152

Tebrik etmek ve yerinde görmek için üretime geçen fabrikalarını ziyarete gitmiştim. Samimi kardeşlerimizdi, bu noktaya kadar geldikleri için sevindim. Ürettiklerinin büyük bir kısmını ihraç ettiklerini öğrenince ayrıca sevindim. Hangi ülkelere sattıklarını sordum, birden şaşırıp kaldım, saydıkları ülkelerin içinde siyonist terör devleti de vardı. İhracatın zor olduğu böyle bir dönemde arkadaşlara bir şey diyemedim.

Sonra öğrendim ki bu şekilde daha niceleri terör devletiyle ciddi alış veriş yapıyorlar. Bu kardeşler üst düzeydeki firmaların ve devletin yaptığı alış verişi anlattılar, sükut-u hayale uğradım, ayaklarımızın yere basmadığını anladım.

Demek ki Kudüs Davası için çırpınıp duranlar, siyonizme meydan okuyanlar bekârlarmış, öğrencilermiş, üretim nedir, ihracat nedir, ithalat nedir bilmeyen bizim gibi cıbırlarmış dedim.

Zaten fabrikasını ziyaret ettiğim arkadaş da öyle söylemişti; “Hele sen de bir fabrika kur, üretime geç, ticarete başla o zaman görürsün neyin ne olduğunu” demişti.

Başta Suud olmak üzere körfez ülkelerinin terör devletiyle düne kadar hasır altından sürdürdüğü ilişkileri bugün açıktan törenle yürüttüğünü düşündüm.

“One minute” meselesinin niçin arkasının gelmediğini, niçin o noktada kaldığını hatta geri adımlar atıldığını düşündüm.

Ve en son terör devleti cumhurbaşkanının resmen Türkiye’ye davet edilişini kahrolarak hatırladık.

Buraya kadar söylediklerimiz sakın sizi ümitsizliğe düşürmesin, siyonist terör devletini gözünüzde büyütmeyin. Kudüs Davasını varsın birileri bekarların, garibanların, öğrencilerin üzerine yıksın. Allah’ın izniyle Kudüs’ün çocukları sapanlarıyla bile zafere ereceklerdir, bu konuda hiç şüphemiz yoktur.

Ryan Reynold

0 yorum

FİKRİNİZİ BELİRTİN

Zorunlu alanları doldurunuz *