Sınava hazırlanan öğrenci neler yapmalı? Nelerden uzak durmalı?

Öğrencilerin sınava hazırlanırken neler yapmaları gerekir? Nelerden uzak durmaları? Nasıl bir program izlemeleri gerekir? Gibi soruları alanında Uzman Psikolojik Danışman ve Eğitim koçu olan Sezer Tüzün’e soruduk.

Eğitim- Öğretim hayatına başlayan her öğrencinin önünde bulunan LGS, YKS, TYT, AYT, KPSS ve DGS gibi birçok sınav var. Sezer Tüzün, bu sınavların hazırlık sürecinde öğrencilerin neler yapmaları gerektiğini Gazetemize anlattı.

İlk yapılması gereken bir hedef konulmalı diyen Tüzün, “Elbette bizim reel bir şekilde bir hedefimiz ve amacımızın olması gerekiyor. Eğer biz gerçekçi anlamda ihtiyaçlarımız doğrultusunda bir hedef ve amaç oluşturmuşsak bu bizi motive edecek ve buna bağlı olarak verimli bir ders çalışma programıyla başarı elde edilmiş olacak.”

Konuşmasının devamında hedef seçimi konusunda net olunmalı diyen Tüzün, “LGS’ye hazırlanan bir öğrencinin ihtiyacı doğrultusunda örneğin öğrencinin alt yapısı çok zayıf ise öncelikle ne yapacak? Diyecek ki, benim şu an yapmam gereken şey kendime sağlam bir temel oluşturacağım. Buna yönelik öncelikle bir hedef oluşturuyor. Eğer alt yapısı sağlam bir öğrenci ise ben şu anda iyi bir şekilde ders çalışıp Batman Fen Lisesi, Batman Anadolu Lisesi gibi nitelikli bir okula gitmek istiyorum net ve gerçekçi bir hedef belirlemesi gerekiyor. Bunu tabi ki orta öğretim ve KPSS’ye de uyarlayabiliriz.”

KPSS öğrencisinin de zor bir süreçten geçtiğini belirten Tüzün, “KPSS öğrencisi için mesela artık bir bölümü bitirmiş ve onun önünde maalesef ki acı bir gerçek var. KPSS öğrencisinin ilk işi ise ben en sağlam şekilde sınavıma hazırlanacağım ve kazanacağım mesleği icra etmek istiyorum diye hedefini belirleyecek. YKS öğrencisi ise iyi bir üniversite hedefini önüne koyacak. Sadece iyi bir üniversiteyle de bitmiyor. Türkiye koşullarında iyi bir bölümde seçmesi gerekiyor. Kendi ihtiyacı doğrultusunda hedef belirlemiş olacak.” dedi.

Öğrencilere sorumluluk kazandırılması gerektiğini aktaran Tüzün, “Günümüzün en büyük sıkıntılarından biri de maalesef sorumluluk bilincinin biraz daha zayıf oluşu. İrademizi sağlam bir şekilde kullanamıyoruz. Bunun içinde şu anda hangi kuruma gidiyorsa elbette ki o kurumdan uzman birisinin sorumluluğu altında ders programını ilerletmesi gerekiyor. Şu an ben kendi öğrencilerime belli aralıklarla onları ödevlendiriyorum ve o ödevlerini kontrol ediyorum. Bunu yaptığımız zaman öğrenci bir sorumluluk altına giriyor. Ben şu tarihte hocama ödevlerimi göstermek zorundayım diyor. Bu öğrenciyi harekete geçiriyor. Uzman birinin eşliğinde bunlar takip edilmeli.” ifadelerini kullandı.

Öğrencinin sınav sürecini etkilen faktörler başında teknoloji olduğunu söyleyen Tüzün, “Bunun dışında maalesef çok fazla caydırıcılarımız var. Bizi engelleyen çok fazla durumlar var. Baktığımızda 21’ınci yüzyılın ortam ve şartlarının çok iyi olduğu aynı zamanda bizi etkileyen olumsuz faktörlerinde çok olduğu bir süreç yaşıyoruz. Bunlardan en önemlisi herkesin kullandığı telefon, tablet gibi teknolojik aletler. Ne yazık ki biz bunları olumsuz kullanıyoruz. Bunun dışında biraz bireysel bir süreç yaşıyoruz. Anne baba gün içi yorgunluklarından dolayı çocuğuna ilgi göstermiyor. Elbette ki çocuğu biraz bireysel kaldığı için süreçten kopabiliyor.”

Konuşmasının devamında Tüzün, “Arkadaş çevresi çok önemli bir faktör. Dediğim gibi şu an herkesin elinde telefon, tablet var. Çocuk yanlış olduğunu bildiği halde maalesef ona katılabiliyor. Tüm bunlar ciddi manada olumsuz faktörler. Ama denetimimiz iyi olursa, öğrenci kendini sorumlu hissederse biraz daha bunların önüne geçmiş oluyoruz.” diye konuştu.