Geçen hafta Aksa FM’de “Söz
Sizde” programımızın yayın konuğu gazeteci-yazar Metin Özmen’di. Kendisiyle
Covid-19’u ve Covid-19 ile ilgili yazdığı “Covid-19’un Şifresi T” isimli
kitabını konuştuk…
Kitabın ismi her ne kadar
fantastik çağrışımlar uyandırsa da kitap aslında bir sağlık kitabı da
diyebileceğimiz dini bir kitap…
Kitabın isminin “Covid-19’un
Şifresi T” olmasının dikkat çeken yönü, isimdeki “T” harfi olsa gerek. Kitap
makalelerden oluşuyor ve her makale “T” harfiyle başlıyor. Teslim, tedbir,
temizlik, tevekkül, teneffüs gibi…
Terennüm
makalesiyle başlıyor kitap. Bu başlığın altında yazar kısaca, koronanın
terennüm ettiğini, bize bir şeyler anlatmaya çalıştığını, Allah tarafından bir
mesajı getirdiğini, bir şeyleri dile getirmek istediğini, mesaj alındığında
gideceğini belirtmiş. Cumhurbaşkanının geçen gün yaptığı açıklama ve son
kırmızı tablodan sonra, anlaşılan o ki, koronanın anlatmaya çalıştığı mesajı
kimse anlamamış ya da anlamazdan gelmiştir.
Tahavvuf başlığı
altında koronanın beraberinde bir korkuyu getirdiğini, Allah’ın bütün
duygularımızı bir ihtiyaca binaen verdiğini belirterek, koronanın tahavvuf
yönüyle korku damarımıza bir çeki-düzen verdiğini belirtmiş.
Tevhid başlığı altında, Allah’ın
her şeye hâkim olduğunu, hastalığın seyrine, yayılma biçimine, farklı yerlerde
aynı belirtilerle ortaya çıkmış olmasına vurgu yapılarak, bu işi idare eden,
yöneten, yayılmasına izin veren, kimlere bulaşacağına karar veren biri olduğuna
vurgu yapılmış.
Teslim başlığı
altında kitapta işlenen konu ile ilgili hastalıkların ve musibetlerin en
büyük sebeplerinden birisi de insanları vazife-i asliyelerine döndürme uyarısı
ve “Teslim ol” çağrısı olduğu yorumuna yer verilmiş, Risale-i Nur’dan Lem’alar
kitabından şöyle bir alıntı ile desteklenmiş; “Ey insan! Hiç mümkün müdür ki,
sana bu simayı veren ve o simada böyle bir sikke-i rahmeti vaz’ eden Zat, seni
başıboş bıraksın; sana önem vermesin; senin harekâtına dikkat etmesin. Layemut
değilsin, başıboş değilsin, bir vazifen var. Seni yaratanı düşün. Kabre
gideceğini bil, öyle düşün." Yazar kısaca hastalıklar teslimiyetimizi
arttırmalıdır, demiş.
Tedbir başlığı
altında “Kendi elinizle kendinizi tehlikeye atmayın” ayetine yer verilmiş,
tedbir kelimesinin anlamı, “işin sonunu düşünerek gereği gibi davranmak”
şeklinde belirtilmiş ve tedbirli olduğun ölçüde
güvendesin, cümlesinin altı çizilmiştir.
Tevekkül başlığı
altında, hastalık tevekkül ilişkisi çok güzel anlatılmış, Bediüzzaman’ın
“T”ler ile dolu şu güzel cümlesine yer verilmiş; “İman tevhidi, tevhid teslimi,
teslim tevekkülü, tevekkül saadet-i dâreyni iktizâ eder.” Tevekkülün
inancımızdaki ‘elinden geleni yapıp, neticesini Allah’a bırakma’ tanımına yer
verilmiştir.
Tefekkür başlığı
altında yazar, koronayı iyi okumamız gerektiğini, Allah’ın ilmi dışında
bir yaprağın bile ağaçtan düşmeyeceği(En’am, 59) ayeti ışığında koronanın, onun
ilmi dâhilinde tüm dünyayı gezdiği sonucunu çıkararak, işin tıbbî ve bilimsel
yönüne değinildiği ama işin tefekkür boyutunun ihmal edildiğine vurgu yapmış ve
bizi tefekkür etmeye çağırmıştır.
Denge kelimesi aslında
tenge olsaydı, kitapta tenge başlığıyla da bir başlık olur ve Covid-19
tengeleri alt üst etti, şeklinde bir yorum da olurdu.
Kitabını ayet, hadis ve risale-i
nur külliyatından örneklerle zenginleştirmesi de kitabın değişik bir yönü…
Kitapla ilgili bir eleştirimi de belirtmeden geçemeyeceğim. Kitap küçük bir kitap ve 19 lira. Çok pahalı. Aslında bu eleştirim sadece bu kitap için değil, tüm kitaplar için geçerli. Millet okumuyor, diyorlar. Kardeşim kitaplar pahalı… Devlet desteğiyle kitapların bir yöntemle ucuz bir şekilde okuyucuya ulaştırılması gerekir. Et tanzim gibi, kitap tanzim şeklinde bir proje neden olmasın? Netice itibariyle et bedeni besliyorsa, kitap da ruhu besliyor.