Sosyolog Taner Günce, sosyal medya platformlarında son
zamanlarda artan yalan, yanlış haber, paylaşım ve bilgi kirliliğine karşı
vatandaşlara uyarılarda bulundu.
Yaptığı yazılı açıklamasında, sosyal medyanın tehlikeleri ve
yaşanabilecek olumsuzluklara dikkat çeken Günce, internet ve sosyal medyanın
kullanımının yaygınlaşmasının birçok olumlu etkinin yanında özellikle sahte
haberlerin hızlı bir şekilde yayılması gibi olumsuz bir sonucu da beraberinde
getirdiğine işaret etti.
Sosyal medyada kasıtlı olarak üretilen yalan, sahte
haberlerin dezenformasyon olarak tanımlandığını belirten Günce, bu tür
haberlerin maddi beklenti, siyasi çıkar, itibar veya fiziksel zarar verme
odaklı olup toplumu yönlendirme amacı ile yapıldığını söyledi.
Yalan, sahte haberlerin toplumu etkileme, yönlendirme
gücünün sosyal medya ile birlikte ileri bir boyuta ulaştığını vurgulayan Günce,
sosyal medyada haberciliğin etik ya da yasal sorumluluklarını taşımayan
internet kullanıcılarının potansiyel haber üreticisi haline geldiğini, bu
durumun da toplumu yalan, sahte haberlerle yönlendirme sorunu meydana
getirdiğini kaydetti.
Sosyal medyanın yaygınlık kazanmadığı dönemlerde yalan,
sahte haberlerin ulaşabileceği kitle sayısının sınırlı boyutta olduğuna işaret
eden Günce, sosyal medyanın hız kazandığı ve hayatın hemen hemen tüm alanlarına
dahil olduğu bu dönemde tek bir paylaşımın bile tüm dünya tarafından
görülebildiğine dikkat çekti.
Habere kişilerin anında kolay, hızlı ve ücretsiz bir şekilde
ulaşmasının haberin niteliğinin bozularak erozyona uğrama ihtimalini de
artırdığına vurgu yapan Günce, sosyal medyanın potansiyel gücünü de kullanarak
kamuoyunu yönlendirmek isteyen kişi ya da kişilerin haber adı altında yalan,
eksik ya da yanlış bilgi üretimiyle toplumu belli yönlere doğru çektiklerini
ifade etti.
“YANLIŞ BİLGİ VE SAHTE HABERLER DAHA ÇOK KİŞİYE
ULAŞABİLMEKTE”
Günce, “Bireylerin toplumsal yaşamı anlamlandırma sürecinde
kişisel inançları, düşünceleri, duyguları ile uyumluluk gösteren haberlere
itibar etmeleri, gerçekmiş gibi paylaşımları gerçek bilgilerin önüne yalan
haberlerin geçmesine ve toplumu olumsuz yönde yönlendirmesine neden olmuştur.
Yapılan araştırmalara göre yanlış bilgi ve sahte haberler doğru bilgilerden
altı kat daha hızlı ve on kat daha çok kişiye veya sosyal medyada kullanıcıya
ulaşabilmektedir. Yine ortalama bir yalan haber 10 saat içerisinde bin 500
kişiye ulaşırken, doğru haberin aynı kitleye ulaşılması 60 saat
alabilmektedir.” dedi.
Türkiye’nin tüm dünyada sosyal medya platformunu en aktif
kullanan ülke olduğunu aktaran Günce, şunları kaydetti: “İstatistikler
incelendiğinde sosyal medyanın tüm dünyadaki yaygın kullanımı ve potansiyel
gücü sahte, yalan haberlerin sosyal medyada geniş kitlelere ulaşarak toplum
üzerinde olumsuz sonuçlara neden olma durumunu da gözler önüne sermektedir. Hal
böyle olunca sosyal medya üzerinden yapılan sahte haberlerin sık sık gündeme
gelmesi sosyal medyaya duyulan güven üzerinde de olumsuz sonuçlara neden
olmuştur.”
Günce, sosyal medya üzerinde dolaşıma sokulan sahte, yalan
haberlerle mücadele kapsamında sosyal medya platformları tedbirler uygulasa da
ya da şüpheli haberler için haber teyit, doğrulama platformları etkinlik
kazansa da bu tür atılan adımların tek başına yeterli olmadığını savundu.
“KİŞİLER SOSYAL MEDYA PAYLAŞIMLARINA KARŞI SORUMLUDUR”
Sosyal medya üzerinde dolaşıma sokulan sahte, yalan
haberlere karşı atılacak adımlarda sosyal medya kuruluşları, haber kuruluşları,
karar alıcılar ve kullanıcıların sorumluluklarının bulunduğunu anımsatan Günce,
şu tavsiyelerde bulundu: “Sahte, yalan haberlere karşı kullanıcıların
doğrulanmamış bilgileri paylaşmaması, internet ortamında paylaşılan her habere
güvenmemesi ve şüpheyle bakması, haber kaynakları hakkında fikir sahibi olması,
araştırma yapması, ulaşılan bilgileri başka kaynaklardan teyit etmesi
önemlidir. Sosyal ağların olumsuz sonuçlarına karşı kullanıcıları
bilinçlendirmek, farkındalık oluşturmak her bir kullanıcıyı dijital okuryazar
haline getirecek bir planlamanın temelini oluşturmak yine atılacak adımlar
olarak sıralanabilir.” İLKHA
0 yorum