Ekonomik sorunlar ve konut ihtiyacı ile ilgili konuşan
Yapıcıoğlu, hiç kimsenin aç ve açıkta olmaması gerektiğinin altını çizdi.
Yapıcıoğlu, "Bazı İslam âlimlerine göre, bir beldede
bir insan açlıktan ölürse, o beldedekiler bundan sorumlu tutulur ve onlara
kısas uygulanır.” Diyoruz ki hiç kimse aç ve açıkta kalmamalıdır. Hiç kimse evi
olmadığı için, dışarıda kaldığı için soğuktan donmamalıdır ya da sıcakta
güneşin altında ölmemelidir. Bunların karşılanması her şeyden öncedir. İhracat
300 milyar dolar, 500 milyar dolar olsun, kişi başına gelir 15 bin dolar olmuş,
20 bin dolar olmuş bana ne. Eğer memleketteki aç insanların sayısı azalmıyorsa,
fert başına gelir ortalama 100 bin dolar olsa ne olur? Konut ihtiyacı zaruri
ihtiyaçlardandır. O konutların illaki 5-6 milyonluk olmasına gerek yok. Ama
insanların başını sokacağı bir ev olmalıdır. Mutlaka devletin, hükümetin buna
el atması lazım. Hazine arazisi çoktur. O hazine arazilerini peyderpey para
karşılığında satacaklarına müteahhitlere verseler, evi olmayan insanlar çok
düşük fiyatlara, çok düşük taksitlerle ev sahibi olabilirler." dedi.
"KONUT YETERSİZLİĞİ, PROJELERİMİZLE ÇOK HIZLI BİR ŞEKİLDE HALLOLUR"
Kendilerine yetki verildiği takdirde konut ihtiyacının
üstesinden gelebileceklerinin altını çizen Yapıcıoğlu, "Ama şunu da
unutmamak gerekir ki çok şiddetli bir deprem yaşadık. 1 milyona yakın daire
yıkıldı ya da hasar aldı. Şimdi depremzedelerin durumu nedeniyle yük biraz daha
ağırlaştı. O yüzden deseniz ki TOKİ bunların hepsini yapacak, belki
yetiştiremez. İşte o biraz önce söylediğim proje devreye girse, müteahhitlere
çağrıda bulunulup hazine arazilerinin üzerine çizilen projeler o müteahhitlere,
kapasitelerine göre iş verilse, çok daha hızlı sonuç alınabilir. Bize teslim
etseler emin olun biz birkaç ay içerisinde bunun planlamasını yaparız. Nerede
araziler varsa, oradaki belediyelere deriz ki oranın altyapısını yapma
konusunda hemen projelerinizi yapın, öncelikli işiniz budur. Bir an önce
altyapı, üst yapı bitsin, ondan sonra oraları biz imara açalım. Orada gariban
insanlar gitsinler barınsınlar. Ama bunun için önce ciddi bir irade lazım.
Bizde proje var, yetki yok. O yetki elimize geçerse, inşallah çok hızlı bir
şekilde biz üstesinden geleceğiz." ifadelerini kullandı.
"BATICI EĞİTİM MODELİYLE HİÇBİR YERE VARAMAYIZ"
Eğitim sistemindeki hatalara değinerek konuşmasına devam eden Yapıcıoğlu, "Çocuklarımıza eğitim adına ne verdiğimizi sorgulamak lazım. Biz ahlak adına, iyi insan olma konusunda ne veriyoruz çocuklarımıza? Bu konulara kafa yormamız lazım. Çok iyi fizik, matematik, kimya öğretir ama insan olmayı öğretmezsek, onun kafası insanları nasıl kandırıp dolandıracağına çalışır. Anne ve babasını zehirleyen, bir bilezik için anneannesini doğrayan, babaannesini kesenlerin varlığı yanlış eğitimden kaynaklanıyor. Bir insanda Allah korkusu, ahiret bilinci yoksa kendini neden düzeltsin ki? İnancımız bize diyor ki nefsi emmare kötülükleri emrediyor. Nefsinin peşinden gitme, aklını, iradeni kullan, vicdanını dinle. Ama şimdiki eğitim sistemi diyor ki 'Duyguların seni nereye götürüyorsa, oraya git. Nefsin seni nereye götürüyorsa peşinden git.' Nefsinin peşinden gidersen gideceğin yer bellidir. Çocuk ya hırsız ya katil ya tecavüzcü ya dolandırıcı olur, ondan iyi bir şey çıkmaz. Allah'tan milletimizin arasında bu duygular daha körelmemiş de insanlar evde çocuklara nasihat ediyor. Allah'tan ailede bunlar devam ediyor. Yoksa bu batıcı eğitim modeliyle bizim gideceğimiz hiçbir yer yok." dedi. HABER MERKEZİ
0 yorum