image

Allah’ın bizlere birçok nimet sunduğunu söyleyen Şimşek, “Tabi bu nimetler çeşit çeşittir. Sıhhat bir nimettir, ömür nimettir, zaman nimettir, yediklerimiz, içtiklerimiz ve giydiklerimizin hepsi nimettir. Bu nimetlerde hiçbir zaman bizler istediğimiz gibi davranma yetkisine sahip değiliz, çünkü mal, mülk Allah’ındır. Allah nimetlerden faydalanırken bize şöyle buyuruyor; Size verdiğim nimetlerden yiyiniz, içiniz ama israf etmeyiniz. Dolayısıyla israf haramdır, Allah bizi israftan men etmiştir. Ölçüsünü bu şekilde koymuştur. İsraf nedir, nimetleri faydasız bir şekilde kullanmaktır. Çünkü nimetlerin hepsinde fayda vardır ve fayda vermediği zaman israftır. Mesela çöpe atılan bir nimet faydasız bir nimettir, boşa tüketilen bir nimet, giyim olsun, yemek olsun istifade edilmeyecek dereceye getirildiği zaman faydasızdır, faydasız olduğu içinde israftır. Dolayısıyla bir nimeti sürekli faydalı bir çerçeve içerisinde tutmak lazım, Bunun adı da tasarruftur. Allah nasıl ki cimrilikten men etmiş ise, israftan da men etmiştir biz kullarını. Cimrilik ile israfın arasındaki orta çizgi ki, onun adı tasarruftur, Müslümanların o çerçevede hareket etmeleri lazım. Ölçünün bu şekilde olması lazım.” İfadelerini kullandı.

TOPLUMDA İSRAF VE SAVURGANLIK KORKUTUCU BOYUTTA

Toplumda israf ve savurganlığın korkutucu boyuta ulaştığını söyleyen Şimşek, “Ama gelinen noktada, baktığımız zaman insanların hakikatten bu haddi aştığını görüyoruz. Hangimizin dolabında hiç giymediğimiz bir ayakkabı veya elbise yoktur. Hangimizin dolabında giymediğimiz, modası geçmiş, bekleyen elbisemiz yoktur. Hangimizin sofrasında yemediğimiz ve çöpe attığımız yemek yoktur. Çöplere baktığımız zaman bunları rahatlıkla görebiliyorsunuz. Öbür taraftan insanların çöplerden beslendiğini, israf edenler çöpe atarken birçok insanda çöpten besleniyor. Bir taraftan çöp kutuları yemekler ile dolu, diğer taraftan ise birçok insan çöplerdeki yemek ile besleniyor. Biz gerçekten nimetleri değersizleştiriyoruz. Çünkü bizim için değerli olması gerekirken değersizleştirdiğimiz nimetlerin, kimileri için ne kadarda değerli olduğu unutuyoruz. Bu durum İslam’a terstir.” Dedi.

 O MALIN HAKKINI FAKİR, FUKARAYA VERMELİ

Mal ve mülkün Allah tarafından verilen bir emanet olduğunu belirten Şimşek, “Eğer biz bu israftan kaçınırsak, Allah-u Teâlâ şöyle buyuruyor; “Sizin malınızda, mazlumun ve sail’in hakkı vardır.” O hak sahibi gelse biz fazla diye çöpe attıklarımız nimetleri elimiz ile versek bu değerlidir. Fakat çöpe atıyoruz, o adam hakkını çöpten alıyor.  Yani bizim mallarımızın tek sahibi biz değiliz. Yetimin, fakirin, yoksulun hakkı da var. İsrafın önüne geçebilmek için, neyi nerede harcadığını, gereklimi, gereksiz mi diye düşünmeli. O malın hakkını fakir, fukaraya vermeli, israftan kaçınmalı, birilerinin buna ihtiyacı olduğunu düşünmeli. Bugün zengin olabiliriz ama yarın sokaklarda kalabiliriz. Çöplerden beslene insanların hakkını Allah’ın bizden soracağını bilirsek bu bize yeter.”açıklamasında bulundu. Şevki Aslan

0 yorum

FİKRİNİZİ BELİRTİN

Zorunlu alanları doldurunuz *