image

İTTİHADULEMA, her yıl İslam coğrafyasından âlim, akademisyen, siyasetçi, STK temsilcilerive kanaat önderlerinin katılımıyla düzenlediği Âlimler Buluşması'nınsekizincisini düzenliyor. Bu yıl "İslami Uyanışa Rehberlik Etme"temasının öne çıktığı buluşma, İTTİHAD'ın Diyarbakır'daki Genel Merkezi'ndedüzenleniyor. Etkinliğe Batman’dan da çok sayıda âlim katılıyor.

Programdakatılımcılara hitap eden HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, öncelikleÂlimler ve Medreseler Birliği tarafından düzenlenen "8. ÂlimlerBuluşması"nın hayırlara vesile olmasını diledi.

İslamümmetinin yaşadığı sıkıntıların sebebini doğru teşhis etmenin tedaviedebilmenin ön şartı olduğunu vurgulayan Yapıcıoğlu, "Coğrafyamızınyetiştirdiği mümtaz şahsiyetlerden Üstad Said-i Nursî yaklaşık yüz yıl önceİslam ümmetinin maruz kaldığı saldırıların neden olduğu tahribatla ilgiliteşhisini ve tedavisini şu veciz ifadelerle ortaya koymuştur: 'Bizim düşmanımızcehalet, zaruret ve ihtilâftır. Bu üç düşmana karşı marifet, san'at ve ittifaksilâhıyla cihad edeceğiz.' Evet, düşmanı tanımak ve ona karşı tedbir almakakl-ı selimin şe'nindendir. Kuşkusuz bu konudaki en büyük mesuliyet ulemayadüşer, İslamî uyanışa rehberlik edecek olanlar, âlimlerdir. Maddi dinamikleredayalı tek yönlü ve bilgi yüklemeyi esas alan eğitim anlayışının iyi insanyetiştirmeye yetmediği inkâr edilemez bir hakikattir. Bu gerçekten hareketleilim ve değer birlikteliğine dayalı maddi ve manevi ihtiyaçları temin edenkamil bir eğitim anlayışını esas alarak yeni bir diriliş ve uyanışa zeminhazırlamaya devam etmeliyiz. Kuşkusuz cehalet büyük bir düşmandır ve bu büyükdüşman ancak hikmetle yoğrulmuş bir maarif sistemiyle bertarafedilebilir." dedi.

"EMPERYALGÜÇLER İSLAM BELDELERİNİN KAYNAKLARINI TALAN ETMEYE DEVAM EDİYOR"

Yapıcıoğlu"Küresel sömürü sisteminin dümenini kontrol eden emperyal güçler fiilen veyakültürel/zihinsel olarak işgal ettikleri İslam beldelerinin ve mazlumcoğrafyaların yer altı ve yer üstü kaynaklarını talan etmeye devam ediyor.Kendi öz vatanlarında kendi kaynaklarını kullanmaktan mahrum bırakılanmilyonlarca Müslüman açlık, kıtlık ve sefaletin pençesinde can çekişmektedir.Bu fakr-u zaruret daha fazla devam edemez, etmemelidir. Etnik ve mezhebiaidiyetlerle ilmî ve siyasi görüş ayrılıklarının neden olduğu tefrika, ümmeteçok pahalıya mal olmuştur. Tefrika illetinin zararlarını hesaba katarak, tarihboyunca yaşananlardan ders ve ibret alarak bütün varlığımızla ittihad-ı İslamiçin çaba sarf etmeliyiz. Müslümanlar kendi aralarındaki sorunları, kendi içmeseleleri olarak telakki etmeli, harici düşmanlara ve saldırılara karşıtopyekûn cephe alarak hak ve adalet temelinde bir düzenin tesisi için güç veimkânlarını birleştirmelidir. Bu hususta en büyük mesuliyet yine ulemayadüşmektedir." ifadelerini kullandı.

"İSLAMİUYANIŞA REHBERLİK EDECEK KADROLAR DÜNÜ VE BUGÜNÜ İYİ OKUMALI"

"İslamîuyanışa rehberlik edecek kadroların, geleceği inşa etmesi için dünü ve bugünüiyi okuyarak mevcut şartlara ve ihtiyaçlara cevap verebilecek bir yetkinliğesahip olması elzemdir." diyen Yapıcıoğlu "Müslüman halklarınkurtuluşu ancak kendi asıllarına dönmeleri, medeniyetlerini ihya etmeleri ilemümkündür. Modernleşme adına benzemeye çalıştığımız Batı uygarlığının bizebiçtiği gömlek bedenimize uymadı. Değdiği yerlerde yaralar açtı. İki yüz yıldırbu yara kanamaktadır. Şimdi önümüzde iki yol var. Ya küresel zilleti kabul edipşer güçlerin bize dayattığı rolü oynayacağız; maddi ve manevi dünyamıza çizilensınırlara hapsolacağız. Birbirimizi sahip olduğumuz etnik ve mezhebi aidiyetlerüzerinden kırmaya devam edeceğiz. Ya da sorunlarımızı emperyal güçlerinmüdahalesine alan açmadan, adalet temelinde çözüp kardeşlik hukukunu carikılacağız ve böylece birlik olup yeniden izzet bulacağız. Bunun için önceliklezihinlerimize ve kalplerimize örülen kalın duvarları yıkmalı ve istikameteodaklanmalıyız." şeklinde konuştu.

"ADALETİYENİDEN TESİS ETMEYİ SİYASETİMİZİN TEMEL HEDEFİ HALİNE GETİRDİK"

Yapıcıoğlu,sözlerini şöyle tamamladı: "Aziz Müslümanlar! HÜDA PAR olarak insanımerkeze alan anlayışımızla her alanda adaleti yeniden tesis etmeyisiyasetimizin temel hedefi haline getirdik. Memleketimizin, İslam coğrafyasınınve insanlığın mustarip olduğu bütün meselelerde inisiyatif almaya, baştaulemanın yaptığı çalışmalar olmak üzere ümmetin hayrına ve maslahatına olan herfaaliyete var gücümüzle destek vermeye gayret ediyoruz. Yüce Rabbimiz,yaptığımız ve yapacağımız bütün işleri rızasına uygun kılsın. Hayırlıçalışmalarımızda hepimizi muvaffak eylesin. Huzurlarınızdan ayrılırken bir kezdaha bu toplantının hayırlara vesile olmasını temennisiyle emeği geçenleri,katılanları ve katkı verenleri tebrik ediyor hepinizi hürmet ve muhabbetleselamlıyorum. Davamızın sonu alemlerin rabbi olan Allah'a hamdetmektir.Wesselamu aleyküm we rahmetullah…"(İLKHA)

0 yorum

FİKRİNİZİ BELİRTİN

Zorunlu alanları doldurunuz *