image

Kurban ibadetinin önemi ve kurban kesilecek hayvanlarda aranacak şartlarla ilgili önemli açıklamalarda bulunan Batman’ın tanınan alimlerinden,  İTTİHADUL ULEMA Genel Başkanı Molla Enver Kılıçaslan, Allah yolunda malın en iyisinin kurban edilmesi gerektiğini söyledi.

Kurban ibadetinin tarihi sürecini hatırlatan Kılıçaslan, “İslam’da kurban kesmek bütün Peygamber ve Enbiyaların sünnetidir. Hazreti Âdem’den başlayıp, Peygamber Efendimize (Sallallahu Aleyhi Vesselem) kadar devam etmiştir. En büyük kurban, Allah’ın dostu Hazreti İbrahim’in, Hazreti İsmail’i kurban etmesidir. Hazreti İbrahim, İsmail ve Hacer bu büyük imtihanı veriyorlar. Allah’ın emrini kabul ediyorlar. Bu gün kurban kesiyorsak, bu düşünceyle kesmeliyiz. Evladımız, mal ve mülkümüzle Allah’a aitiz. Allah’ın yolunda kurban kesmesek, kimin yolunda keseceğiz?” diye sordu.

Peygamber Efendimizin, “İmkânı olup kurban kesmeyenler, camilerimize gelmesinler.” hadisini hatırlatan Kılıçaslan, şunları söyledi: “Peygamber Efendimiz iki tane beyaz koç kesmiş. Biri Peygamber ailesi adına, biri de Peygamber ve ümmetinin fakirleri için kesmiştir. O kadar önemlidir ki Peygamber Efendimiz, ümmetinde kimse kurbansız kalmasın diye ümmetinin adına da kesmiştir. Hanefi mezhebine göre kurban kesmek vaciptir. Ama cumhurun görüşüne göre önemli bir sünnettir. Farz olduğunu millet zannetmesinler diye Hazreti Ebubekir ve Ömer, bir yıl kesip bir yıl kesmemişler. Herkes ömründe bir kez dahi olsa Şafi mezhebine göre kurban kesmelidir. Ama bir evde bir kişi keserse bu yeterlidir. Evin her ferdinin kurban kesmesi gerekmiyor.”

KAÇ ÇEŞİT KURBAN VARDIR? KURBAN KİMLERE VERİLİR?

“İki çeşit kurban vardır. Biri adak olan kurban, diğeri ise sünnet olan kurbandır.” diyen Kılıçaslan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Şartsız bir şekilde Allah’ın yolunda verirse daha hayırlıdır. Adak yapmamalıdır. Peygamber Efendimiz, ‘Allah yolunda bir lokma sadaka verirseniz, Allah kıyamet gününde o lokmanın bedelinin karşılığını Uhud dağı kadar verir.’ buyuruyor. Bundan dolayı gönüllü olarak verdiğimiz sadakalar, hem fakirlerin hem de komşuların gönlünü hoş ediyor. İslam’da sadaka belaları defeder, ömrün ve malın bereketidir.  Peygamber Efendimiz bir hadisinde, ‘Kurban bayramında bir kimse, kurban kesmekten daha hayırlı bir iş yapamaz.’ buyuruyor. Bunun yerine fakire para vermek daha hayırlı olamaz. Adak olmazsa, kurbanın bir bölümünü kendi evi için kaldırabilir. Geri kalan bir bölümünü fakire ve bir bölümünü de komşularına dağıtabilir. Adak olursa, zekât gibidir. Fakirlerin hakkı olup, onlardan başka kimseye verilemez. Niyet edeceği zaman sünnet kurbanı olarak niyet etmesi daha hayırlıdır. Ellerinden geldiğince adak yapmamalıdır. Bayram namazının ardından kurbanlar kesilmeye başlanmalıdır. Kurban Bayramı namazından bir saat önce de kesilse bu kurban olmaz. Bayram namazından sonra başlanıp, üç güne kadar kesilir. Kurban zenginlere verildiğinde, zenginler bunu yemek zorundalar, satamazlar. Fakirlere verilince onların malı oluyor. Fakirler bunu satabilirler. Kurbanın kele paçaları, herhangi bir azasından kesim ücreti olarak verilemez. Derisini kurban sahibi getirip, namazlık veya farklı bir şekilde bundan istifade edebilir. Kurbandan ancak fakirler satabilir. Bundan dolayı kurban İslam’da önemlidir. Kurbanın kanı yere akmadan Allah yanında mükâfatını alır. Allah Kurban Bayramını Müslümanların zaferine vesile kılsın.” AHMET KÖLGE

 

0 yorum

FİKRİNİZİ BELİRTİN

Zorunlu alanları doldurunuz *