İşçi-işveren, kiracı
ile mülk sahipleri ve benzeri konularda vatandaşlar arasında yaşanan
uyuşmazlıklar, hayata geçirilen arabuluculuk uygulamasıyla birlikte ciddi
oranda azaldı.
Ülke genelinde arabuluculuğun mahkemelerin iş yükünü de yaklaşık
yüzde 40 oranında azalttığını aktaran Adak, ayrıca arabuluculukla hem işçi hem
işveren, hem kiracı hem de mülk sahibinin kazançlı çıktığını belirtti.
Arabuluculuğun 2012 yılında yasalaştığını, daha sonra 2018
yılında zorunlu hale getirildiğini anlatan Adak, arabuluculuğun ilk olarak işçi
ve işveren arasında zorunlu hale getirildiğini anımsattı.
Arabulucuların şikayete konu olan her iki tarafın rızasını alma
koşuluyla olayı sonuçlandırmaya gayret gösterdiğini dile getiren Adak,
tarafların arabulucu aracılığıyla bile anlaşmamaları halinde ise mahkemelerde
dava açabildiklerini ifade etti.
"ARABULUCULUK HEM MAHKEMELERDEKİ İŞ YÜKÜNÜN AZALMASI HEM DE TARAFLAR İÇİN İYİDİR"
Arabuluculuğun
daha sonra ticari ve tüketici davalarında, kira uyuşmazlıklarında, miraslarda
ve ortaklığın giderilmesi davalarında da zorunlu hale getirildiğini kaydeden
Adak, şöyle devam etti: "Esasen arabuluculuğu en popüler hale getiren
dönem ise bu son dönemdir. Çünkü kiracı ve mülk sahipleri arasındaki
anlaşmazlıkların çözümü için arabuluculuk zorunlu hale getirildi. Ülkemizde bir
davanın açılma ve bitme süresi yaklaşık üç yılı bulmaktadır. Ancak
arabulucularla bu süreç bir hafta, 10 gün veya en geç bir ayda çözüme
kavuşturulmaktadır. Arabuluculuk hem mahkemelerdeki iş yükünün azalması
bakımından iyidir hem de taraflar açısından iyidir. Taraflar birbirleriyle
uzlaşmaları her iki tarafın menfaatinedir."
"MAHKEMELERİN İŞ YÜKÜ YÜZDE 40 AZALDI"
Ülkede
60-70 yıl süren davaların bile olduğunu vurgulayan Adak, bu davaların
arabuluculuk yöntemiyle olumlu sonuçlandığını söyledi.
Adak,
"Taraflar olaya menfaat odaklı yaklaştığında ve çıkarlarından kısmen de
olsa feragat ederse olay kısa sürede çözüme kavuşuyor. Arabuluculuğun
mahkemelerdeki iş yükünü azaltma oranı yaklaşık yüzde 40 oranındadır. Birçok
olay arabuluculuğa gidilerek kısa sürede çözülmektedir." diye konuştu.
"AİLE UYUŞMAZLIKLARINDA DA ARABULUCULUĞUN ZORUNLU OLMASI GÜNDEMDE"
Memlekette
açılan davaların büyük bir çoğunluğunu iş davalarının oluşturduğunu ifade eden
Adak, "Yine aynı şekilde ticari davalar, kira uyuşmazlıkları, ortaklığın
giderilmesi ve miras paylaşımında eklenmesiyle arabuluculuk hemen hemen bütün
dava türlerini kapsar konuma geldi. Bir tek aile uyuşmazlıklarında arabuluculuk
zorunlu değil. Onunda ilerleyen dönemlerde zorunlu olması gündemdedir ve
tartışılıyor. " dedi.
"ARABULUCULUK SİSTEMİ TARAFLAR ARASINDAKİ HUSUMETİN ÖNÜNE GEÇİYOR"
Batman'da mahkemelere gidecek dosyaların 5'te 4'ünün arabuluculara gittiğini aktaran Adak, "İşçi davalarının hemen hepsi arabuluculuğa gelmektedir. Bu da mahkemelerin yüzde 70 iş yükünü azaltmaktadır. Hiç mahkemelere başvurmadan çözülen birçok konu da bulunmaktadır. İşçi ve işveren, kiracı ve mülk sahipleri daha önce dava açtıklarında ve davalar çok uzun sürdüğünden birbirlerine karşı husumet besleme konumuna da geliyorlardı. Ancak arabuluculuk ile bunu bir ay gibi kısa bir sürede çözdüklerinden hem tarafların sosyal ilişkileri zedelenmiyor hem de iki tarafın da mutlu olabileceği bir şekilde sorun çözüme kavuşuyor. Arabuluculuğun hem vatandaş nezdinde hem de mahkemeler nezdinde faydaları bulunmaktadır." ifadelerini kullandı. (İLKHA)
0 yorum