Bilmem ki sizi, destanınızı, yiğitliğinizi, mucizenizi nasıl anlatsam... Hangi edebi lafızlar yetecek ki... Hangi şair sizi yazabilecek, hangi hikâye kifayet eder... Hangi fırça sizi resmedebilir, hangi roman sizi tastamam çocuklarımıza anlatabilir.

Neyi alıntıladıysam sizi tamamlayamadım. Sizi kıyasladığım tüm mucizeler sönük kaldı. Vallahi siz Kur'an'ın tamamının mucizesisiniz. Gazze direnişi ve ateşkes Allah'ın yeryüzündeki apaçık mucizesidir.

Siz ki savaşın mucizesi, sebatın mucizesi; tevekkülün, açlığın, azlığın, cesaretin, ahlakın, imanın, erdemin, yalnızlığın, kimsesizliğin, çaresizliğin, imkansızlığın, yokluğun, mucizesi... Siz yılmamanın, dağılmamanın, korkmamanın, perva etmemenin mucizesisiniz.

Siz Allah'ın mutlak vaadinin yeryüzündeki apaçık tecellisisiniz. Siz körleri, sağırları, ahmakları, gafilleri, hainleri, zalimleri, kafirleri yarılmış denizde boğan Musa'nın(as) apaçık mucizesisiniz. Siz ateşin selamet ettiği İbrahim’in(as) ta kendisisiniz. Siz kuyunun, zindanın değil dehlizlerin Yusuf’u(as), siz balığın karnındaki değil köpek balıklarının ağzındaki Yunus’sunuz. Siz uyanışın, siz dirilişin, siz silkinişin, siz zaferin mucizesisiniz. Siz Meşal’in, siz Sinvar’ın mucizesisiniz.

Ey kalemin efendileri sıra sizde haydi yazın da görelim sizi. Ey kelamın sihirbazları haydi anlatın da bilelim hünerinizi. Evet kalem kılıçtan keskindir ama kılıçsız kalem sönüktür, yitiktir, bitiktir. Dün kılıcı susanların bugün kelama efendilik yapmaları olsa olsa "kralın soytarılığı" babındandır. Tatlı karlarını, konforlu tahtlarını, sefil itibarlarını izzete, şerefe tercih ettiler. Şimdi de en çok onlar nemalanmakta mucizenzden biliyor musunuz? Aslında sizden kurtulmak istiyorlardı ama olmadı.

Elbette kılıçlarını kanları pahasına çeken kardeşleriniz de oldu. En kıymetlileri ile toprağa düştüler sizinle birlikte bir bir. Mucizenizin en büyük ortağı oldular Lübnan'da, Yemen'de, İran'da. Nitekim HAMAS'ın liderlerinden Halil el- Hayye bunu açık seçik ifade etmiştir.

Elbette mucize kendiliğinden gelmez. Beşer takâtının tükendiği yerde mucize başlar. Tabii ki mucizenizin üç temel dayanağı vardı. İmanınız, tüneller ve düşmanın gücünü dağıtan, psikolojisini bozan dışarıdaki direniş.  İmanınız mucizevidir. Tünelleri yaptıran akıl mucizeviydi. Size silah veren ve yapmayı öğreten irade mucizeviydi.

Düşman zelil olmuştur, hainler rezil olmuştur. Ancak düşman yenilmemiştir. İlk fırsatta saldırmaktan geri durmayacaktır. Yıpranmıştır ama yıkılmamıştır. İddiasından asla vazgeçmemiştir. Aynı zamanda koca koca yaralar açmıştır bedeninizde. O yaraları sarmak yılları alacaktır. Mucizeniz bize gösterdi ki çok az dostunuz var ve silahınız olmadan masa başında asla size hayat hakkı tanımayacaklar. Öyleyse silahlanmaktan ve bu mucizenin aşısını coğrafyalarımızın tamamına yaymaktan başka çare yoktur. Çocuklarımızın bundan sonra hikayelerinin bir tek ismi olmalı; direniş-düşman.

Hele bir de ateşkesin garantörlerine! bakın; Katar, Mısır ve ABD. ABD'nin Ortadoğu'daki en büyük üssü Katar'da. Sisi’nin Mısır’ı, HAMAS’ı terörist kabul ediyor. Refah sınır kapısından bir bardak su israilden izinsiz geçirmedi. Tünellere su bastı, kapattı. ABD şeytanı zaten israil zulmünün ve soykırımının baş mimarı. Suud rejimi desen HAMAS'ın en büyük düşmanı.

Dolayısıyla alçak düşman ve dostlarına asla güvenmemeli. Tüm hazırlıklar buna göre yapılmalı. Silah, savaş, sebat...