Evliliklerde zaman zaman çatışma ve gerilimlerin olabileceğini belirten Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, önemli olan noktanın öfke kontrolü olduğuna dikkat çekti.
Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, evlilikte
öfke kontrolünün önemine ilişkin değerlendirme ve tavsiyelerde bulundu.
Aile içinde zaman zaman çatışma ve tartışma yaşanmasının
normal olduğunu belirten Tarhan, "Evlilikte bizim bir ilkemiz var.
Evlilikte fırtınalara fırsat verilmesini tavsiye ederiz. Baharda nasıl fırtına
olursa fırtınasız bir bahar beklemek mümkün değil. Gerçekçi de değil. Evlilikte
de fırtınalara fırsat vermek önemlidir. Ancak öfke kontrolünün sağlanması
gerekir." dedi.
Öfkeye itfaiyeci modeliyle yaklaşılmalı
Öfkeye itfaiyeci modeliyle yaklaşılması gerektiğini kaydeden
Tarhan, "Öfke yangın gibidir. Öfkeli durumlarda yangına nasıl
yaklaşılıyorsa öyle yaklaşmak gerekir. Öfke sırasında tepki gösterip karşı
tarafı suçlarsanız yangını daha da büyütürsünüz. Yangını beslemiş ve
desteklemiş olursunuz. Yangın çıktığı zaman nasıl davranılır? Yangını
söndürmeye odaklanırsınız. Sebeplerini sonra incelersiniz. Öfkenin en güzel
ilacı ertelemektir." ifadelerini kullandı.
Öfke kişinin muhakemesini bozuyor
Öfkenin kişinin muhakemesini bozduğunu ve yanlış kararlar
vermesine sebep olabileceğini kaydeden Prof. Dr. Tarhan, "Muhakemesi bozuk
kişinin duyguları ve öfkesi tıpkı savaş stratejisi duygularıdır, öfkesidir.
Onun savaş stratejisi ise orman kanunlarıdır. Orman kanunlarının olduğu yerde
sen de aynı şekilde davranırsan o kadar vahşi olman ve o kadar kötücül olman
gerekir. Öyle olunca ne olur? Orman kanunundaki gibi güçlü zayıfı yener."
diye konuştu.
Gerginlik anında ortam değiştirilmeli
Gerginlik anlarında tarafların yapması gerekenlere de
değinen Tarhan, "Öfke anında yan odaya geçecek, ortam değiştirecek.
Bağıran kişiye yumuşak bir sesle ‘Ya ben seni anlamaya çalışıyorum. Yavaş
konuşur musun?’ diyebilir. Böylece karşı tarafın birdenbire ezberi bozulur.
Böyle olunca da ses tonunu yumuşatıyor ve hemen normal konuşmaya başlıyor.
Öfkeli kişi ‘Beni anlamaya çalışıyor’ diye düşünür. Böylece güç savaşlarını
yenmiş oluyorsun." şeklinde konuştu.
Evlilikte de dur, düşün, yap kuralı hayata geçirilmeli
Öfke anında konuşmanın yanlış olduğunu, söz konusu konunun
konuşulmasının daha sonraya bırakılmasını öneren Prof. Dr. Nevzat Tarhan,
"Genellikle önce bağırıp sonra düşünüyoruz. Önce sinirlenip sonra
düşünüyoruz. Yani duygu odaklı bir yaşam felsefesi var. Hâlbuki dur, düşün, yap
kuralını da evlilikte hayatımızın bir parçası haline getirmeliyiz. Bu yıllar
içerisinde öğreniliyor. Ancak olgunlaştıktan sonra yani 40 yaşından sonra beyin
bunu daha sağlıklı kullanabilir hale geliyor. İnsanın hep sağlıklı karar
verebilmesi zordur. Onun için durup düşünüp karar vermek bir beceridir. Bu
beynin ön bölgesinin eğitimidir." dedi.
