Sütçü, 6 Eylül tarihinde okulların açılmasıyla salgın
gölgesinde başlayacak yüz yüze eğitime ilişkin önemli tavsiye ve uyarılarda
bulundu.
Okulların açılmasından yana olduklarını belirten Sütçü,
diğer ülkelere göre salgın süresi içerisinde okulların en uzun kapalı kalan
ülkelerden biri olduklarını ifade etti.
Sağlık noktasında tedbirlerin alınması gerektiğini ancak
yaklaşık 26 milyon öğrencisiyle Türkiye’nin 100’ün üzerinde ülkenin nüfusundan
daha fazla öğrenciye sahip olduklarını aktaran Sütçü, alınan tedbirlerde en son
başvurulacak yöntemin okulların kapatılması olması gerektiğini kaydetti.
“YÜZ YÜZE EĞİTİM DAHA FAYDALI”
Yaklaşık iki yıllık süre içerisinde eken Sütçü, “Online
eğitiminin bu süreçte belki bir takım faydası oldu fakat online eğitim kaşıkla
verdiyse kepçele aldı. Bunun yıkıcı etkilerini, özellikle öğrencilerin tablet
ve telefonla saatlerce meşgul olması, bağımlı hale gelmelerinin neticelerini ve
zararlarını ileriki süreçte bekli daha fazla hissedeceğiz. Bu yüzden yüz yüze
eğitimin her zaman daha iyi ve faydalı olduğunu biliyoruz.” dedi.
“UYUM SÜRECİNE DİKKAT EDİLMELİ”
Okulların kapatılmasının bir daha gündeme gelmemesi
temennisinde bulunduklarını dile getiren Sütçü, önemli bazı tavsiyelerde
bulundu: “Okulların açılmasıyla beraber dikkat edilmesi gereken birçok husus
var. Öncelikle öğrencilerin uyum sürecine çok dikkat edilmelidir. Nitekim
öğrencilerimiz bu süreçte sadece fiziksel olarak değil aynı zamanda zihinsel
olarak ta ciddi bir kopuş yaşadılar. Dolayısıyla normal şartlarda birkaç hafta
uyum süreci gerektirirken, yürütülecek uyum sürecinin çok ciddi bir şekilde
planlanması gerekir. Nitekim Milli Eğitim Bakanlığının da bu konuda yürüttüğü
çalışmalar var. İnşallah bu esas ve ilkelere dikkat edildiğinde bu süreç
sıkıntısız bir şekilde atlatılacaktır.”
“ÖĞRENCİLER EĞİTİM BOMBARDIMANINA TABİ TUTULMAMALI”
Öğretmenlerin öğrencilerle olumlu, yapıcı ve güzel bir
iletişim dili kurmaları gerektiğini belirten Sütçü, “Özelliklede öğrencilerin
bu bir buçuk yıllık süreçteki kaybını bir sene içerisinde telafi etmek adına
yoğun bir tabiri caizse bombardımana tutmamalıdır. Elbette telafi adına bir
şeyler yapılacak. Milli Eğitim tarafından ciddi bir seferberlikte ilan edildi
ama özellikle öğrenciye çalışma sistemini öğretmeli.” diye konuştu.
“OKULLARDA TEMİZLİK VE HİJYENE DİKKAT EDİLMELİDİR”
Bu süreçte velileri en çok endişelendiren konularından bir
diğerinin ise okullardaki temizlik ve hijyen konusu olduğuna işaret eden Sütçü,
şunları söyledi: “Okullarda temizlik ve hijyen şartlarına dikkat edilmelidir.
Her okulun temizlik personel ihtiyacı bir öğretmen kadar önemlidir. Okulun
kapasite ve ihtiyacına göre İŞKUR veya başka şekilde karşılanmalı ve okulların
temizlik konusunda hiçbir eksiğinin olmaması gerekir. Öğrenciler derslere
başladıktan sonra maske ve mesafe kurallarına dikkat etmelidirler. Öğretmenler
bu konuda sık sık öğrencileri uyarmalı ve onları gözetim altında tutması
gerekir.”
“EĞİTİMİN SAĞLIKLI BİR ŞEKİLDE İLERLEMESİ İÇİN İŞBİRLİĞİ
İÇERİSİNDE HAREKET EDİLMELİ”
Uyum problemi yaşayacak olanların sadece öğrenciler olmadığını
dile getiren Sütçü, “Bir buçuk yıllık süreçte hem öğretmenler hem de veliler
büyük kayıp yaşadı. Hiçbir şey olmamış gibi yeni bir sürece başlamak kolay
değildir. Bu anlamda öğrenciler dışında öğretmenler ve velilere dönük de
psikolojik danışmanlık ve uyum seminerleri düzenlenmelidir. Eğitimin sağlıklı
bir şekilde yürüyebilmesi için okul idaresi, rehberlik servisi, öğretmenler,
veliler işbirliği içerisinde olmalıdır. Yeni eğitim öğretim yılının sıkıntısız
bir şekilde yürümesi için bir bütün olarak çaba sarf edilmelidir.” ifadelerini
kullandı.
ŞEVKİ ASLAN
0 yorum