HÜDA PAR bu ülke için, bu ümmet için bir
şanstır. Çünkü şu büyük coğrafyada Türk - Kürt kardeşliğini yürekten savunan ve
kendisine hedef edinen yegâne siyasi oluşum HÜDA PAR’dır.
Hem de bu Türk-Kürt kardeşliği sadece
parti tüzüğüne yazılmış bir maddeden ibaret değil bu partiyi oluşturan bütün
HÜDA PAR’lıların, bütün Peygamber Sevdalılarının yürekten inandığı kırmızı bir
çizgidir.
Çünkü bu büyük coğrafya için tehlikelerin
en büyüğü Türk – Kürt ayrışmasıdır.
Şunu asla unutmayalım ki Türklerin ve
Kürtlerin birbirlerinden ayrıştığı bir Türkiye’nin sonu hüsrandır, tükeniştir.
Kürtler olmadan yoluna devam
edebileceğini zannedenlerin hayalleri acı bir ütopyadan ibaret olduğu gibi bu
coğrafyada Türklerden ayrışarak ayakta kalabileceklerini düşünenler de sadece
ham hayal sahipleridir.
Bizim ısrarla savunduğumuz bu kardeşlik
sonralardan düşünülmüş bir proje değil, Malazgirt’ten başlayan, Çanakkale,
Trablus, Kafkas cephelerine ve en son 15 Temmuz destanına kadar sürüp gelen eşi
görülmemiş bir kardeşliktir.
HÜDA PAR Son zamanlarda yara almış olan
bu kardeşliği tedavi edip kaldığı yerden sürdürecek olan bir harekettir.
Bu kardeşliğin mayasını da, çimentosunu
da İslam oluşturmaktadır.
Unutmayalım ki Türkler ve Kürtler bu
coğrafyada ilk karşılaştıkları günden itibaren Müslüman olarak karşılaşmışlar,
İslam onları bir arada tutmuştur.
Varlıklarını Türk Kürt düşmanlığına
borçlu olan ve bu gerginlikten beslenerek hayatlarını sürdürebileceklerini
düşünen zavallılar şunu bilmelidirler ki bunun sonu hüsrandır, tükeniştir.
HÜDA PAR’a kimlerin saldırdığına
bakarsanız bunu çok daha iyi anlarsınız. Bunlar kardeşlikten, İslam
kardeşliğinden asla hazzetmeyenlerdir.
Irkçılık damarlarının kabardığı bir
coğrafyada ısrarla kardeşliği savunmak bir yürek işidir ve HÜDA PAR bunu
yapmaktadır.
HÜDA PAR son yüz yılda kardeşliğin aldığı
bu yaraları tedavi etmek, yıkılan köprüleri yeniden onarmak, kopan bağları
yeniden kurmak için gelmektedir.
Şimdiye kadar bu işi derneklerle ve bir
takım etkinliklerle yapmaya çalışıyordu, bundan sonra bu en kutlu işi siyaset
meydanında da yapacaktır inşaallah. Türkiye kamuoyuna düşen bu şansı iyi
değerlendirmektir.