Batman’ın göz bebeği Hasankeyf, yalnızca Mezopotamya’nın değil, dünyanın en eski yerleşim alanlarından biri. Yüzlerce mağarası, kaleleri ve tarihî yapılarıyla ziyaretçilerine zamanın ötesinde bir deneyim sunan bu kadim şehir, bugün hâlâ keşfedilmeyi bekleyen gizemleriyle turistleri cezbetmeye devam ediyor.
Zeynel Bey Kümbeti: Sanatın ve Tarihin Zarif Buluşması
Hasankeyf’in simgesi haline gelen Zeynel Bey Kümbeti, 15. yüzyılda Akkoyunlu Hükümdarı Uzun Hasan’ın genç yaşta ölen oğlu Zeynel Bey adına inşa edildi. Selçuklu ve Orta Asya mimarisinin izlerini taşıyan bu eşsiz yapı, turkuaz, lacivert ve firuze renkli çinileriyle adeta gökyüzüyle yarışıyor.
Göz kamaştırıcı taş işçiliği, silindirik formu ve zarif süslemeleriyle Kümbet, hem tarih meraklılarının hem de fotoğraf tutkunlarının vazgeçilmez rotası haline geldi. Yapının çevresi gün batımında altın sarısı tonlara bürünürken ortaya çıkan tablo, görenleri kendine hayran bırakıyor.
Fotoğraf Tutkunlarına Açık Davet
Zeynel Bey Kümbeti yalnızca bir tarihî yapı değil; aynı zamanda adeta doğal bir sahne… Özellikle gün batımında burayı ziyaret edenler, ışığın taş üzerindeki dansına tanıklık ediyor. Sosyal medyada sıkça paylaşılan bu manzara, birçok gezginin rotasına Hasankeyf’i eklemesine neden oluyor.
Sadece Ziyaret Etmeyin, Bu Tarihi Yaşayın!
Batman’a yapacağınız bir seyahatte Hasankeyf ve Zeynel Bey Kümbeti’ni ziyaret etmek, yalnızca bir turistik aktivite değil, aynı zamanda kültürel bir keşif anlamına geliyor. Rehberli turlarla kümbetin tarihini daha yakından tanıyabilir, çevredeki diğer antik yapıları da keşfetme şansı bulabilirsiniz.
Sizi Bekleyen Bir Yolculuk Var
Yeraltı geçitlerinden antik kalelere, mağara evlerinden cami ve medreselere kadar her köşesinde tarih kokan Hasankeyf’te Zeynel Bey Kümbeti, bu yolculuğun en parlak duraklarından biri.
Yolunuz Batman’a düşerse —ya da düşmesini planlıyorsanız— valizinizi hazırlayın, kameranızı yanınıza alın ve tarihle iç içe bir yolculuğa çıkın. Zeynel Bey Kümbeti, size geçmişin ihtişamını sunmak için bekliyor.




