image

2012’den bu yana yürürlükte olan 6284 Sayılı kanun, kadın cinayetlerini ve boşanmaları artırdı. İTTİHADUL ULEMA Genel Başkan Yardımcısı Molla Beşir Şimşek, 6284 Sayılı yasanın aileye verdiği zarar konusunda açıklamalarda bulundu.
Şimşek, mevcut yasanın kadını korumadığını, kadın erkek arasındaki ilişkileri bozduğunu, erkeğin nefretini kazanıp kadının yuvasını yıktığını belirterek, yetkililerden bu yanlış uygulamadan vazgeçmelerini talep etti.
Küçük yaşta yapılan evlilik konusuna da değinen Şimşek, devletin zinayı serbest bıraktığını, hatta bunu kanunla koruduğunu; ama 18 yaşından küçük yapılan evlilikleri gayri meşru ilan edip cezalandırdığını söyleyerek, bunun çok acı bir durum olduğunu kaydetti.
"Suç işleyenler suçlu değil; ama Allah’a karşı, topluma karşı suç işlemekten kendini korumak için nikâhla bir araya gelen insanların evlerine baskın yapılıyor ve aileler darmadağın ediliyor." diyen Şimşek, devletin bu anlamsız uygulamadan vazgeçip yapılan yanlışı düzeltmesi gerektiğini vurguladı.
"İSLAM, AİLE HUZURUNUN TEMİNİNDE DE HER TÜRLÜ TEDBİRİ ALMIŞTIR"
Şimşek, "6284 Sayılı yasanın ailelerin kurtarılmasına, aile huzurunun teminine yönelik olarak düşünülerek alınan bir karar olmakla beraber, maalesef neticesine baktığımız zaman ailenin parçalanmasına, dağılmasına, pek çok büyük fitnenin oluşmasına sebebiyet veriyor. Bizler Müslümanız, dinimiz İslam’dır. İslam, hayatımızın her alanında olduğu gibi aile huzurumuzun temini konusunda da her türlü tedbiri, önlemi almıştır." dedi.
"BU TÜR YASALAR ÇIKTIKÇA ATEŞİN DAHA DA ALEVLENDİĞİNİ GÖRÜYORUZ"
Herkesin İslami bir şuurla görevini yerine getirirse ailede hiçbir huzursuzluğun olmayacağını dile getiren Şimşek, "Erkeğin eşi üzerindeki hakkı, bayanın erkek üzerindeki hakkı Kur’an ve sünnet ile sabittir. Peygamber Efendimizin uygulamalarıyla bu haklar sabittir. Gerek erkek olsun gerek bayan olsun İslami bir şuurla herkes kendi alanı içerisinde kendine düşen görevi yerine getirirse aile içerisindeki huzursuzluklar da belki olmayacak. Belki de bu tür bir tedbire ihtiyaç duyulmayacaktır. Geçmişe baktığımız zaman insanlarımız ne kadar dinine bağlı olmuşsa bu tür sorunların daha az yaşandığına, hatta boşanmaların, aile katliamlarının yok denecek kadar olmasına şahitlik ediyoruz. Ama ne hikmetse bu tür yasalar çıktıkça bu ateşin daha da alevlendiğini görüyoruz." diye konuştu.
"BU İÇLER ACISI BİR DURUMDUR"
Küçük yaşta yapılan evlilik konusuna da değinen Şimşek, "Bir diğer konu; son zamanlarda acı uygulamalarını pek çok kez gördüğümüz 18 yaşından küçük kız ve erkelerin evlenmesinin suç sayıldığı yasasıdır. Doğrusu bu içler acısı bir durumdur. Maalesef bugün ülkemizde zina kanunla korunmuştur. Halkı Müslüman olan memleketimizde zina serbesttir. Bir insan her saat birisiyle flört etse ve 18 yaşındaysa ne babası karışabilir, ne de annesi. Hatta zina yapsa dahi kimse karışamıyor. Aileler bu manada evlatlarına hâkim olamıyorlar. Çünkü onlara böyle bir engel konulmuştur. Durum buyken aynı insanlar Allah’ın emrettiği şekilde bir evlilik yaptıkları zaman aynı iş bu sefer suç kapsamına alınıyor. Flört, zina ettiği zaman suç değil. Hatta 18 yaşından küçükler arasında sokakta, çarşıda, her yerde her türlü gayri ahlaki hal ve hareketler yapıyor, kimse karışamıyor, kimse ‘siz suç işliyorsunuz’ diyemiyor; ama bu insanlar helal bir yoldan Allah’ın emrettiği nikâhla hayatlarını bir araya getirmek istedikleri zaman bakıyorsun kanunlar ‘suçtur’ diyor." açıklamasında bulundu.
"BİR AN ÖNCE BU YANLIŞIN DÜZELTİLMESİ GEREKİR"
Konuşmasının sonunda Şimşek, şu ifadeleri kullandı: "Hatta çoluk çocuk sahibi olmuş insanların evlilikleri takip ediliyor ve bakıyorsunuz insanlar cezaevine atılıyor. ‘18 yaşından küçük evlenmişsiniz, bu yüzden suç işlemişsiniz’ diyorlar. Suç işleyenler suçlu değil; ama Allah’a karşı, topluma karşı suç işlemekten kendini korumak için nikâhla bir araya gelen insanların evlerine baskın yapılıyor ve aileler darmadağın ediliyor. Bunun mantığı nedir, bugüne kadar kime menfaat sağlamıştır doğrusu anlamış değiliz. Her hâlükârda bu devam ediyor ve bundan geri adım atılmıyor. Dinimizde zina haramdır. Dinimizde kendini evliliğe hazır hisseden insanların ihtiyaçlarını evlendirmeyle sonlandırmaları dinimizin helal yoludur. Buna engel getirilirken, gayri meşru yollara, ilişkilere maalesef bir özgürlük alanı tanınmıştır. Bu mantıksızlığa bir an önce son verilmesi, mağduriyetlerin giderilmesi gerekir. Bundan dolayı bugün cezaevinde olan insanlar var. Bu büyük bir hukuksuzluk ve skandaldır. Hükümetin bir an önce bundan geri adım atması ve bu yanlışı düzeltmesi gerekir.” İLKHA

0 yorum

FİKRİNİZİ BELİRTİN

Zorunlu alanları doldurunuz *