0

Dünyalık hiçbir hesapları olmayan, tek istekleri neslin helakini önlemek, mükafatlarını ise bu dünyadan kimseden istemeden ahrette Rab Teala’dan bekleyen peygamberlerin izindeki, İslam önderi ve kendini İslam’a adayan davetçilerinden olan Yusufilerin sesi olmak adına karınca kararınca misali köşemizden megafon olmaya çalışacağız.

Babasını hiç dışarıda göremeyen Yusufi Molla M. Şerif’in kızı, Rehber TV’ye telefon bağlantısıyla katılıp demeç verdi. Cezaevine konulan babasını hiç dışarıda göremediğinin altını çizen Molla M. Şerif’in kızı, çektikleri mazlumiyetleri göz yaşları içerisinde anlattı. Orada haklarını savunmak için haklı olarak bir şey söyledi ki Yusufilerin isteklerine tercüman oldu gerçekten. Gönüllere su serpen ve yetkililerin göz ardı etmemesi gereken sözü şu idi. “Biz Yusufilerin çocukları olarak babalarımızın af edilmesini istemiyoruz çünkü suçlular af edilir. Bizim babalarımız suçlu değil mağdurdurlar. Bizler babalarımızdan af dilenmesini istiyoruz.” Çünkü suçsuz ve günahsız bir şekilde zulme düçar olmuşlardır, dedi.

Her insan değerlidir gözümüzde. Ama ümmet için bedel ödeyenlerin değerleri elbette ki bambaşkadır. Adalet herkese hakkı teslim etmekse, zalime hak ettiği cezayı vermek yetmez, mazlumlara-mağdurlarına da özgürlüklerini vermek gerekir. Zindan öyle bir yerdir ki sadece dile kolay, ama kalbe çok zor bir yer. Gerek mahkumlar için gerekse de aileleri için buram buram hasret kokan, özlemlerini sahiplenen, hayalleri süsleyen sadece birbirlerine kavuşmanın vuslatıdır. Bu sevincin tarifi de anlatılamayacak kadar ulvi bir histir.

Haberlerde, gazetelerde Yusufiler ile ilgili maalesef pek bir şeye rastlayamıyoruz. Zan edilmesin ki, Yusufiler ile ilgili yazı yazıp kağıda dökmek, haberlere taşımak için tanımamıza gerek var. Bazen gözlerin tanımadığını yürekler tanır. Histen köprüler kurulur hisler utanır. Yeter ki biraz empati yapabilelim. Eğer birileri arkasında iyi bir iz bırakmak istiyorsa  şayet, o dursa bile o iz izzetli bir şekilde yürümeye devam edecektir.

Bir insanı, özellikle mazlum bir şekilde mahkum olanları, sustuğu yerden tanıyabilirsiniz. Şimdi, şu vakit, adalete önceden daha çok ihtiyacımız var. FETÖ’nün kumpaslarla zindana mahkum ettiği mazlumlar için adaleti düşünmemek veya geciktirmek FETÖ’nün zulmüne ortak olmak, razı olmaktır şüphesiz.

3390 hakim ve savcı FETÖ’cü oldukları gerekçesiyle görevlerinden ihraç edildiler. Suçluların cezalandırılması, mesleklerinden atılması çok güzel ve yerinde bir karardır diye de söylenildi, çizildi. Peki, iftira ve zulüm yolu ile ceza evlerine tıkılıp unutulan binlerce Yusuflar için neden adaletten söz edilmedi-edilmiyor anlayabilmiş değilim. Herkesin malumudur ki; FETÖ üyesi hakimlerin yargıyı, polislerin emniyeti, askerlerin kışlayı, hasılı her birim üniformalı zalimlerin ellerindeki yetkiyi mazlumlara dönük bir silah gibi kullandıkları, kılık kıyafetleri dahi hoşuna gitmeyenleri rahatlıkla hırpalayarak cezalandırabiliyorlardı. Bu gibi bilgilerin çocuklar tarafından dahi bilindiği bir gerçek iken, gençlikleri, yılları bu yamyamlar tarafından çalındığı hak yolunun yolcuları olan mahkumlara ses olmamak, düştükleri yerde bırakmak, zulümlerine ortaklık değil de nedir?

Unutulmamalı ki iftira, iki taraflı bumerang gibidir. Ya karşı tarafı vurur yada haksızlık varsa dönüp sahibini vurur. Ey FETÖ üyeleri! Mazlumlara iftira atıp yıllarca onları ve ailelerini mahkum ettiğinizin ahını Rab Teala sizlerden sormayacak mı sandınız? Devranın dönmeyeceğini, ibrenin hep sizlerin tarafta olacağını mı düşünüyordunuz? Mazlumların feryadını duyan Allah’ın sizleri oradan indirmeyeceğini mi düşünüyordunuz? Müslim’de geçen; “boynuzsuz koyunun boynuzlu koyundan kısas yoluyla hakkı alınacak” Hadisi Şerifini hesaba katmayanlar, vereceğiniz hesabınızdan korkun!!!

Ve siz ey Yusufileri iftira sonucu suçsuz yere yıllardır ceza evlerinde tutan yetki sahipleri, Rabbimin huzurunda nasıl hesap vereceksiniz. “Şeytan Yusuf’tan söz etmeyi ona unutturdu.” (Yusuf 42) ayetini hatırlayıp sizlere de şeytan bu gün unutturdu gibi, ama biz tekrar hatırlatıyoruz. Ses verin mazlumlara, unutulmuşlara… Yarın mazlumların lanet ile anılmak istemeyenler bu gün mazlumların çığlıklarına kulak tıkamamalı, ses vermelidir.

Tekrar hatırlatalım. Şayet adalet herkese hakkını teslim etmek ise zalime hak ettiği cezayı vermek yetmez, onların mağdurları olan mazlumlara da özgürlüklerini iade-i itibar ile verilmesi birinci şart olması gerekir.

 

Mağdurların mağduriyetleri giderildiği günlerin yakın olması duasıyla selamette kalın…

Ryan Reynold

0 yorum

FİKRİNİZİ BELİRTİN

Zorunlu alanları doldurunuz *