Korona
haberleri gençliğimizin Kıbrıs haberleri gibi olmuş. Oldukça sıkıcı bir hal
almış. Önceleri günlük tabloyu heyecanla bekliyorduk. Ya şimdi? Konumuz hem
korona hem korona değil, diyerek canınızı sıkmamak için böyle bir başlangıç
yapalım.
Koronavirüsün
insanlığa verdiği ders ve ibretler çoktur. Yaratılış olarak hem derslere hem de
ibretlere karşı bir soğukluğumuz, bir alerjimiz olduğu için, koronavirüsün ve
hayatın bize verdiği ders ve ibretleri alanlarımız da çok azdır.
Allah’u
Teâla bazı kulları överken şöyle buyurur: “Sözün tamamını dikkatle
dinlerler, sonra sözün en güzeline tâbi olurlar. İşte onlar, Allah’ın
kendilerine hidâyet verdiği kimselerdir ve işte onlar, (gerçek) akıl
sâhiplerinin ta kendileridir.” (Zümer 18)… Bu ayete göre Allah’a yönelmiş
kullara onları yoldan çıkarmak için her şey söylenecektir. Ama onlar söylenen
her sözü dinler akıl süzgecinden-filtresinden geçirir, doğrusunu bulup ona
uyarlar. Böylece övgüyü hak ederler.
Ders
çıkarmak ibret almak da herkese nasip olmaz. Bunun için Allah’ın الذين...
diye buyurarak belirttiği akıllı kullar olmak gerekiyor.
Sözün
tamamını dinleyip en güzeline uymak, korona hadisesinin tamamına bakıp dersler
çıkarmak, çıkardığı derslerden ibret almak ancak akıl sahiplerinin işi…
Koronavirüsün
verdiği derslerden bir tanesi de bir nefesin kıymetin bilmek…
Burada Kanuni
Sultan Süleyman’ı hatırlamamak elde değil. “Halk içinde mu'teber bir nesne
yok devlet gibi. Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi”
yani halkın, milletin yanında en kıymetli olan şey devlettir. O da
sıhhatli bir nefes kadar değerli değildir.
Kime
ait olduğunu bilmediğim şu sözü de hatırlarken hatırlatmalıyım: “Bir
nefeste iki şükür vardır; almazsak ölürüz, vermezsek ölürüz”
İtalya'da
93 yaşında biri covid-19’a yakalanır, şifa bulur. Adam taburcu olacaktır.
Kendisinden kullandığı solunum cihazının(oksijen tüpünün) ücreti istenir. Adam
ağlamaya başlar. Doktor: “Prosedür bu, ödeme yapmanız gerekir” der.
Adam doktora ibretlik şu açıklamayı yapar:
"Ödeyeceğim para için ağlamıyorum. 93 yıldır Allah’ın havasını bedava
soluduğum halde hiçbir ücret ödemeyişime ağlıyorum. Cihazınızın bir günlük
kullanma bedeli için benden gün başına 500 Euro istiyorsunuz. Kim bilir
Allah’a ne kadar borcum var! Bunun için Allah’a bir kere bile şükretmemişim. Bu
nefeslerimizin değerini bilmemişiz. Yolumuz hastaneye düştüğünde nefes almanın
parayla olduğunu öğreniyoruz. 93 yıldır her gün alıp verdiğim nefesler için
Allah'a şükürler olsun"
Ne
yazık ki sadece nefesimizin değil, sahip olduğumuz birçok değerimizin kıymetini
bilmiyoruz. Şükür ile ilgili şöyle bir bilimsel açıklama var, dersek birçok
kişinin dikkatini çekecektir.
Şükretmenin
fizyolojimiz ve psikolojimiz üzerinde olumlu etkileri varmış. Şükür bağışıklık
sistemimizi kuvvetlendiriyor, kan basıncımızı düşürüyormuş.