Filistin'e vurdukça bizim de üçüyle ticari ve siyasi ilişkimiz de o oranda gelişiyor. Hegemonik güç olan emperyalistlerle yapılan uzun vadeli ticari anlaşmalar daima zayıf olanın aleyhine olur. Hele kendi müesseselerinize ve üretim merkezlerinize onları ortak ettiniz mi zaten mesele bitmiş sayılır.

ABD ile 225 adet yolcu uçağı ile 20 yıllığına sıkıştırılmış doğalgaz satın alma ve Rusya'dan petrol ve gaz almaya kısıtlama getiren anlaşmalar yapıldı son ABD ziyaretinde. Üstelik parasını verdiğimiz F-35 ve satmayı taahhüt ettikleri F-16'ları vermiyorlar. Trump'ın "yaptırımları kaldırabiliriz" cümlesi üzerinde yerli basın cuşuhuruşa geldi ve bunu halka “yatırımlar kaldırılmış” gibi sattı. Ayrıca Türkiye yerli nükleer reaktör geliştirme çabasındayken, ABD’nin daha modüler reaktör verme ve ortaklık vaadiyle Akkuyu Santrali ve nükleer silah sahibi olma yolları büyük ihtimalle sabote edildi. Basın bu zaferin! "coşkusunu" da sattı halka. Öyle ya ABD'de Akkuyu’ya muhtaç!

Yetmedi, aylar ve yıllardır, sabah akşam yerli ve milli savunma sanayimiz ile yatıp kalkıyorken; bir ABD sabahında dışişleri bakanı Fidan üzerinden, eğer ABD uçak motoru vermezse milli gururumuz Kaan'ın uçamayacağını öğrendik. Güler misin ağlar mısın?

İlaca %100, ağır kamyonlara da %50 vergi getirdi Büyük Şeytan. Yine bu gezide ABD araçlarına uygulanan %70 vergi kaldırılırken Çin araçlarına ekstra %70 vergi getirildi. ABD'de iken bunu yapmak ne garip değil mi? Daha garibi bunları ABD'ye dayattığımız büyük bir zafer ve başarı gibi halka satmak.

21 maddelik "HAMAS'ı bitirme, Gazze'yi boşaltma" planını da imzaladık bu gezide sekiz İslam ülkesi ile birlikte. Maddeler basına düşünce dehşet verici ihanet planı da açığa çıkmıştı. Ancak basın Trump'ın yanında oturmayı büyütüp büyütüp halka büyük bir zafer gibi satmayı başardı valla. Ne diyelim; helal olsun! Hatta "Trump'a barış dayatmışız" gibi sattılar biliyor musunuz? Sonrası malumunuz zaten. Şarm El-Şeyh'de tek ayak üstünde imza töreni ve bu törende "Trump kimi daha çok övdü, kimin elini kaç saniye farkla tuttu yarışı... Elbette yarışta biz birinci olduk. Ve bu da halkımıza büyük bir maharetle satıldı maalesef. Hem de ateşkesin garantörü olduk. O günden bu yana yüzlerce Filistinli vahşice şehit edilirken bizim garantörlüğümüz ninemin garantörlüğünden ileriye gidemedi. Üstelik ninem, siyonist çeteyi Hristiyanlara değil Allah'a şikayet ediyor. Anlayacağınız israil, ABD'nin desteğiyle Filistin'i vurdukça, ABD ile dostluğumuz da o oranda gelişti ve pekişti.

Yine geçen gün, siyonizmin ikinci büyük destekçisi İngiltere'den, İtalya'ya 6.5 milyar pounda sattığı Eurufihgter Savaş uçağını 8 milyar pounda aldık. Hatta bir kısmını Katar'dan ikinci el olarak aldık. %40 daha pahalı aldığımız bu uçağı basın bir zafer olarak işledi. Üstelik Kaan'a ortak ederek Kaan’ın geleceğini kararttık. Bu zaferi! izah edebilen varsa beri gelsin lütfen.

Yine, Suriye’ye yönelik sınır dışı harekattan ötürü Türkiye’ye silah satışını engelleyen Almanya başbakanı Merz, Türkiye'ye gelerek özellikle Rusya'ya karşı stratejik konum elde etmek için yine Türkiye'yi mahkum kılacak önemli askeri anlaşmalara imza attı.

Elbette Türkiye'nin kendi kendine yetebilme mücadelesi bizleri cuşuhuruşa getirir. Ancak halka hayal satmaya ve emperyalizmle işbirliğine de canımız çok ama çok fena sıkılıyor.