İşgalci İsrail, HAMAS ile topyekûn bir savaşta olduğunu söylüyor. Bir savaş için savaşan unsurlar, askerlerdir. Siviller, kadınlar, çocuklar, mabetler, din adamları savaşın dışında tutulur. Bu savaşta ise tek kral var: Kuralsızlığa bürünmüş ahlaksızlık!

Soykırım yapan Siyonistler bu savaşta on beş bin çocuk, on binden fazla kadın olmak üzere elli bini aşkın insan katletti. Bir gayrimüslim doktor çocukların başlarından vurulmuş nice cesetleriyle karşılaştığını belirtmişti. Özellikle kadınların ve çocukların öldürülmesi belli bir amaca yani soykırıma yönelik bilinçli bir katliamdır.

Savaş ahlakı olmayan işgalcinin durdurulmaması kanserli bir hücre gibi yayılması gibi çevresine de zarardır. Gazze’yi harabeye çevirdikten sonra Han Yunus ve Batı Şeria ve diğer şehirlere zulmünü taşıması onu durdurmuyor. Öyle ki Lübnan’a ve ötesine ulaşan zulmü, şimdi de Suriye’ye kadar uzanmış durumda.

Eski Suriye’den eser kalmayan yeni yönetimi ise ilerde olası bir saldırı potansiyelini taşımaması için bombardımana maruz bıraktı. Gemilerini, silah depolarını, uçaklarını, endüstriyel kurumlarını, havaalanlarını kendisi için tehlikeli olduğuna inandığı her yeri beş yüz noktadan fazlasını vurdu. Savaşta değilsin ve sana bir saldırı yok. Sıkıntıları olan yeni bir yönetimin bu durumundan “fırsat” çıkarıyor, zulmünü yayıyorsun.

Dünyanın hele de insan hakları havarisi kesilen ABD ve AB ıslık çalıp durdular, üç maymunu oynadılar. Şimdi de en az bir yıl daha Suriye topraklarında yarım asrı geçkindir işgal ettiği Golan dışında meşru sınırı geçip Kuneytra’ya dek üs kuracak, yerleşecekmiş. Suriye dâhil Gazze’den bu yana işgalci israile karşı susanların da aynı akıbeti yaşamayacağı ne malum? Yarın Ürdün’ü de işgal edecek olursa aynı suskunluk devam edecek mi? Karşısında bir uçak görecek olsa kaçacak delik arayan bu korkak işgalci, meydanda bir yiğit bulamadığından kendini avutuyor.

Başta da belirttiğimiz gibi sözde savaşta olan soykırımcı İsrail, bebek ve çocuk öldürüyor hem de kafasına sıkarak. Savunmasız kadınları öldürüyor, komşu ülkelere saldırıp işgal ediyor fırsat diyerek. Bunun adı da savaş oluyor öyle mi? Yarın aynı şey başına geldiğinde hemen mağduru oynamaya hazır olan bu soykırımcı, bundan fazlasını yaşayamayacağı ne malum? Allah, günleri aramızda evirip çeviriyor. Bazen onlardan bazen mazlumdan yana olan süreç, elbette zamana şahitlik edecektir. O zaman da aynı söylem ve eylemin sahipleri olarak boy gösterecekler mi yoksa Şaron gibi pis bir şekilde ölüp gidecekler mi? Ölmezsek Netenyahu’nun bu günlerine de şahit olacağız inşallah.