Çin’in Vuhan kentinde Aralık 2019 da ortaya çıkan ve kısa sürede yayılarak
dünyayı tehdit eden coronavirüs salgınının 10 Mart 2020’den beri ülkemizde
görülmesiyle birlikte sıkıntısını çekmeye devam ediyoruz.
1 Temmuz
tarihinden itibaren başlayan "Yeni Normalleşme" süreci ile aylardır
zor durumda olan ve kepenk kapatan esnaf yeniden kepenk açmaya başladı. Devlet
bu süreçte aşılama faaliyetine hız verip, sonbahar gelmeden nüfusun büyük
bölümünü aşılamayı ve salgını etkisizleştirmeyi hesaplıyordu. Ancak aşılama
konusunda bir yol alındıysa da menfi propagandaların etkisiyle özellikle
bölgemizde aşılama oranı düşük kaldı. Halen aşılama ile ilgili çalışmalar ve
ikna süreci devam ediyor.
1 Temmuz
itibariyle başlayan “Yeni Normalleşme” sürecinde tıpkı geçen yıl olduğu gibi
tedbirler konusunda yaşanan gevşeme ve vurdumduymazlık Kurban Bayramı ve iller
arası yapılan akraba ziyaretleşmelerinin etkisiyle vaka ve ölüm sayılarında
kaçınılmaz bir şekilde bir artış meydana getirdi. Toplum olarak maalesef içinde
bulunduğumuz rahat ortamın kıymetini bilmiyor ve sıkıntılı bir tablo için
elimizden geleni yapıyoruz.
Normalleşme süreci ve esnafın içinde bulunduğu durum ile ilgili olarak TESK
Genel Başkanı Bendevi Palandöken, "Pandemiden dolayı bir buçuk yıldır
ayakta kalma mücadelesi veren esnafımız tam rahata kavuşacak derken yeni bir
kapanmaya tahammül edemez. Vaka sayılarını düşürmenin ve salgından kurtulmanın
en önemli adımı aşı olmaktır. Bunun için TESK olarak iş yerlerinde aşısız
eleman çalıştırılmaması, maske ve sosyal mesafe kurallarıyla birlikte gelen
müşterilerde HES Kodu ile aşı sorgulamasının yapılması hususunda yeni bir
genelge hazırlayarak teşkilatımızın tüm birimlerine gönderdik."
Açıklamasında bulundu.
Aynı şekilde
BATSO Başkanı Abdulkadir Demir’de, Batman esnafının daha
önceki kapanma ve kısıtlamalarda ciddi zarar gördüğünü belirterek, kentin
ekonomik olarak ikinci bir kapanmayı kaldıramayacağını söyledi. Aşılama
konusunda STK’lar olarak halka çağrı yaptıklarını hatırlatan Demir, “Batman
esnafı daha önceki kısıtlamalardan ciddi zarar gördü. Bütün esnaf ve
tacirlerimiz, özellikle hizmet sektörü daha önceki kapanmada çok ciddi zarar
gördü. 2'nci bir kapanmayı ekonomik olarak kaldıramayız.” Uyarısında bulundu.
Evet, yukarıda
da değindiğim gibi; Normalleşme ile birlikte tedbirlerde gevşeme oldu ve toplumda
neredeyse maske takan kimse kalmadı. Takan kişiler olarak adeta ayıplanır
olduk. Sürekli olarak, “Yahu, neden artık maske takıyorsun” şeklinde tarizlere
maruz kaldık. Tedbirlere riayet etmememiz sonucunda ülke genelinde vaka
sayıları 25 binin üzerine, ölüm sayıları da günlük olarak 120-150 arasına
yükseldi. Aşılama konusunda yapılan kara propagandaların da etkisiyle bölgemiz aşılamada
“kırmızı kategoride” bulunuyor. Aşılamada mesafe kat etmez ve tedbirlere azami
şekilde dikkat etmez isek, yeniden bir kısıtlama kararı ile karşılaşacağımız
sürpriz olmayacaktır. Bu durumda en büyük zararı aylarca kepenk kapatan ve yeni
yeni iş yapmaya başlayan esnaf çekecektir. Esnaf çökerse toplum çöker.
Tedbirsizliklerimiz ve aşılamadaki gevşekliklerimiz nedeniyle çok sayıda
insanımızın hayatını kaybetmesine veya yoğun bakım ünitelerinde büyük sıkıntı
ve eziyet çekmelerine sebep oluyoruz. Aynı zamanda birçok sektör ve esnafımızın
ekmek teknesini elinden alıyoruz. Bunu yapmaya kimsenin hakkı yoktur. Ne esnaf
ne de toplumun yeni bir kısıtlamayı kaldıracak gücü yoktur. Hükümeti bu kararı
almaya zorlayan lobi ve kesimlerin ekmeğine yağ sürmeyelim. Tedbirlere ve
aşılamaya azami önem ve hassasiyet gösterelim. Bu salgından hep birlikte
kurtulalım.
Selam ve dua ile…