Siyonist israil’in
kuruluşundan beri faaliyet gösteren MOSAD, tüm Ortadoğu ülkelerini mesken
edinmiş. Hatta Siyonist israil, resmi olarak faaliyetlerini sürdürmeden önce
casusluk faaliyetlerini “Yahudi ajansı” adı altında yürütüyordu. Bu ajans
1929’da kuruldu ve hala faaliyetlerine devam ediyor. MOSSAD, bu ajansın
devamıdır ve Ortadoğu’nun tüm ülkelerinde faaliyetlerini sürdürüyor. Birkaç gün
önce 34 MOSSAD casusuna yapılan operasyon Türkiye’nin gündemine oturdu.
Siyonist israil’in en prestijli gazetesi Haretz , “MOSSAD casusları
Türkiye’de yakalandı “ başlığıyla olayı doğruladı. Bunlar sadece tespit
edilip yakalanan casusular. 12 kişinin de yakalanmayarak yurt dışına kaçtığına
bakılırsa ülke içinde daha birçok casusun olduğunu söyleyebiliriz. Peki, bu
kadar MOSSAD ajanı Türkiye’de ne arıyor?
Elbette birçok istihbarat
konusundan bahsedilebilir ama bugünlerde en büyük faaliyetleri Filistinli
liderlerin çalışmalarını, bağlantılarını ve onları kaçırma ya da katletme
fırsatı kolladıkları kesindir. Bu çalışmaları bugüne değil eskilere
dayanmaktadır. Hatırlanacağı üzere 2021 yılında İstanbul’da Filistinli
liderlere yönelik suikast hazırlığında olan yedi MOSSAD ajanın evine baskın
düzenlenmiş ve hücre evindeki dokümanlarla birlikte ele geçirilmişlerdi. Onlar
hala cezaevindedirler. Bugünlerde ise Siyonist israil bir tarafta Gazze’deki
sivilleri katlederken bir taraftan da yurt dışındaki Filistinli etkin
şahsiyetlere suikast peşindeler. Bu yönüyle son operasyona bakıldığında bu
ajanların yakalanması Filistin davası için son derece iyi bir adımdır.
Evet, 7 Ekimde HAMAS’ın
yaptığı eylem, MOSSAD’ın kariyerini yerle bir etmiştir. MOSSAD’ın rehineler
konusunda her seferinde verdiği bilgilerin yanlış olması ve bir şey elde
etmemeleri onları alay konusu etmiştir. Bundan dolayı Gazze’de rehinelerle
ilgili bir bilgi edinemeyen MOSSAD, kendi prestijini yerle bir eden HAMAS
elemanlarını dışarda avlamak istiyor. İsrail bu suikastları saklama gereği bile
duymuyor. Geçen hafta Siyonist israil’in iç istihbaratı Şin Bet’in Başkanı
Ronen Bar, Türkiye, Katar ve Lübnan’daki HAMAS liderlerine yönelik
suikastlar yapılacağını duyurmuştu. Bu açıklamalardan sonra
Türkiye’deki MOSSAD ajanlarına karşı yapılan operasyon ve bu casusların keklik
gibi yakalanmaları MOSSAD’ın prestijini daha da batırdı. Yani MOSSAD’ın,
yıllardır reklamlarla hafızalara kazınan MOSSAD olmadığı bir kez daha ortaya
çıkmıştır.
34 ajanın yakalanma operasyonunda dikkat çeken bir nokta da MOSSAD ajanlarının kıyafetleriydi. Tamamıyla bir Müslüman gibi giyinme şekilleri dikkat çekiciydi. Ajanlar için son derece normal olan “kılık değiştirme” bunlar üzerinde de görülüyordu. Bu konuda meşhur olan İngiliz ajan Hamper’in şu ifadeleri dikkat çekicidir. “Türkçe, Arapça ile Kur’an’ı ve ahkâmı İslamiye’yi çok iyi öğrenmiştim. Her şeyimizle bir Müslüman âlimini hatırlatıyorduk” diyordu. Casusların aldıkları ilk eğitim; gideceği ülkenin kültürü, adetleri, dinlerini öğrenip onlar gibi giyinmeleridir. Türkiye’de yapılan son operasyonda bayan ajanın Filistinli bayanların kıyafeti gibi giyinmesi, erkeklerin de uzun sakallı bir âlimi andırması gayet anlaşılabilir bir durumdur. Anlaşılmayan ise sosyal medya üzerinden bu kişilerin kıyafetlerini göstererek Müslüman âlimlerin şahsiyetini hedef alan seviyesizlerin paylaşımlarıydı. Sanki bunlar Müslümanmış ve MOSSAD adına casusluk yapıyormuş gibi bir propagandaya yeltendiler. Yani Müslümanlığa kin besleyen içimizdeki kendini bilmezler, Müslüman olmayan israil ajanlarının yakalanmasını bile Müslümanlığa karşı kullanmaya çalışıyorlar.