image

HÜDA PAR Batman il teşkilatı, 21 Şubat Dünya Anadil Günü münasebetiyle Gülistan Caddesi’nde “Anadilimize Sahip Çıkıyoruz” sloganıyla geniş katılımlı bir basın açıklaması düzenledi. Binlerce vatandaşın katıldığı basın açıklamasında anadilin önemine vurgu yapan Kürtçe ve Türkçe pankart ve dövizler taşındı.

Basın açıklamasının Türkçe ve Kürtçe olarak okunduğu programda, basın açıklamasını HÜDA PAR İl Başkanı Davut Şahin Kürtçe olarak, Merkez İlçe Başkanı Cihat Altun ise Türkçe olarak okudu.

21 Şubat tarihinin tüm dünyada Anadil Günü olarak kutlandığını hatırlatan Altun, yeryüzünde konuşulan anadillerin korunması ve zenginleştirilmesini istediklerini vurguladı.

MİLLETLER DİLLERİ İLE YAŞAR

Milletlerin dilleri aracılığıyla geçmiş hikâyelerini, hafızalarını, bilgi ve birikimlerini gelecek nesillere aktardıklarını ve böylece geçmiş ile gelecek arasında ruhsal ve kültürel bir bağ inşa ettiklerini söyleyen Altun, “Bir dilin kaybolması; bir tarihin, birikimin, kültürün, dahası bir milletin yok olması demektir. Kuşkusuz dil, ilmî faaliyetlerin ve gelişmelerin ana taşıyıcısıdır. Dilleri terakki eden milletler ilimde de terakki etmişlerdir. Milletler, bir anlamda sahip olmaktan övünç duydukları ilmi eserleri ve bilimsel keşifleri güçlü ve gelişkin dillerine borçludurlar.            Anadilleriyle konuşan, öğrenen, yaşamsal faaliyetlerini icra eden bireyler tarihsel miraslarının farkındadırlar. Bu kimseler kendinden daha emin, özgüvenleri yüksek, düşünsel yetenekleri daha gelişkin, içinde bulundukları toplumsal yapı ile duygusal bağları daha güçlü olmaktadır. Güçlü bireyler, güçlü toplumları oluşturur.” ifadelerini kullandı.

DİLLER, ALLAHIN AYETİDİR

İslam dininde anadillerin varlığına ve önemine yer verildiğini belirten Altun, “Dil konusuna Kur’an-ı Kerim’de çok veciz bir ifadeyle değinilmiştir. Rum suresi 22. ayette Rabbimiz şöyle buyurmaktadır: “Göklerin ve yerin yaratılışı, dillerinizin ve renklerinizin farklılığı da O'nun ayetlerindendir. Şüphesiz bunda bilenler için ibretler vardır.” Dillerin ve renklerin çeşitliliğini, kendi varlığına delil kılan Rabbimizin buyruğuna binaen, dünyanın farklı coğrafyalarında var olan farklı dillerin özgürlüğü ve varlığını sürdürmesi için çalışmak, İslami ve insani bir sorumluluktur.” şeklinde konuştu.

TÜM KURUMLARI SORUMLU DAVRANMAYA DAVET EDİYORUZ

Anadil konusunda üzerlerine düşen görev ve sorumluluğu yerine getirmek adına, bu meselenin siyaset ve toplum üstü bir mesele olduğu bilinciyle, ellerinden gelen çabayı ortaya koymaya devam edeceklerini söyleyen Altun, “Bu bağlamda anadilin öğrenilmesi, konuşulması, geliştirilmesi, gelecek nesillere aktarılması, anadilde eğitim verilmesi için siyaset ve sivil toplum kurumları başta gelmek üzere toplumun tüm kurumlarını sorumlu davranmaya davet ediyoruz. Bu konuyla ilişkili olarak, ülkemiz sınırları içerisinde milyonlarca vatandaşın anadili olan ve Türkçeden sonra en çok konuşulan Kürtçenin korunması, gelecek nesillere aktarılması, Türkiye için de bir sorumluluktur. Kuşkusuz son yıllarda Kürtçenin üzerindeki yasak ve engellemelerin hafifletilmesi yönündeki uygulamalar olumlu olmakla beraber yeterli değildir. Türkçenin korunması ve gelişimi için hazırlanan şartların, milyonlarca vatandaşın anadili olan Kürtçe için de oluşturulması adalet ve hakkaniyetin gereğidir.” dedi. MUSTAFA KAYNAK

0 yorum

FİKRİNİZİ BELİRTİN

Zorunlu alanları doldurunuz *