image

Üniversitelerin önemine vurgu yapılan açıklamada, “Üniversiteler ülkenin bilim, teknoloji ve medeniyet değerleri hususlarında kalkınabilmesi için başat kurumlardır. Bu amaçlara ulaşabilmek için üniversitelerin yönetim kadroları ile akademisyenlerin adalet, ehliyet ve liyakat esaslarına göre atanması ve her türlü tartışma ve şaibeden uzak olmaları gereklidir.  Bilimsel çalışmalar, yeni icatlar, teknolojiye öncülük etme ve erdemli insan yetiştirmekle gündemde olması gereken üniversitelerin tayinler, atamalar, kadrolaşmalar, ideolojik dayatmalar ile çıkar çatışmaları nedeniyle gündemi işgal etmeleri, geleceğimiz açısından endişe vericidir.” Denildi.

Açıklamada, “YÖK’ün kayırma ve torpil üzerine bina edilen atamaların önüne geçmek için ‘Öğretim Üyeliğine Yükseltme ve Atama Yönetmeliği’nde değişiklik yapması da bu tür sıkıntıların artık ciddi bir soruna dönüştüğünün göstergesidir. Yönetmelikte; ‘İlana başvuru koşulu olarak adayların lisansüstü tez veya uzmanlık tezi adlarının bir kısmı veya tamamı yazılamayacağı gibi, ilanda sadece belirli bir adayı tanımlayan özel şartlara da yer verilemez.’ şeklinde yapılan değişikliğin tavizsiz bir şekilde uygulanması, üniversitelerin özgünlüğü için hayati önem taşımaktadır. Üniversiteler rant devşirme ve ideolojik faaliyetlerin değil, bilimsel çalışmaların merkezi haline gelmelidir.” İfadeleri kullanıldı.

EKONOMİK REFORM PAKETİ

Ekonomik reform paketini de değerlendiren HÜDA PAR “Kasım 2020’de ekonomi yönetiminde değişikliğe gidilerek önemli yapısal reformlar yapılacağı açıklandı. Bu taahhüdün toplumda karşılık bulması ile ekonomik göstergeler hissedilir derecede iyileşme sürecine girdi. Hukuk ve ekonomi alanındaki reform çalışmaları ayrı başlıklar altında deklere edildi. Uzun bir süreden beri beklenen, bir dönüşüm ve yeniden inşa süreci anlamı yüklenen ekonomik reform çalışmasının beklentileri karşılayıp karşılamayacağını zaman gösterecektir. Ancak anlaşılan o ki bu yeni paket; Türkiye’de yaşanan ekonomik kriz, pandemi sürecinin tahribatları, küresel ekonomik sistemde meydana gelen değişim, dönüşüm ve yeni denge durumunun gerektirdiği güçlü iktisadi yapıyı inşa edebilecek keyfiyette değildir. Açıklanan ‘cek’li,’cak’lı ifadeler ‘reform’ ifadesinin içeriğini doldurmaktan uzak kalmıştır.” Açıklamasında bulundu. HABER MERKEZİ

0 yorum

FİKRİNİZİ BELİRTİN

Zorunlu alanları doldurunuz *