İnsanlıkla bağını
koparıp kendini hayvana nispet eden günümüzün Darwinist zihniyeti, evrimleşerek
çağ atlayacağını sanıyor. Her sakallıyı dede gören bu tür zihniyet sahipleri de
her değişimi evrim olarak görüyorlar.
İnsan yapısının
sabiteleri ile değişkenlerini birbirine karıştırarak ilerleyeceğini sanıyorlar.
Halbuki ilk insanın yaratılışından bugüne insanoğlunun sabiteleri aynıdır.
Değişen şartlar, sadece araç gereçlerde bir değişiklik yapmıştır. Onun dışında
insanların temel ihtiyaçları üç aşağı beş yukarı aynıdır.
Eski çağlarda
yaşayan insanların barınma ihtiyaçları vardı da bugün yok mudur? Eskiden bunu
mağaralarda, çadırlarda gideriyorlardı. Şimdi ise bunu beton evlerde
gidermeleri barınma ihtiyaçlarında bir değişiklik olduğu anlamına gelmez.
Sadece barınmanın şeklinde bir değişim yaşanmıştır. Eskiden de insanlar arası
haberleşme vardı şimdi de var. Eskiden haberleşmeler güvercinlerle yapılırken
şimdi ise twitter kuşu ile yapılmaktadır. İnsanlar için değişen sadece
araçlardır. Yine eskiden insanlar kendi işleri için bir bineğe ihtiyaçları
vardı. O zamanlar; bunu at, deve ile gideriyorlardı. Şimdi de bunu tren, araba,
uçak gibi vasıtalarla gideriyorlardı.
Eskiden de insanlar birbirlerinin
kanlarını döküyorlardı. Toprak, para, kadın için. Şimdi de menfaat ve şehvet
için birbirlerini öldürüyorlar. ABD yeryüzünde petrol için bu kadar katliam
yapmıyor mu? Değişen nedir? İnsanların yapısı mı yoksa araç gereçler mi?
Din de aynı şekilde ilk insandan
günümüze kadar tüm insanların temel ihtiyacıdır. Tarihte hiçbir zaman dinsiz
toplumlar olmamıştır ama dinden sapanlar olmuşlardır. Zaten Allahu Teâlâ da
dinsiz toplumlara değil; hak yoldan sapan kavimlere Peygamberler göndermiştir.
Onları batıl yoldan doğru yola çağırmak için.
Tarihten
bi-haber yaşayan yeni nesil, kendini hayvana nispet ederek nereden geldiğini
unuttuğu için nasıl hareket edeceğini de unutmuş. İdeolojileri kendine din
olarak benimseyen maddeci zihniyet, dinin bu çağa hitap edemeyeceğini söylüyor.
Dünya meseleleri hakkında çözüm olarak İslam'ı sunduğunuz vakit “Hangi çağda
yaşıyoruz” diyorlar. “Din bu çağa hitap etmez” diyorlar. Kastettikleri din;
bozulmuş Yahudilik veya Hristiyanlık ise evet, biz de buna katılıyoruz, ama
kastettikleri İslam ise hayır diyoruz. İslam dini çağlar üstüdür. Hiç kimse onu
bir çağa hapsedemez. Zaten din, bu çağa hitap etmez diyenlerin hayatına bakınca
da İslâm'a karşı çıkarak Hristiyan Avrupa’nın safında yer alıyorlar düşünmeden.
Dine karşı çıkayım derken Hristiyan zihniyetine büründüklerinin farkında
değiller.
İslam, evrensel bir dindir.
Prensipleri/ilkeleri tüm insanlara ve çağlara hitap ediyor. Onun için İslâm’ın
hükümleri kıyamete kadar geçerlidir. İslam'ın hükümlerini bir kavme veya bir
çağa hapsetmeye çalışanlar, İslam'ı hakkıyla anlamamışlar demektir. Dar
düşüncelerini kendilerine hakem yapıp insafsızca İslam hakkında değerlendirmede
bulunan, İslam’ın evrenselliğini kavrayacak kapasitede olmayan seküler
zihniyetli kişilerin işidir bu. Bütün insanlığın problemlerini çözecek yegâne
kaynak, İslam inancıdır.
Kur’an’ın hedeflediği amaçlar
değişmez ancak araçlar değişebilir. Mesela Kur’an’da “temizlik” emredilmiştir.
Bu bir ilkedir. Bu ilke değişmez. Ama temizlik araçları her zaman gelişip
değişebilir.
Son olarak diyoruz ki;
İslam'ın evrensel mesajı herkese
hitap ediyor. Dünyanın neresinde olursa olsun, hangi zaman ve mekânda bulunursa
bulunsun, tüm insanları muhatap kabul eden, zaman ve mekân üstü bir konuma
sahiptir İslam dini.