Kur’an'ı kendine ahlak edinen, ömrünü İslami hizmetlere
adamış, hilmiyle müsemma bir dava adamı olan Sudan Hoca, Türkiye'deki İslami
mücadelenin mümtaz öncülerinden biri olarak biliniyor.
Mehmet Sudan Hoca çalışmaları nedeniyle Kasım
2000’de İstanbul'da gözaltına alındı. İstanbul Emniyetinde 3-4 hafta gözaltında
kaldıktan sonra Diyarbakır’da işkence merkezi olarak bilinen Çevik Kuvvet'e
(eski polis okulu) getirildi. Gayri hukuki olarak yaklaşık 4 ay boyunca
gözaltında tutulan Sudan Hoca, burada akıl almaz işkencelere maruz kaldı. 2001
yılının başlarında cezaevine konulan Sudan Hoca’ya yargılandığı Devlet Güvenlik
Mahkemesi tarafından 12 yıl 6 ay hapis cezası verildi. Sudan Hoca, Diyarbakır E
Tipi, Bingöl M Tipi ve Diyarbakır D Tipi Cezaevlerinde toplam 10 yıl 6 ay
kaldı. Zindan yıllarını ilim, ibadet ve tefekkürle geçiren Sudan Hoca, 2011
yılında cezaevinden tahliye edildi.
Sudan Hoca, cezaevinden çıktıktan sonra hacca
gitti. Mekke’de hastalanan Sudan Hoca burada bir süre tedavi gördü. 2014
yılının ocak ayında tekrar rahatsızlanan Sudan Hoca’nın akciğer kanseri ve kalp
damarlarında genişleme olduğu doktorları tarafından belirtildi. Dicle
Üniversitesi Tıp Fakültesi Onkoloji Servisinde tedavi gören Sudan Hoca, taburcu
olduğu hastaneye tekrar yatırıldı. Yoğun bakım ünitesinde tutulan Sudan Hoca,
10 Nisan 2014 yılında saat 01.30 sıralarında vefat etti.
Tefsir, Fıkıh ve Hadis ilimlerinin yanı sıra
tarih ve güncel konulara vakıf olan Sudan Hoca, evli ve 9 çocuk babasıydı.
İLKHA
0 yorum