Evlilikte temel 5 S değeri
Evlilikteki hataların ve krizlerin çoğunun düşünmeden
hislerle hareket etmek sonunda ortaya çıktığını ifade eden Tarhan,
"Tarafların zaafları olabilir. Kimisi kıskançtır, kimisinin egosu
yüksektir. Onlar zaman içerisinde törpüleniyor. Evlilik değerleri de çok
önemlidir. Sevginin olması çok önemli bir değerdir. Teorik olarak 5S
diyoruz. Sevgi, saygı, sabır, sadakat ve samimiyet." dedi.
Saygı, sevginin sınırlarını korur
Tarhan, evlilikteki bu 5 S değerinin önemine işaret ederek
şunları söyledi:
Sevgi su gibidir, su kaynağı gibidir. Saygı da bir kova
gibidir. Sevginin sınırlarını o korur. Eğer saygı yoksa sevgi hasar vermeye
başlar. Akıp gider, boşa gider. Onun için sevgi saygıyla birlikte olmalı.
Üçüncü S olan sabır ise evlilikte en önemli şeydir. Evlilikte aceleci olduğun
zaman kaybediyorsunuz. Bütün şeylerde de öyledir zaten. Hayatta da öyledir, iş
hayatında da öyledir, sosyal hayatta da öyledir. Zaman yönetimini yapabilmek
önemlidir. Sabır demek bir kenara çekilip beklemek değildir. Aktif sabır
anlaşılmalıdır. Sabır, doğanın hız ritmine uymaktır. Böyle durumlarda hedefin
vardır. Buna yönelik şu anda buna katlanıyorum dersin. Bunun düzelmesi için
neler yapabilirim dersin. Dördüncü S sadakatin ise iki ayağı vardır. Biri
dürüstlüktür, ikinci ayağı da bağlılıktır. İkisi bir aradadır. Beşinci S de
samimiyettir. Tüm bu değerleri güçlendirmeye çalıştırır. Evlilikte bunları
güçlendirmenin yoluna bakılırsa sorun da kendiliğinden yok oluyor.
Evlilikte bir güzel söz sorunları çözmeye yeter
"Karanlıkla mücadelenin en güzel yöntemi mum
yakmaktır" sözünü hatırlatan Tarhan, "Evlilikte de böyledir.
Yanlışlarla mücadelenin en güzel yöntemi olumlu, iyi, güzel şeyler anlatmaktır.
Bütün semavi dinleri, Uzakdoğu öğretilerine bakıldığında bile iyilik yapmak
yüceltilir. Karşılıksız iyilik yüceltilir. Onun için evlilikte de bu
geçerlidir. Mesela eşine karşılıksız iyilik yapmak. Bizim kültürümüzde bir
tebessüm sadakadır. Bir tebessüm, birkaç güzel söz, sevgi dolu bir bakış, sıcak
bir dokunuş birçok problemi çözer ve bunlar da ücretsizdir." ifadelerini
kullandı.
Empati çok kıymetli bir kavram
Ailede çiftler arasında empatinin de kıymetli bir kavram
olduğunu belirten Tarhan, "Empatinin olduğu yerde zaten adalet oluyor.
Empatinin en çok yerlerde süründüğü çağda yaşıyoruz. Ben merkezciliğin olduğu
yerde empati zayıflıyor. Ben merkezcilik çağındayız. Enaniyet çağındayız, ego
çağındayız." dedi.
Özel konular kimseyle paylaşılmamalıdır
Tarafların başkalarının yanında eşlerini eleştirmekten,
küçük düşürecek davranışlarda bulunmaktan kaçınmalarını da tavsiye eden Prof.
Dr. Nevzat Tarhan, "Özel konular aile içinde kalmalıdır. Yakın çevre de
dahil kimseyle paylaşılmamalıdır. Evlilikte mutlaka özel alan oluşturmak
gerekiyor. Çocuğun iyi yetişmesi için sevgi, saygı ve güvenin olduğu bir ortam
lazım. Sevgi, saygı, güvenin bulunduğu o iklim yoksa sağlıklı bir çocuk
beklenilemez." değerlendirmesinde bulundu. (İLKHA)
0 yorum