On yıllardır emperyalistlerin hedefinde olan ve toplumları
ayakta tutan aile kurumunun önemine değinen Nisanur Dergisi Yazarı Arzu
Demir, bu bağların her zamankinden çok daha fazla korunmaya ihtiyacın olduğunu
söyledi.
Bugün toplumu ayakta tutan en önemli şeyin aile kurumu ve
değerleri olduğunu vurgulayan Demir, bu değerlerin ciddi yara aldığına dikkat
çekti.
Toplumları oluşturan en önemli birimin aile olduğunu, son
yıllarda birçok etkenden kaynaklı aile bağlarının zayıfladığını vurgulayan
Demir, “Maalesef bu birim ağır yaralar almış durumda ve birçoğu dağılmakla
karşı karşıyadır.” dedi.
“ÖRÜMCEĞİN EVİ GİBİ EVLER İNŞA EDİLMİŞ”
Maddi saikler üzerine bina edilen aile kurumunun, temeli
sağlam olmadığı için ufak sıkıntılarda bile yıkılabildiğine işaret eden Demir,
şöyle dedi: “Kur’ani tabir ile örümceğin evi gibi evler inşa edilmiş ki, örümceğin
evi en dayanıksız evlerdendir. Sebebi ise örümceğin, evini yaparken gayesinin
onu korumak değil avlanmak olduğunu Allah’u Teâlâ Ankebut Suresi 41’inci ayette
bize bildirmektedir.”
“İLİŞKİLER KARŞILIKLI SEVGİ VE SAYGI ÇERÇEVESİNDE OLMALI”
Ailelerin gerçek manada görevlerini yerine getiremediğini
ifade eden Demir, “Günümüzde birçok zorluklarla kurulan aileler maalesef
işlevlerini yerine getirememektedir. Evliliğe bir ibadet nazarıyla bakmak
gerekir. Aile bağlarının güçlü olabilmesi için belli başlı kaidelere uymak
gerekmektedir. Dikkat edilecek ilk unsur, eşlerin birbirleriyle olan
ilişkilerinin karşılıklı saygı ve sevgi çerçevesinde olmasıdır.” diye konuştu.
“HAZRETİ HATİCE’NİN SAYGISI PEYGAMBERİMİZİN SEVGİSİNİ
KAZANMAYA SEBEP OLDU”
Peygamber (Sallallahu Aleyhi Vesellem)’in Hazreti Hatice ile
evliliğinin ailelere en güzel örnek olduğunu hatırlatan Demir, Hazreti
Hatice’nin Resulullah (Sallallahu Aleyhi Vesellem)’e karşı saygısının
Resulullah (Sallallahu Aleyhi Vesellem)’in sevgisini kazanmaya sebep olduğuna
dikkat çekti.
“Manevi saikler üzerine kurulu bu evlilik çekilen tüm
sıkıntılara rağmen hiçbir zaman yara almamıştır” diyen Demir, Hazreti
Hatice’nin vefatından sonra bile Resulullah (Sallallahu Aleyhi Vesellem)’in
eşini saygı ve sevgiyle andığını kaydetti.
“HOŞGÖRÜYLE ÇİZİLEN DUVARLAR AŞILMAZSA SIKINTILARA KAPI
ARALANMAYACAKTIR”
Eşlerin birbirlerinin zaaflarını iyi bilip ona göre
birbirlerine muamele etmeleri gerektiğinin altını çizen Demir, şu tavsiyelerde
bulundu:
“Herkesin etrafında ördüğü bir takım çizgisi ve hassasiyeti
vardır ki, erkeklerin fıtratı ayrı, kadınların fıtratı ayrıdır. Eşlerin
fıtratlarına uygun hareket etmeleri yine sorunları azaltacaktır. Hoşgörüyle
çizilen bu duvarlar aşılmadığı taktirde eşler arasında sıkıntılara mahal
vermeyecek, kapı aralamayacaktır.
Eşlerin birbirlerine ayırdıkları özel vakitlerin olması
lazım. Bu vakitler eşler arasında muhabbetin oluşmasına sebeptir. Beraber
içilen kahveler, çay saatlerinin olması, muhabbet saatlerinin olması, beraber
yenilen yemekler bile muhabbet sofralarına dönüştürülebilir. Resulullah
(Sallallahu Aleyhi Vesellem) o yükün altında bile eşlerine vakit ayırmıştır.”
Son yıllarda eşler arasındaki en büyük uçurumu ise sosyal
medyanın oluşturduğuna vurgu yapan Demir, çokça zaman geçirilen sosyal medyanın
zararlarına dikkat çekti.
“EŞLER ZAYIFLAYAN BAĞLARI GÜÇLENDİRMEK İÇİN YENİ ADIMLAR
ATMALIDIRLAR”
Sosyal medyanın aile bağlarını hedef aldığını belirten
Demir, “Dijital çağda yaşıyor ama Allah’ın bize vermiş olduğu en büyük
nimetlerden biri olan zamanımızı heba etmekle birlikte hem evliliğimiz yara
almakta hem de kulluğumuza aynı şekilde zarar gelmektedir. Bundan tüm hayatımız
etkilenmektedir. Eşler ilişkilerini sürekli gözden geçirmeli, münasebetlerinin
muhasebesini yapmalı, değişen zaman ve mekanlara göre bağı güçlü tutmak veya
zayıflayan bağları güçlendirmek için yeni adımlar atmalıdırlar.” ifadelerini
kullandı.(İLKHA)
0 yorum