Bayram
boyunca tatilin de verdiği rehavetle yemek yerken kimi zaman aşırıya
kaçılabiliyor. Hele ki söz konusu tatlılar olunca tüketilen bol şekerli
tatlılar veya hazır ambalajlı ürünlere konulan tatlandırıcılar, şekerlemeler
derken insan sağlığı ciddi anlamda tehdit altına giriyor.
Yapılan bilimsel çalışmalarla zararı kanıtlanmış olan şekerin, bağışıklığı
düşüren birçok rahatsızlığın, sindirim sistemi problemlerinin, fazla kilonun ve
diyabete başlangıç aşamasının sorumlusu olduğunu, hatta kansere bile kapı aralayabildiğini
söyleyen Medline Adana Hastanesi’nden Klinik Diyetisyen Duygu Özbay, bireylerin
aşırı şeker tüketimi nedeniyle bayramda sağlık sorunları yaşamamaları için
tatlıya 'dur' demenin yollarını anlattı.
"Arife akşamı
probiyotik içeren gıdalar tüketin"
Arife akşamı yatmadan 2-3 saat kadar önce bir kase doğal yoğurt, 1 bardak
şalgam veya 1 porsiyon turşu tüketilmesini öneren Özbay, "Ramazan
dönemiyle birlikte iyiden iyiye yavaşlamış olan sindirim sisteminizi yeniden
hareketlendirerek mide ve bağırsaklarınızı normal temposuna hazırlayacaktır. Bu
besinler ayrıca içerdikleri proteinler sayesinde bayramın ilk günü tok
kalmanıza da yardımcı olacak ve tatlılara daha rahat karşı koymanızı
sağlayacaktır. Bayramda belki de ilk dikkat edilmesi gereken öğün kahvaltı. Bu
nedenle bayramda tembellik yapıp kahvaltıyı ihmal etmeyin. Sabah saatlerinde
peynir-zeytin çeşitleri, yağsız bir yumurta ve bol yeşillikler eşliğinde
yapılacak bir kahvaltı, verdiği enerji açısından gün içerisinde vücudunuzu
zinde tutmaya yardımcı olurken, sürekli bir şeyler yeme ve tatlı tüketme
ihtiyacının da önüne geçecektir. Ayrıca, günün protein yönünden en yüksek öğünü
olan kahvaltıdaki besinler, içerdikleri yoğun aminoasit birleşimleriyle gün
boyunca tok kalmanızı sağlayarak kilo alımını engelleyecektir" dedi.
"Ziyarete boş
mideyle gitmeyin"
Uzun saatler aç kalan metabolizmada kan şekerinin düşerek iştahı iyice
arttıracağını kaydeden Özbay, "Bunun sonucunda ise ikramlara kayıtsız
kalmak güçleşir. Bu nedenle enerji değeri düşük fakat sizi tok tutabilecek
gıdalara yönelmeniz sağlığınız açısından doğru bir tercih olacaktır. Bunun için
8-10 adet badem, fındık ya da 5 yarım cevizi bir kase kaymaksız yoğurtla
birlikte tüketebilir veya bir bardak ayran içebilirsiniz. Bunların yerine bol
yeşilliklerle hazırlanmış bir salata veya ölçüyü kaçırmamak koşulu ile su oranı
yüksek meyveler tüketmek de tok hissetmenize yardımcı olacaktır. Bayramın
vazgeçilmezi tatlıların özellikle kilolu ve şeker hastalığına yatkın kişilerin
kan şekeri seviyelerinde belirgin artışa yol açtığını aklınızdan çıkartmayın ve
bu ikramları kibarca reddetmekten çekinmeyin. Örneğin öğle ve akşam yemeğinin
hemen ardından tatlı yemeyip, bu hakkınızı ara öğünlerde kullanın. Şerbetli ve
hamur işi ağır tatlılar yerine ikram seçenekleri arasında varsa tercihinizi
sütlü tatlıdan, hatta meyve tabağından yana kullanın ve sonraki ziyaretleri de
düşünerek yarım porsiyon şeklinde tüketin" diye konuştu.
"Kan şekerinizi
yeşil çay ile dengeleyin"
Yeşil çayın, dünyadaki bilinen en sağlıklı içeceklerden biri olarak öne
çıktığına dikkat çeken Özbay, şöyle devam etti; "Araştırmalar, yeşil çay
tüketiminin yüksek kan şekerini düşürmeye ve dengelemeye yardımcı olduğunu
gösteriyor. Ayrıca Ramazan ayı boyunca tembelleşmiş olan bağırsak sistemini
düzenlemeye de katkı sunan yeşil çayı, bayram ziyaretlerinde veya evinizde
ölçülü bir şekilde içebilirsiniz. Ancak özellikle hipertansiyon hastalarının
tüketmeden önce doktorlarına danışmaları gerekiyor. Artık çok iyi biliyoruz ki,
spor yapmak hem fiziksel hem de ruhsal açıdan fayda sağlıyor. Yapılan
çalışmalar, hareketlilik ve yürüyüşün bize insülin hormonun duyarlılığını
artırdığını gösteriyor. Bu nedenle gün içerisinde yapılan en az yarım saatlik
tempolu bir yürüyüş, vücudumuzda mutluluk hormonu olan endorfin salgısını
artırıyor ve bu durum tatlı yeme isteğinin azalmasını sağlıyor. Bunun için ise
günde ortalama 45 dakikalık tempolu bir yürüyüş yapmak yeterli oluyor." İHA
0 yorum