160

Anlaşılan siz bu işin içinden çıkamayacaksınız, her birinizin gönlünde bir aslan yatıyor, birinizin razı olduğuna öteki razı olmuyor, doluya koyuyorsunuz almıyor, boşa koyuyorsunuz dolmuyor, Kılıçdaroğlu olsun diyorsunuz Meral Hanım cephesi kabullenmiyor, Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ı Kılıçdaroğlu kabul etmiyor, kısacası olmuyor, olmuyor vesselam.

Bu arada vakit iyice daraldı.

Anlata anlata bitiremediğiniz şu İzmir mitingi, İzmir konseri aslında Millet İttifakının cumhurbaşkanı adayının kim olması gerektiğini ayan beyan ortaya koymuştur; Tarkan!

Öve öve bitiremiyorsunuz, Türkiye’de böyle bir mitingin, konserin olmadığını, iki milyon kişinin katıldığını, katılanların hepsinin Tarkan gibi Atatürkçü, demokrat ve laik olduğunu anlatıp duruyorsunuz.

Zannedersem İzmir kadar olmasa da gittiği her yerde, vereceği her konser de buna benzer kalabalıklar toplar.

O halde ne duruyorsunuz, Tarkan’dan daha şanslı bir aday bulabilir misiniz? Hem mevcut iktidarla kavgalı ne kadar şarkıcı türkücü var hepsi Tarkan cephesinde etkin bir şekilde yerlerini alırlar. Siyasi mitinglerden sıkılan meydanlar bu arada konser alanlarına dönüşmüş olur.

Daha önce adı geçen ve arzusu gerçekleşmeyen türkücü Zülfü Livaneli adına da zafer kazanılmış olur.

Hem Türkiye siyaseti şarkıcı türkücü sınıfına o kadar yabancı değil. Zülfü Livaneli, Arif Sağ Sebahat Akkiraz ve benim bilmediğim daha birçok şarkıcı türkücü mecliste görev yapmıştır.

Şu an dünyanın gündeminde olan Ukrayna cumhurbaşkanı Zelensky sahnelerden gelen biri değil mi?

Sözü uzatmadan millet İttifakına Tarkan’ı aday göstermelerini tavsiye ediyorum.

Biliyorum birileriniz “efendim, devlet yönetmek tecrübe, bilgi ve birikim ister, şarkıcılar türkücüler bu işten ne anlar” diyeceksiniz. Adamın yaşı genç, öğreniverir. Sanki Kılıçdaroğlu’nun bu konuda çok mu tecrübesi var?

İki delikanlı saz çalmayı öğrenmek için bir saz ustasına giderler. Madem sazdan sözden müzikten açıldı, esprimiz de oradan olsun. Varırlar, anlaşırlar ustayla, yarından itibaren gelin der usta. Bu arada gençlerden birisi kendisinin saz çalmasını az çok bildiğini, arkadaşının hiç bilmediğini söyler. Yarın başlamak üzere ayrılırlarken o genç merakla sorar;

“Usta, şöyle belli ya, güzelce saz çalmasını ne kadar zamanda öğreniriz?” der. Usta da;

“Arkadaşına on beş günde öğretirim, sana bir ayda öğretirim” deyince az çok saz çalmayı bilen genç biraz şaşırır;

“Galiba yanlış söylediniz, ben az çok biliyorum, galiba bana on beş günde, arkadaşıma bir ayda öğreteceksiniz?” deyince usta kendinden emin bir şekilde;

“Hayır, söylediğim gibi size bir ayda, arkadaşınıza on beş günde öğreteceğim. Çünkü on beş gün size eski bildiklerinizi unutturmak için uğraşacağım” der.

Diyorum ki, merak etmeyin, Tarkan devlet yönetmeyi Kılıçdaroğlu’ndan da Ekrem İmamoğlu’ndan da on beş gün önce öğrenir.

Ryan Reynold

0 yorum

FİKRİNİZİ BELİRTİN

Zorunlu alanları doldurunuz *