Zekeriya Yapıcıoğlu, anayasa için
sadece bir partinin teklifinin yetmeyeceğini belirterek tüm partilerin bir
masada oturması ve kırmızı çizgilerini bir kenara bırakarak herkesi kapsayacak
bir anayasayı ortaya çıkarmaları gerektiğini söyledi.
"Sorunların Temelinde 12 Eylül Cunta Anayasası Yatmaktadır"
Türkiye'deki birçok sorunun
ana temelinde 12 Eylül Cunta Anayasasının yattığını belirten Yapıcıoğlu,
"1 Ekim'de yani takriben 1 ay sonra Meclis açılacak. Meclis açıldığında
biz kendi başımıza ya da bir parti tek başına 'Anayasanın değişmesi ya da
düzenlenmesi' için başvuru yapamayız. Komisyonlardan geçmesi gerekir. Bizim
anayasa için çağrımız şudur; Meclis'te ne kadar parti varsa hatta Meclis'te
temsiliyeti olmayan partiler dahil bir masada toplanmalı ve beraberce bu meseleyi
nasıl çözeceğimizi konuşmalıyız. Beraber bir metin hazırlamamız lazım.
Memleketimizin birçok sorunu var. Bu sorunların çoğunun temelinde de 12 Eylül
Cunta Anayasası yatmaktadır. Sadece bazı maddelerinin değil baştan sona
değişmesi gereken bir anayasa var. Birçok parti bu durumu dile getiriyor. Tabi
ki her partinin istek ve arzuları birbirinden farklıdır. Bu farklılıkların
ortadan kalkması için de bir metinde birleşmemiz lazım ve bunlardan önce tüm
partilerin bir araya gelmesi ve bir masada toplanması lazım. Bizim isteğimiz ve
söylemimiz bu şekilde. Benim inancıma göre de böyle bir durum mümkündür. Tabi
bunun için öncelikle bütün partiler kırmızı çizgilerini bir kenara bıraktıktan
sonra masaya oturmalılar." şeklinde konuştu.
"Milletimizin Dertlerine Derman Olacağız”
Vatandaşların en büyük
şikayetlerinden birinin siyasetçiler olduğunu ve siyasetçilerin seçimden seçime
uğramasından vatandaşların yakındığını belirten Yapıcıoğlu, diğer
siyasetçilerin aksine parti olarak sürekli halka bir arada olduklarını söyledi.
HÜDA PAR’lı diğer milletvekili arkadaşlarıyla birlikte partisinin il ve ilçe
teşkilatlarıyla halkla sürekli bir arada olduklarını anımsatan Yapıcıoğlu,
halkın sorunlarını çözüme kavuşturmak için sahada olduklarını söyledi. Milletin
yanında olmak ve halkın sorunlarına çözüm üretmek için her türlü çabayı
sergilediklerini belirten Yapıcıoğlu, "2 gündür buradayız. Dün Kızıltepe
4. Olağan Kongremiz için geldik. Kongreden sonra ise hem merkez hem de köydeki
hemşerilerimizle oturduk, sorunlarını sorduk, dertlerini dinledik. Hem kongrede
hem de gerçekleştirdiğimiz ziyaretlerde sorunlar üzerine fikirlerimizi
belirttik. Tüm sorunların başında seçimden önce de sonra da bunun hakkında çok
şey duyduk. Siyasetçilerden en büyük şikayet genelde 'işleri düşünce geliyorlar,
sonra göremiyoruz' oluyor. Bizler; seçim olsa da olmasa da inşallah
milletimizin yanında olacağız, dert ve sorunlarını dinleyeceğiz ve ne talepleri
varsa imkanlar dahilinde onlara yardımcı olup dertlerine derman olacağız.
Kongreden sonra milletimizin yanına gelip dertlerini dinlemek ve çözümler
bulmaya çalışmak bizim için bir görevdi. Bizlere çok uzun bir listeyi
dolduracak sorunlar söylendi ancak birinci sorun elektrik sorunudur.
İkincisiyse burada yüksek bir mısır ekim oranı var. Bu sene Ofis, mısırı 6
TL'den alacağını söyledi ancak çiftçiler buna razı değiller. Bölgemizde mısırın
maliyeti bugün 6 TL'den yüksektir. Eğer bu şekilde olursa mısır eken ve
biçenler zarar edecekler hatta belki de elektrik parasını dahi
çıkaramayacaklardır." şeklinde konuştu.
"Gençlerimiz Uyuşturucu İlleti Yüzünden İnsanlıktan Çıkıyor"
Bölgedeki en büyük
sorunlardan birinin uyuşturucu kullanımının artması olduğuna dikkat çeken
Yapıcıoğlu, "Bölgemizdeki bir diğer sorun ise ne yazık ki uyuşturucu
sorunudur. Belki de insanlar bu acı ve elem evine girmediği için haberdar
değiller fakat şunu söyleyebiliriz ki gittikçe insanlar arasında yayılıyor.
Gençlerimiz bu illet yüzünden insanlıktan çıkıyorlar. Bu da çözüm bekleyen
başlıca sorunlardan biridir."
"Kira Fiyatları Öyle Bir Seviyeye Gelmiş ki Maaşın Tümü Kirayı Kurtarmıyor"
Halktan dinledikleri sorunlardan bir diğerinin de fahiş şekilde artan kira fiyatları ve bulunamayan ev sorunu olduğunu dile getiren Yapıcıoğlu, "Şimdi okullar açılıyor. Üniversite öğrencileri gidip yerlerine yerleşecekler. Lakin özellikle büyük şehirlerde ev kiraları o kadar yükselmiş ki belki de maddi durumu iyi olmayan ve üniversiteye gitmeye hak kazanan öğrenciler belki de gidemeyecekler. Depremden sonra evlerin sayısında düşüş yaşandığı için birçok insan ev arıyor. Hatta o kadar yüksek bir seviyeye gelmiş ki insanların maaşlarının hepsi kirayı kurtarmıyor. Bazı köylerin eksikleri üzerinden şikayetleri bulunmakta. Bazıları yol, bazıları sağlık ocağı yapılmasını istiyor. Bunların hepsini yanımızda not aldık ve çözümleri için elimizden geldiğince de çalışacağız." dedi. (İLKHA)
0 yorum