18


Geçenlerde şöyle bir haber okudum: “Belçika, Houthalen - Helchteren kasabasında bulunan Diyanet İşleri'ne bağlı Yeşil Cami (Groen Moskee) imamı Şemsettin Şenol’un, eşcinsellik karşıtı görüşleri nedeniyle oturma iznini uzatmayarak, sınır dışı edilmesini kararlaştırdı. Federal hükümetin İltica ve Göçten Sorumlu Devlet Bakanı Sammy Mahdi, 3 yıldır Belçika'da olduğu belirtilen imamın oturma iznini uzatmama kararı aldıklarını açıkladı. Belçikalı bakan, "Toplumumuza nefret ekmek için gelenlerin burada yeri yoktur" diye açıklama yapmış.“

Belçika ve diğer LGBTİ sapkınlıkları destekleyen Arjantin, Belçika, Birleşik Krallık, Brezilya, Danimarka, Fransa, Kanada, İspanya, İsveç, İzlanda, Lüksemburg, Hollanda, Norveç, Güney Afrika, Uruguay ve Yeni Zelanda gibi ülkeler sahip olduğu sözde değerlerine ne pahasına olursa olsun sahip çıkıyor. Ne gariptir ki onların bu sapkın fikirlerini Türkiye’de en az onlar kadar sahiplenen hatırı sayılır malum çevreler var.

Bu tarz haberlerin sıklıkla yapıldığı bu günlerde aklıma daha önce okuduğum başka bir haber geldi:” Arsenal forması giydiği dönemde, Türk kökenli Alman vatandaşı Mesut Özil, sosyal medyadaki paylaşımında "Ey Doğu Türkistan. Ümmetin kanayan yarası. Eziyetlere direnen mücahit ve mücahideler topluluğu. Zorla İslam'dan uzaklaştırmaya çalışanlara karşı tek başına mücadele veren şanlı müminler. Kur'anlar yakılıyor, camiler kapatılıyor, medreseler yasaklanıyor, din alimleri birer birer öldürülüyor. Erkek kardeşler zorla kamplara sokuluyor. Onların yerine Çinli erkekler ailelere yerleştiriliyor. Bacılar zorla Çinli erkeklerle evlendiriliyor. Tüm bunlara rağmen Ümmeti Muhammed suskun, sesi çıkmıyor. Müslümanlar sahiplenmiyor. Bilmezler mi ki zulme rıza zulümdür. 

Hz. Ali ne güzel demiş: 'Zulme engel olamıyorsanız, Onu herkese duyurun!' Batı medyası ve devletlerinde dahi bu olaylar aylardır, haftalardır gündemde iken Müslüman ülkeler ve medyaları nerede? Bilmezler mi ki, zulmün olduğu yerde tarafsızlık, namussuzluktur... Bilmezler mi ki yıllar sonra oradaki kardeşlerimizin bu acı günlere dair hatırlayacakları zalimlerin işkenceleri değil, biz Müslüman kardeşlerin sessizliği olacaktır. Ya Rabbi, Doğu Türkistan'daki kardeşlerimize yardım eyle... Şüphesiz ki Allah; tuzak kuranların en hayırlısıdır.”

Mesut Özil hem Çin’in Müslüman azınlığa yönelik baskı politikasını hem de Müslüman ülkelerin buna karşı sessiz kalmasını eleştirmişti. Gayet normal ve bir Müslümana yakışır bir açıklama yapmıştı. Çin karşıtı birçok ülke de Mesut’u resmen topa tuttu.  Bu orantısız tepkilere ve psikolojik baskılara bir yıl dayanabilen Mesut Fenerbahçe’ye transfer oldu.

İnançları, birçok duyguları ve düşünceleri birbirinden farklı olsa da küfür tek millettir. Allah yolunun yolcularına karşı şeytan ve insan görünümlü şeytanların adeta işbirliği yapıp tarih boyunca kirli bir  savaş yürüttükleri hepimizin malumudur.

Belçika’da görev yapan Şemsettin Şenol ve İngiltere’den Türkiye’ye transfer olan Mesut Özil gibi diğer Müslümanlar da transfer edilse güzel olmaz mı?  ’Kişi sevdiğiyle beraberdir’’ buyuruyor efendimiz.  Sevenleri kavuşturma  fikrine ne dersiniz?  Mesela Belçika’da yaşayan Müslümanlar ile Türkiye’de yaşayan LGBTİ’ler ve onlara destek verenler, mübadele edilse fena mı olur? Ya da Doğu Türkistan’da Çin zulmüne maruz kalan kardeşlerimiz ile Türkiye’de yaşayan inançsızları mübadele etsek... ‘Düşüncesi bile heyecan ve mutluluk verici öyle değil mi? 

Fi Emanillah...

Ryan Reynold

0 yorum

FİKRİNİZİ BELİRTİN

Zorunlu alanları doldurunuz *